“Yeni şablon, eski problem: Bitiricilik ve savunma zaafı”

Umut Öztürk:Beşiktaş’ın son dönem performansına baktığımızda, Kasımpaşa karşılaşmasında aslında rahat ilerleyen bir oyunda gereksiz bir puan kaybı yaşandı. Ancak bu maç, Gençlerbirliği ya da Konyaspor karşılaşmaları gibi kötü bir görüntü sergilenerek kaybedilen bir maç değildi. Beşiktaş oyunun genelinde üstün taraftı ve mağlubiyeti hak etmedi. Ben Gençlerbirliği maçından sonra Beşiktaş’ın şampiyonluk şansının neredeyse tükendiğini düşündüğüm için artık takımı sadece oyun gelişimi açısından, yani saha içi denemeler ve planlamalar bağlamında değerlendiriyorum. Bu açıdan bakıldığında Kasımpaşa maçı, milli aradan sonra Beşiktaş’ın en iyi performans gösterdiği maç oldu diyebilirim. Skor 1-1 bittiği için tepkiler yoğun olsa da, oyun olarak sahada pozitif detaylar vardı. Beşiktaş, penaltıyı kaçırana kadar sahada önceki dönemlerde görülmeyen bir oyun kurma şablonu denedi. İki stoperin arasına Wilfred Ndidi’nin girdiği, sağ koridorda ekstra bağlantı kurduğu üçlü yapı dikkat çekti. Bu düzen, Şenol Güneş döneminde Amir Hadziahmetovic’in benzer rolüne benziyordu. Ndidi her ne kadar klasik bir oyun kurucu olmasa da, baskı altında topu yönlendirme becerisiyle oyuna denge kattı. Bu model, Fenerbahçe derbisine hazırlık sinyali olarak da değerlendirilebilir. Özellikle savunmadan çıkışlarda Ndidi’nin stoperlerle üçlü yapı kurması, derbide de görülebilecek bir düzen olabilir. Orta sahada Orkun Kökçü daha serbest, hücumda Vaclav Cerny ile birlikte merkezde bağlantı rolü üstlendi. Bekler ise sık sık içe kat ederek merkezde kalabalık oluşturdu; kanat genişliğini ise El Bilal Touré ve Cengiz Ünder sağladı. Penaltıya kadar olan bölümde Beşiktaş etkiliydi; golü buldu, Tammy Abraham ile net fırsat yakaladı ve bir penaltı kazandı. Ancak bu dakikadan sonra oyun klasik düzene döndü. Ndidi’nin derine çekilmesiyle takımın etkinliği azaldı. Bu durum, Sergen Yalçın’ın maç içinde denediği sistemin geri alınmasıyla açıklanabilir. Kasımpaşa’nın golünde savunma zafiyeti belirleyiciydi. Özellikle sağ kanatta Gökhan Sazdağı’nın birebirde geçilmesi ve arka direkteki zafiyet dikkat çekti. Bu, Beşiktaş’ın geçen sezondan beri süregelen bir problemi. Ayrıca Rıdvan Yılmaz’ın fiziksel dezavantajı da pozisyonda etkiliydi. Kasımpaşa oyuncusu Claudio Winck’in kafa vuruşu golle sonuçlandı; aslında yenilmemesi gereken bir goldü. Sonuç olarak Beşiktaş, iyi başladığı maçı kırılma anlarını değerlendiremediği için kazanamadı. Kaçan penaltı ve basit savunma hatası, özgüveni zaten düşük olan takımın psikolojik direncini düşürdü. Maçın ikinci yarısında bazı bölümlerde kıpırdanmalar olsa da, takım genel olarak mental olarak kırılgan bir görüntü verdi. Bu tablo, Beşiktaş’ın derbi öncesi hâlâ takım olma sürecini tamamlayamadığını gösteriyor.Duhuliye.comHABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..