Yeter mi ? Yahu yeter mi hiç!!

Tribün: 2-0 önde, panik yapacak bir şey yok iken sahaya yabancı madde yağdırıp herkesin konsantrasyonunu bozar; zaten eksik olan takımın tamamı köşeye gider, geriye eksik oyuncu ile döner, golü yersin… 5-6 olacak maçı verirsin.Teknik Direktör: 10 kişi kalmış takımına sahip çıkacağına, nedeni belirsiz şekilde sahaya girip şişe tekmeler—sanki ilk defa 10 kişi kalıyormuş gibi; hem de 2-0 önde iken. Antrenörü, basın toplantısında 45 yaşındaki Eto ile uyumlu çalıştıklarını anlatır.Taraftar: Önce yuhaladığı Ersin’in, sonrasında Mert’i yuhaladığı için kaleye geçmesine razı olur… günün sonunda tekrar yuhalar.Başkan: 20 oy ile ibra olur, güven tazelediğini düşünür. Camia senelerdir kongrelerde yaşanan vandallıkların, cahilliklerin, basitliklerin bir örneğine daha şahit olur.Amigosu / sosyal medya soytarısı / menajer eskisi ayar verir: “Orkun, sana yakıştı mı yaaa, kaptanlığı kaldıramadın yaaa, sorumluluk alamadın yaaa.”Yeter mi? Bence yetmez. Bu 1 haftalık işler… Geniş çaplı düşünelim.Ocak’ta Sergen hoca istediği 3 transferi yapsın, rahatlasın. Mart gibi gitsin Şenol hoca gelsin, 3. tura binsin. Gerçi o Nisan’da gelmez, araya bir altyapı hocası sıkıştırırız. Aman Sergenciler kızmasın, bakarız, ayarlarız sonra hocaya 3 için. Araya bir kongre sıkıştıralım derim. Yeni yüzler, yeni suçlamalar, yeni heyecanlar. Dolduralım Akatlar’ı; aynı yüzlerle çıkıp konuşsunlar kürsüden, diğerleri bağırsın aşağıdan. Hem kongre bu kulübün sahibi değil mi? Çok verimli çalışmıyor mu 25 yıldır? Pırıl pırıl yönetimler seçmiyor mu? Seçsin; yine bir aile gelsin, babalı-oğullu-kızlı yönetsinler kulübü. Yönetim kurulunu da doldururlar klasik olarak—dernekten anlayan 1-2 kişi üzerine de yukarıdan gelen 1-2 isim ile oldu bitti işte.Bu arada tribün boş durmasın; Orkun’a yuhalama hazırlıkları yapılsın. Verilen bonservis, verilen maaş suratına suratına vurulsun. Bu arada sıkılmadık mı bir Mert — bir Ersin kombosundan? Kaleci alırız belki, taze taze onu yuhalarız. Öte tarafta SY–SG değişimi sırasında güzel güzel ikiye üçe bölünürüz, biraz birbirimize söveriz.Sosyal medyada herkes en doğru futbolun nasıl oynanacağını birbirine anlatsın ama dinlemesin sakın. WhatsApp gruplarında “oncular, buncular” kendi topçusunu, hocasını korusun; onlar da diğerini dinlemesin. Platformlarda sohbet odaları açılsın, küfürlü, “kafirli” birbirine giderli toplantılar yapılsın. Eski muhabirler devamlı kanal değiştirip eski topçulara yalan yanlış hikayeler anlattırsın, camianın dengesini bozsun.Yeter mi? Yahu yeter mi hiç!! Bize bunlar az bile—dahası, çok dahasını hak ediyoruz.Bülent Bilirgen/duhuliye.comHABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..