Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, sosyal medya hesabından 'zinanın suç sayılması için Meclis'e' paylaşımında bulunmuştu.
Yani bizi seçerseniz zinayı yasaklayacağız mesajını vermişti.
Zinadan ne kast ettiğini de söyleyelim.
Evli bir erkeğin eşini aldatması belirtilmiyor burada. Bu şekilde ele alarak konuyu hafifletmeye çalışanlar var çünkü. Zina'yı dini literatür üzerinden tanımlayarak nikahı olmayan kişiyle ilişki olarak gösterenler.
Aslında buradaki amaç aklı başında olan her yetişkin kişinin özel hayatına müdahale etmek.
'Aklı başında' ve 'yetişkin' terimlerini özellikle yeniden vurgulayalım! Çağdaş ve laik bir devlette bu vasıflara sahip hiçbir insanın özel hayatına kimsenin karışma hakkı yoktur...
Erbakan ise Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde böyle bir söylemi dile getirme cesareti buldu.
Gündemde o kadar problem, sıkıntı varken bu konunun gündeme getirmesinin bayağılığını bir kenara bırakmıyoruz.
Tamam konuşalım...
Ama yorumu bizim yapmamıza gerek yok bile bence.
Çok yakınındaki bir isme sorabilir.
Bu isim Yeniden Refah Partisi'nden İstanbul Milletvekili Adayı olan Rizeli ünlü sanatçı Davut Güloğlu olabilir.
Partide olduğunu Erbakan'ın yaptığı basın açıklamalarında yanında olmasından fark etmiştik.
Fatih Erbakan'ın kültür-sanat danışmanı olduğunu da öğrendik sonra.
Peki niye Güloğlu'na sorsun diyoruz...
Davut Güloğlu'nun geçmişte seks bağımlısı hastalığı vardı.
Kulağa garip geliyor farkındayız.
2009 yılında verdiği bir röportajda şaşırtan açıklamalara imza atmıştı Rizeli sanatçı.
Dört yıl boyunca seks bağımlılığı tedavisi gördüğünü söyleyen Güloğlu, 'Bu hastalığın tarifi zor. Baktığın her şeyi kadın olarak görüyorsun' demişti.
Tedavi almak için Avrupalara bile giden şarkıcı, 'Bu hastalığın tarifi çok zor. Bu hastalık kadın düşünmekle alakalı değil. Baktığı objeyi kadın olarak görüyorsun. Güzel çirkin ayrımı da olmuyor. Bu hastalığa yakalananlar günde 10 kadınla birlikte olabilir. Zamanla mutlu olamıyorsun. Yanındaki kadın da mutlu olmuyor. Ben de çok rahatsız olmaya başlayınca doktora gittim." diyor.
Halk arasında 'azgınlık' olarak geçen bu hastalığın ünlü şarkıcıyı çok uğraştırdığını söylemek çok zor değil.
Çünkü kendisi, "Mümkünse gittiğiniz psikiyatri kadın olmasın çünkü o da bu hastalığı tetikliyor" diyerek durumu gülerek anlatıyordu.
Ortada gülecek bişey yok aslında, hastalığın şakası olmaz...
Güzel çirkin ayırmadan sürekli bir kadınla olmak istemek durumunu yaşayan Davut Güloğlu'nun zinaya bakışı nasıl acaba?
Güloğlu, laik hukuk devletinde olmasak sırf bu söylemleri yüzünden cezaya çarptırılır mıydı diyelim ya da?
Kültür sanat danışmanı olarak geçiyor ama belki de bu vaadi paylaşmadan önce Erbakan Güloğlu'na danıştı.
Kim bilir...
Şunu da belirtmekte fayda var.
Yeniden Refah Partisi ile siyasete atılan Davut Güloğlu'na geçtiğimiz aylarda "Seks bağımlılığı tedavisi gördün mü?" sorusu yöneltildi.
Bu soruyu "görmedim" diyerek yanıtlayan Güloğlu geçmişteki açıklamalarında yalanlamış oldu.
