Yalova'daki son dönem Osmanlı mimarisi örneği mescidin restorasyonu tamamlanıyor

Türkiye'nin Osmanlı döneminden kalma en küçük ibadethanelerinden olan Yalova'nın Altınova ilçesindeki Hacı Muratlar Mescidi'nin, yanındaki anıt ağaçla geleceğe taşınması için başlatılan restorasyon çalışmasının sonuna gelindi.

Yalova'nın Fevziye köyünde 1908 yılında yapılan, 4,5 metre eninde, 6 metre boyundaki son dönem Osmanlı mimarisi örneği mescitte aynı anda en fazla 20 kişi ibadet edebiliyor. "Bağdadi" mimari tekniğiyle inşa edilen ve Kocaeli Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca tarihi eser olarak tescillenen 115 yıllık ibadethanenin gelecek nesillere aktarılabilmesi amacıyla İl Özel İdaresince restorasyona alındı. Son çalışmaların sürdüğü mescit, gelecek ay tekrar ibadete açılacak. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ümit Yılmaz, kurum olarak çok önemsedikleri bir projeyi hayata geçirdiklerini söyledi. Tescili bir proje olmasından dolayı yaklaşık 1 milyon 600 bin liralık proje için hızla çalışmaya başladıklarını belirten Yılmaz, "Allah nasip ederse ocak ayında açılışımızı gerçekleştirerek, kültür varlığı olarak ülkemize kazandıracağız. Mescidimizin yanındaki ağacımızın tescili için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğümüze başvuruda bulunduk. Tescile değer bir ağaç olduğuna yönelik geri dönüş yapıldı. Şu an tescil aşaması devam ediyor." diye konuştu.
İl Genel Meclisi Başkanı Hasan Soygüzel de İl Özel İdaresi olarak Yalova'daki somut ve somut olmayan kültürel mirasın korunması amacıyla çalışmalar yürüttüklerini, eserlerin tespit, tescil ve restorasyon süreçlerini takip ettiklerini anlattı. Hacı Muratlar Mescidi'nin çok önem verdikleri tarihi, kültürel bir miras olduğunu vurgulayan Soygüzel, "Mescidin önce tescilini yaptırdık, şimdi de restorasyonunu yaptırıyoruz." dedi. Soygüzel, anıt ağaç niteliğindeki meşenin gölgelediği mescidi gelecek nesillere miras olarak bırakmanın mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi. YANINDAKİ AĞAÇ ESKİDEN OLDUĞU GİBİ MİNARE İŞLEVİ GÖRECEK

Projenin kontrol mühendisliğini yürüten İl Özel İdaresi mimarı Hüseyin Ersoy, bu mescidin, ailesiyle Kafkasya'dan Anadolu'ya göç eden Hacı Murat'ın torunlarının, 1908'de onun anısına bu mescidi yaptırdığı bilgisini verdi. Restorasyona değinen Ersoy, şunları kaydetti: "Kocaeli Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğündeki mühendis arkadaşlarla restorasyonu tamamlamak üzereyiz. Şubat ayında başladığımız restorasyon çalışmaları 2-3 hafta sonra tamamlanacak. Kestane ağacından yapılan taşıcı sistemle inşa edilmiş, Bağdadi yapım tekniği ile yapılmıştır. Zemin iyileştirmesi yaptık, yapıdaki denge bozukluğunu giderdik. Çürüyen ahşap elemanları yenisiyle değiştirdik. Mümkün olduğu kadar orijinaline yakın bir şekilde restore ediyoruz. Meydan düzenlemesiyle burası güzel bir ibadet alanına dönüşecektir. Ayrıca mescidimizin yanındaki meşe ağacı da tarihi bir ağaçtır. Bu ağaç, minare gibi üzerinde ezan okunması görevini de yapmıştır. Biz de bunu koruyarak ahşap bir merdivenle tekrar ezan okunmasını sağlayacağız." Fevziye Köyü Muhtarı Necmi Yüksel ise tarihi mescide gösterilen ilgiden dolayı çok mutlu olduklarını belirterek, restorasyonda emeği geçen kurum ve kuruluşlara teşekkürlerini sundu. Hacı Murat'ın torunlarından Ferhat Erbakış da büyük dedesinin, 1864'te Kafkasya'dan büyük göçle önce Rumeli'ye, oradan da Şam'a, son olarak bu köye geldiğini aktardı. Fevziye'de yaklaşık 20 hanenin tamamında Hacı Murat'ın torunlarının yaşadığını bildiren Erbakış, "Mescidimiz dökülmeye başlamıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığına, İl Özel İdaresine özellikle çok teşekkür ediyoruz. Sahip çıktılar ve en az 100 sene daha böyle gidecek. Bizim çocukluğumuzda bu ağacın üzerindeki platformda ezan okunurdu. Şimdi devam edeceği için çok mutluyuz." ifadesini kullandı.