platnet
Forum Üyesi
Mirasçılık belgesi, ölenin mirasçılarının kim olduğunu ve paylarının hangi oranda olduğunu gösteren, mirasçıların, mirasçılık durumlarını 3. kişilere karşı ispatlayan bir belgedir. Kural olarak, Türk vatandaşı olan kişiler, mirasçılık belgesini noterler veya sulh hukuk mahkemelerinden temin edebilmektedirler. Ancak, yabancılar için mirasçılık belgesinin temin edilmesi konusunda, bir takım farklılıklar bulunmaktadır. Bu yazımızda, bunları açıklamaya çalışacağız.
Bilindiği üzere, ülkemizde yabancıların mirasçı olma hakları belirli sınırlamalar dâhilinde bulunmaktadır. Yabancıların, mirasçı olma hakları ve uygulanacak kurallar 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Kanunu(MÖHUK) kapsamında düzenlenmiş olup, bir takım farklılıklar arz etmektedir. MÖHUK’un 20. maddesinin birinci fıkrası gereğince, yabancılar bakımından ana kural, ölenin milli hukukun geçerli olmasıdır. Ancak, aynı maddenin son cümlesinde ise, murisin Türkiye’de sahip olduğu taşınmazlar bakımından, Türk Hukuk’unun uygulanacağı düzenlenmiştir. Bu ayrım, mirasçılık belgesinin alınmasında da, ana hareket noktasını oluşturmaktadır.
Bu bağlamda, yabancıların mirasçılık belgesinin alınması konusunu, yabancının ülkemizde sahip olduğu taşınırlar(araçlar, bankadaki paralar, ziynet eşyaları, nakitler vb.) ve taşınmazlar(konut, iş yeri, arsa, tarla, arazi vb.) bakımından ayrı ayrı incelemek gerekmektedir.
Gerekli belgeler ise, yabancı murisin ülkemizde yabancılar kütüğüne(Bilindiği üzere, ülkemizde en az altı ay ikamet tezkeresi ile ikamet eden yabancıların, yabancılar kütüğüne kayıt olması gerekmektedir.) kayıt olup olmamasına göre değişmektedir.
TAŞINMAZLAR BAKIMINDAN;
Yukarıda ifade ettiğimiz üzere, MÖHUK 20. maddesi gereğince, murisinin ülkemizde bulunan taşınmazları bakımından Türk hukuku uygulanmaktadır. Bu bakımdan, ölen yabancının taşınmazlarının intikal işlemleri yapılırken kullanılacak mirasçılık belgesi, Türk Hukuk’una göre alınacaktır. Bu belgenin, noterliklerden alınması mümkün değildir. Ayrıca, yabancın milli hukuku gereğince yabancı mahkemeler tarafından verilen mirasçılık belgesinin, ülkemizde tanınması suretiyle kullanılması, Yargıtay kararları gereğince, mümkün değildir. Bu durumda, gerekli belgeler ile birlikte, yetkili sulh hukuk mahkemesinden, söz konusu başvurunun, ölenin Türkiye’de bulunan taşınmazlarına ilişkin olduğu da belirtilmek suretiyle, yapılması gerekmektedir.
TAŞINIRLAR BAKIMIDAN:
Ölen yabancının ülkemizde bulunan taşınmazları dışındaki mirası açısından, ölenin milli hukuku uygulanacaktır. Bu bakımdan, miras kalan taşınırlar bakımından mirasçılık belgesi alınırken, farklı bir yol izlenecektir. Taşınırlar bakımından ise, yine ülkemizde, yetkili sulh hukuk mahkemelerinden, ölenin milli hukukuna göre, mirasçılık belgesi talep edinilebilmektedir. Başvuru yaparken, başvurunun ölenin taşınırlarına yönelik olduğu özellikle, belirtilmelidir. Yine, bu mirasçılık belgesinin de noterlerden alınması mümkün değildir. Ayrıca, yabancının milli hukukuna göre, tabi olduğu ülkeden alınan mirasçılık belgesinin ise, ülkemizde tanınması suretiyle kullanılması mümkün olacaktır.
Taşınırlar bakımından alınacak mirasçılık belgesi başvurusu yapılırken, dilekçe ekinde sunulacak belgelerde önem arz etmektedir.
GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un 4. Maddesi gereğince, veraset belgesi alınmasında görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemeleridir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Kanun’un 43. maddesi gereğince yetkili mahkemeler ise;
- Ölen yabancının ülkemizdeki son yerleşim yeri mahkemesi,
- Ölen yabancının son yerleşim mahkemesi yoksa, tereke mallarının bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemeleri yetkili olacaktır.
TANIMA VE TENFİZ MÜMKÜN MÜDÜR?
Ölen yabancının taşınır ya da taşınmazlar malları bakımından farklılık göstermektedir. Taşınırlar bakımından, ölen yabancının tabi olduğu ülkeden alınan mirasçılık belgesinin, tanıma suretiyle ülkemizde kullanılması mümkünken, taşınmazlar bakımından bu durum mümkün değildir.