Yani bizi seçerseniz zinayı yasaklayacağız mesajını vermişti.
Zinadan ne kast ettiğini de söyleyelim.
Evli bir erkeğin eşini aldatması belirtilmiyor burada. Bu şekilde ele alarak konuyu hafifletmeye çalışanlar var çünkü. Zina'yı dini literatür üzerinden tanımlayarak nikahı olmayan kişiyle ilişki olarak gösterenler.
Aslında buradaki amaç aklı başında olan her yetişkin kişinin özel hayatına müdahale etmek.
'Aklı başında' ve 'yetişkin' terimlerini özellikle yeniden vurgulayalım! Çağdaş ve laik bir devlette bu vasıflara sahip hiçbir insanın özel hayatına kimsenin karışma hakkı yoktur...
Erbakan ise Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde böyle bir söylemi dile getirme cesareti buldu.
Gündemde o kadar problem, sıkıntı varken bu konunun gündeme getirmesinin bayağılığını bir kenara bırakmıyoruz.
Tamam konuşalım...
Ama yorumu bizim yapmamıza gerek yok bile bence.
Çok yakınındaki bir isme sorabilir.
Bu isim Yeniden Refah Partisi'nden İstanbul Milletvekili Adayı olan Rizeli ünlü sanatçı Davut Güloğlu olabilir.
Partide olduğunu Erbakan'ın yaptığı basın açıklamalarında yanında olmasından fark etmiştik.
Fatih Erbakan'ın kültür-sanat danışmanı olduğunu da öğrendik sonra.
Peki niye Güloğlu'na sorsun diyoruz...
Davut Güloğlu'nun geçmişte seks bağımlısı hastalığı vardı.
Kulağa garip geliyor farkındayız.
2009 yılında verdiği bir röportajda şaşırtan açıklamalara imza atmıştı Rizeli sanatçı.
Dört yıl boyunca seks bağımlılığı tedavisi gördüğünü söyleyen Güloğlu, 'Bu hastalığın tarifi zor. Baktığın her şeyi kadın olarak görüyorsun' demişti.
Tedavi almak için Avrupalara bile giden şarkıcı, 'Bu hastalığın tarifi çok zor. Bu hastalık kadın düşünmekle alakalı değil. Baktığı objeyi kadın olarak görüyorsun. Güzel çirkin ayrımı da olmuyor. Bu hastalığa yakalananlar günde 10 kadınla birlikte olabilir. Zamanla mutlu olamıyorsun. Yanındaki kadın da mutlu olmuyor. Ben de çok rahatsız olmaya başlayınca doktora gittim." diyor.
Halk arasında 'azgınlık' olarak geçen bu hastalığın ünlü şarkıcıyı çok uğraştırdığını söylemek çok zor değil.
Çünkü kendisi, "Mümkünse gittiğiniz psikiyatri kadın olmasın çünkü o da bu hastalığı tetikliyor" diyerek durumu gülerek anlatıyordu.
Ortada gülecek bişey yok aslında, hastalığın şakası olmaz...
Güzel çirkin ayırmadan sürekli bir kadınla olmak istemek durumunu yaşayan Davut Güloğlu'nun zinaya bakışı nasıl acaba?
Güloğlu, laik hukuk devletinde olmasak sırf bu söylemleri yüzünden cezaya çarptırılır mıydı diyelim ya da?
Kültür sanat danışmanı olarak geçiyor ama belki de bu vaadi paylaşmadan önce Erbakan Güloğlu'na danıştı.
Kim bilir...
Şunu da belirtmekte fayda var.
Yeniden Refah Partisi ile siyasete atılan Davut Güloğlu'na geçtiğimiz aylarda "Seks bağımlılığı tedavisi gördün mü?" sorusu yöneltildi.
Bu soruyu "görmedim" diyerek yanıtlayan Güloğlu geçmişteki açıklamalarında yalanlamış oldu.