Ajansspor Köşe Yazarı Kerim Öztürk, Beşiktaş'ın Trabzonspor ile 2-2 berabere kaldığı maçı değerlendirdi. Öztürk, "Ismael devre arasını göremez" dedi
Albert Einstein'a ithaf edilse de onun olduğuna dair bir kanıtı olmayan ama çok sevdiğim bir laf vardır: "Delilik, aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir." Valerien Ismael'in yaptığı da tam olarak bu... Başarıyı elde edemediği bir sistemde ısrar edip her seferinde başarı beklemek... Sonuç ise tam bir fiyasko...
Valerien Ismael'in kredisi bitti
Takımlar maç kazanır, kaybeder bunlar hayatın ve futbolun doğasında olan şeyler. Ancak bir takımın teknik direktörünün kazanılan maç sonrasında eleştirilmesi pek olağan bir durum değil. Daha hazırlık maçları döneminde eleştirilmeye başlayan, geçen hafta oynanan Giresunspor maçını kazanmasına rağmen oynanan futbol yüzünden taraftarın baskısına maruz kalan Ismael'in taraftar nezdinde zaten az olan kredisi Trabzonspor maçı ile tamamen bitti.
Tüm stat istifaya çağırdıysa
Vodafone Park'ta oynanan son 3 iç saha maçından sadece 2 puan çıkarabilen Beşiktaş'ta, Trabzonspor karşılaşması taraftarın hoca ile tüm ipleri koparmasına neden oldu. Ve maç sonrası tüm stat Valerien Ismael'e istifa çağrısı yaptı. Hatta bu zamana kadar hocaya süre verilmesi gerektiğini savunan birçok kişi de artık durumun savunulacak bir yeri kalmadığı görüşünde birleşti. Çünkü kendisini savunanlar bile; tek bir oyun planı üzerine kilitlenip kalan, oyun esnasında oluşan problemleri çözme konusunda yetersiz kalan Ismael'in gitmesi gerektiğini düşünmeye başladılar.
Oyuncu değişikliğini taraftar yaptırdı
Valerien Hoca'nın maç sonu toplantısında taraftarın istifa çağrısı sorusuna -yine- "Türkçe bilmiyorum" yanıtı vermesi ise tam bir iletişim skandalı. Çünkü taraftar değişiklik diye bağırdıktan 2 dakika sonra Cenk ve Gedson'u oyuna alan Ismael, istediği kadar "Türkçe bilmiyorum" desin, statta olanlar da maçı TV'den izleyenler de şuna inandı: "Biz söyledik hoca değiştirdi!" Üstelik bu ilk de değildi. Aynı şey içerideki Fenerbahçe derbisinde Ghezzal konusunda da yaşanmıştı. Öyle ki; maç sonunda stattan ayrılırken konuşmalarına şahit olduğum bazı taraftarlar şunu söylüyorlardı: "Allah'tan biz varız da değişiklik yaptırdık, takım berabere kaldı."
Yönetim de istifaya çağrılacak
Tüm bu yaşananlar ışığında Beşiktaş yönetiminin bir karar alması gerek. Ya hocanın arkasında durup taraftarı karşısına alacak veya "Sonuncu da olsak bu hocayla devam" diyecek. Bunu yaparsa vaziyet taraftarın sadece hocaya değil, yönetime de istifa çağrısı ile son bulacak. Neticede takıma yansıyacak olan bu olumsuz durum daha fazla hataya, daha fazla puan kaybına neden olacak ve yönetim hocayı göndermek zorunda kalacak.
Ismael'in devre arasını görmesi zor
Ya da yönetim daha fazla zaman kaybetmeden ve takımın taraftarla arasındaki bağlar kopmadan kangren olmaya yüz tutmuş bu yaraya bir neşter vurup, Ismael'i gönderecek. Yerine de herkesin kabul edebileceği, başarısızlığında dahi kredisi yüksek bir hoca getirecek. Süreç nasıl işler, açıkçası kestirmek güç. Ama bir gerçek var ki, Valerien Ismael'in Beşiktaş'ta devre arasını görmesi pek olası değil.