NERDEN ALINIR?
Öleninin mirasçılık belgesi, yalnızca görevli ve yetkili sulh hukuk mahkemelerinden alınabilir, noterliklerden alınması mümkün değildir.
Hukukihaber
Bilindiği üzere, ülkemizde yabancıların mirasçı olma hakları belirli sınırlamalar dâhilinde bulunmaktadır. Yabancıların, mirasçı olma hakları ve uygulanacak kurallar 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Kanunu(MÖHUK) kapsamında düzenlenmiş olup, bir takım farklılıklar arz etmektedir. MÖHUK’un 20. maddesinin birinci fıkrası gereğince, yabancılar bakımından ana kural, ölenin milli hukukun geçerli olmasıdır. Ancak, aynı maddenin son cümlesinde ise, murisin Türkiye’de sahip olduğu taşınmazlar bakımından, Türk Hukuk’unun uygulanacağı düzenlenmiştir. Bu ayrım, mirasçılık belgesinin alınmasında da, ana hareket noktasını oluşturmaktadır.
Bu bağlamda, yabancıların mirasçılık belgesinin alınması konusunu, yabancının ülkemizde sahip olduğu taşınırlar(araçlar, bankadaki paralar, ziynet eşyaları, nakitler vb.) ve taşınmazlar(konut, iş yeri, arsa, tarla, arazi vb.) bakımından ayrı ayrı incelemek gerekmektedir.
Gerekli belgeler ise, yabancı murisin ülkemizde yabancılar kütüğüne(Bilindiği üzere, ülkemizde en az altı ay ikamet tezkeresi ile ikamet eden yabancıların, yabancılar kütüğüne kayıt olması gerekmektedir.) kayıt olup olmamasına göre değişmektedir.
TAŞINMAZLAR BAKIMINDAN;
Yukarıda ifade ettiğimiz üzere, MÖHUK 20. maddesi gereğince, murisinin ülkemizde bulunan taşınmazları bakımından Türk hukuku uygulanmaktadır. Bu bakımdan, ölen yabancının taşınmazlarının intikal işlemleri yapılırken kullanılacak mirasçılık belgesi, Türk Hukuk’una göre alınacaktır. Bu belgenin, noterliklerden alınması mümkün değildir. Ayrıca, yabancın milli hukuku gereğince yabancı mahkemeler tarafından verilen mirasçılık belgesinin, ülkemizde tanınması suretiyle kullanılması, Yargıtay kararları gereğince, mümkün değildir. Bu durumda, gerekli belgeler ile birlikte, yetkili sulh hukuk mahkemesinden, söz konusu başvurunun, ölenin Türkiye’de bulunan taşınmazlarına ilişkin olduğu da belirtilmek suretiyle, yapılması gerekmektedir.
TAŞINIRLAR BAKIMIDAN:
Ölen yabancının ülkemizde bulunan taşınmazları dışındaki mirası açısından, ölenin milli hukuku uygulanacaktır. Bu bakımdan, miras kalan taşınırlar bakımından mirasçılık belgesi alınırken, farklı bir yol izlenecektir. Taşınırlar bakımından ise, yine ülkemizde, yetkili sulh hukuk mahkemelerinden, ölenin milli hukukuna göre, mirasçılık belgesi talep edinilebilmektedir. Başvuru yaparken, başvurunun ölenin taşınırlarına yönelik olduğu özellikle, belirtilmelidir. Yine, bu mirasçılık belgesinin de noterlerden alınması mümkün değildir. Ayrıca, yabancının milli hukukuna göre, tabi olduğu ülkeden alınan mirasçılık belgesinin ise, ülkemizde tanınması suretiyle kullanılması mümkün olacaktır.
Taşınırlar bakımından alınacak mirasçılık belgesi başvurusu yapılırken, dilekçe ekinde sunulacak belgelerde önem arz etmektedir.
GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un 4. Maddesi gereğince, veraset belgesi alınmasında görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemeleridir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Kanun’un 43. maddesi gereğince yetkili mahkemeler ise;
- Ölen yabancının ülkemizdeki son yerleşim yeri mahkemesi,
- Ölen yabancının son yerleşim mahkemesi yoksa, tereke mallarının bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemeleri yetkili olacaktır.
TANIMA VE TENFİZ MÜMKÜN MÜDÜR?
Ölen yabancının taşınır ya da taşınmazlar malları bakımından farklılık göstermektedir. Taşınırlar bakımından, ölen yabancının tabi olduğu ülkeden alınan mirasçılık belgesinin, tanıma suretiyle ülkemizde kullanılması mümkünken, taşınmazlar bakımından bu durum mümkün değildir.
NERDEN ALINIR?
Öleninin mirasçılık belgesi, yalnızca görevli ve yetkili sulh hukuk mahkemelerinden alınabilir, noterliklerden alınması mümkün değildir.
Hukukihaber