Beşiktaşlım
Forum Üyesi
- Katılım
- 20 Kas 2023
- Mesajlar
- 11,369
- Puanları
- 0
Camiada yine bir seçim gündemi. Maşallah dünyadaki bir çok ülkeden daha demokratik bir kulüp olduk. Hep söyler ve yazarım kulüpte seçim oldu mu tüylerim diken diken oluyor. Özellikle de başkan ve yönetim kurulu seçimlerinde.. Seçim süreçlerinde adaylar kendi projelerini açıklarken birbirleri arasındaki farklılıkları da göz önüne sermeye çalışıyorlar ki seçiciler onları tercih etsin. Benim camia anlayışımda benim camia tutkumda bu tip işlere yer yok. Herkes Beşiktaşlı ve herkesin tek amacı var şerefi ve hakkı ile mücadele eden bir kulüp yaratmak. Bunun da 50 tane yolu yoktur ve kulübü başarıya ulaştıracak kişiler her kesimden her anlayıştan olacaktır çünkü aslolan Beşiktaş'tır. Birleşirsin en etkin yönetim kurulunu oluşturursun olur biter. Çok demokrasi de bazen iyi değildir yani.. Sonra o kongrelerin öncesinde olanlar ayrıca kongre sırasındaki görüntüler falan rezaletten bir önceki durum desem bir tık az söylemiş bile olabilirim. Ama bu Pazar günü yapılacak seçim ise biraz farklı. Çünkü her oluşumun yönetimini denetleyecek birileri olmalı. Bu illa sahtekarlık, çalma çırpmaya karşı duruş anlamında düşünülmemeli, kulüp yönetimi yaparken ait olunan oluşuma uygun davranışların tümünü denetlemek bu kapsama girmelidir. Yani başka bir deyişle aslolanı korumak, kollamak yoldan çıkma potansiyeli olanları engellemek için bir başka anlayış şarttır. İşte bizim kulübümüzde bunun adı Divan Kuruludur. Ha son zamanlarda yukarıda söylediklerimi yapabiliyor ya da eskiden beri çok başarı sağlandı mı bu konuda derseniz buna cevabım sizlerin tamamı gibi hayır olacaktır. Site yönetimlerinde bile bir denetleme kurulu olup bağımsız çalışma uğraşında olurken ne yazık ki bizim kulübümüzdeki Divanlar hep yönetim kurullarının bir uydusu olarak çalışmıştır benim düşünceme göre. Bu anlayışa son vermek çok elzemdir çünkü Süleyman Seba’dan sonra gelen tüm yönetimlerin haklı ya da haksız şekilde her türlü suçlama yapılarak eleştirilmesinin ve gösterilen düşük yönetim anlayışının biraz da olsa sorumluluğunun o dönemki Divan Kurullarında olması gerekmektedir. Tabirlerimi mazur görün lütfen ama camiada dillendiği şekilde yazıyorum ‘’yaşlılar yurdu’’ ‘’emekliler kulübü’’ ‘’ tatil köyü’’ gibi adlandırmadan Divan Kurulunun ve üyelerinin kurtulmasının zamanı 19 Ekim 2025 dir. Ben yönetim kurulu ve başkan seçimlerini ne kadar eleştirip herhangi bir adaya sempati duymasam da bu ‘’Divan’’ seçiminde çok fazla tanıdık yüze gülümseme ile bakabiliyorum. Tüm listelerdeki bir çok kişiyi tanımakla beraber içlerinden bazıları ile de çok uzun yıllara dayanan dostluklarımız abi kardeş ilişkimiz vardır. Mesela Ümit abinin İnönü stadı zamanında biz gençken bizlere yaptığı kıyakları unutamam ya da Şenol abi ile yaklaşık 35 seneye dayanan basketbol salonlarından başlayan dostluğumuz benim için çok önemlidir. Batur abi ve çevresi bize tribün kültürünü verdi daha ne olsun.. Hatta onlardan bize verilen kapalı tribün bayrağını biz yeni gelenlere ne kadarını verebildik emin değilim mesela. Ahmet abi ile ne yurtdışı deplasmanlarımız vardı ben unuttum.. Listelerde daha niceleri var oturup konuşmuşluğumuz yemişliğimiz içmişliğimiz olan. Hepsi çok sevdiğim değerli insanlar ve gönülden Beşiktaşlılar. Ama bu seçim dostluklara ya da gönüldaşlıklara göre oy verilecek bir seçim midir işte orası tartışılır. Üyelik yaşı belli bir seviyeye gelmiş kongre üyelerinin verecekleri bu karar son derece önemlidir. Bana göre Divan’nın en zor görevi bazen değil çoğu zaman değil her zaman duygularından arınmış bir şekilde camiaya hizmet etmektir. Her ne başkan her ne yönetim kurulu gelirse gelsin ve bu başkanlar ve kurulları, hangi güce karşı dursun ya da hangi gücün emrine girerse girsin, hangi mali başarıyı kazansın ya da tersine kulübü zora soksun ya da hangi camia kültürüne hizmet etsin ya da tersine davransın belirleyip korkmadan çekinmeden camia dostluklarını görev zamanlarında rafa kaldırıp tamamı ile denetleme ve yön gösterme görevi yapabilecek bir heyete ihtiyacımız var. Adaylara baktığımda yekten, düz yazayım bunu yapabilecek ekibin Emir Tamer’de olduğunu düşünüyorum. Diğerleri kötüdür yada camiayı önemsemez demediğim herhalde açıktır ama Emir Tamer’in tecrübeli ve dinamik ekibinin camiaya üstlendikleri Divan Kurulu görevi açısından daha fazla hizmet edeceğini düşünüyorum. Aman onu kırmayayım ama buna ayıp olur ses çıkartmayalım şunu şöyle yapmayalım saygısızlık olmasın gibi duygusal filtrelerden uzak camianın ihtiyacı olan belki bazılarını üzecek sinirlendirecek profesyonellikte olacaklarını tahmin ediyorum tabi bunları yaparken de Beşiktaş örf ve ananelerine saygılı değerlerine zeval getirmeyeceklerinden de eminim, tıpkı diğer adaylar gibi..Tüm camiamıza verim getirecek bir Divan Kurulunun seçilmesi dileği ile..Bülent Bilirgen / duhuliye.comHABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..