Albert Einstein'a ithaf edilse de onun olduğuna dair bir kanıtı olmayan ama çok sevdiğim bir laf vardır: "Delilik, aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir." Valerien Ismael'in yaptığı da tam olarak bu... Başarıyı elde edemediği bir sistemde ısrar edip her seferinde başarı beklemek... Sonuç ise tam bir fiyasko...
Valerien Ismael'in kredisi bitti
Takımlar maç kazanır, kaybeder bunlar hayatın ve futbolun doğasında olan şeyler. Ancak bir takımın teknik direktörünün kazanılan maç sonrasında eleştirilmesi pek olağan bir durum değil. Daha hazırlık maçları döneminde eleştirilmeye başlayan, geçen hafta oynanan Giresunspor maçını kazanmasına rağmen oynanan futbol yüzünden taraftarın baskısına maruz kalan Ismael'in taraftar nezdinde zaten az olan kredisi Trabzonspor maçı ile tamamen bitti.
Tüm stat istifaya çağırdıysa
Vodafone Park'ta oynanan son 3 iç saha maçından sadece 2 puan çıkarabilen Beşiktaş'ta, Trabzonspor karşılaşması taraftarın hoca ile tüm ipleri koparmasına neden oldu. Ve maç sonrası tüm stat Valerien Ismael'e istifa çağrısı yaptı. Hatta bu zamana kadar hocaya süre verilmesi gerektiğini savunan birçok kişi de artık durumun savunulacak bir yeri kalmadığı görüşünde birleşti. Çünkü kendisini savunanlar bile; tek bir oyun planı üzerine kilitlenip kalan, oyun esnasında oluşan problemleri çözme konusunda yetersiz kalan Ismael'in gitmesi gerektiğini düşünmeye başladılar.
Oyuncu değişikliğini taraftar yaptırdı
Valerien Hoca'nın maç sonu toplantısında taraftarın istifa çağrısı sorusuna -yine- "Türkçe bilmiyorum" yanıtı vermesi ise tam bir iletişim skandalı. Çünkü taraftar değişiklik diye bağırdıktan 2 dakika sonra Cenk ve Gedson'u oyuna alan Ismael, istediği kadar "Türkçe bilmiyorum" desin, statta olanlar da maçı TV'den izleyenler de şuna inandı: "Biz söyledik hoca değiştirdi!" Üstelik bu ilk de değildi. Aynı şey içerideki Fenerbahçe derbisinde Ghezzal konusunda da yaşanmıştı. Öyle ki; maç sonunda stattan ayrılırken konuşmalarına şahit olduğum bazı taraftarlar şunu söylüyorlardı: "Allah'tan biz varız da değişiklik yaptırdık, takım berabere kaldı."
Yönetim de istifaya çağrılacak
Tüm bu yaşananlar ışığında Beşiktaş yönetiminin bir karar alması gerek. Ya hocanın arkasında durup taraftarı karşısına alacak veya "Sonuncu da olsak bu hocayla devam" diyecek. Bunu yaparsa vaziyet taraftarın sadece hocaya değil, yönetime de istifa çağrısı ile son bulacak. Neticede takıma yansıyacak olan bu olumsuz durum daha fazla hataya, daha fazla puan kaybına neden olacak ve yönetim hocayı göndermek zorunda kalacak.
Ismael'in devre arasını görmesi zor
Ya da yönetim daha fazla zaman kaybetmeden ve takımın taraftarla arasındaki bağlar kopmadan kangren olmaya yüz tutmuş bu yaraya bir neşter vurup, Ismael'i gönderecek. Yerine de herkesin kabul edebileceği, başarısızlığında dahi kredisi yüksek bir hoca getirecek. Süreç nasıl işler, açıkçası kestirmek güç. Ama bir gerçek var ki, Valerien Ismael'in Beşiktaş'ta devre arasını görmesi pek olası değil.