Türkiye'de ilk kez 2013 yılında Akdeniz Koruma Derneği (AKD) tarafından deniz koruma alanlarında geliştirilen Deniz Koruyuculuğu Sistemi bünyesinde ilk kadın deniz koruyucuları Gökova Körfezi ve Fethiye Göcek'te göreve başladı.
Akdeniz Koruma Derneği tarafından ilk olarak 2013 yılında Gökova Körfezi'ndeki Balıkçılığa Kapalı Alanların koruma etkinliğinin artırılması için Deniz Koruyuculuğu Sistemi uygulanmaya başlandı.Gökova Körfezi'nde gerçekleşen çalışmalar sonrasında Fethiye Göcek'te yer alan balıkçılığa kapalı alanlarda da Deniz Koruyuculuğu Sistemi uygulanmaya alındı.
Gökova Körfezi ve Fethiye Göcek'te Akdeniz Koruma Derneği 4 istasyon, 7 bot ve ikisi kadın 6 Deniz Koruyucusu ile devriye çalışmalarını devam ettiriyor.Gökova Körfezi'nde Ayşenur Ölmez, Fethiye-Göcek'te Melisa Nur Çolak Türkiye'nin ilk kadın deniz koruyucuları olarak görevlerini gece gündüz demeden sürdürüyor.
Akdeniz Koruma Derneği Deniz Koruyuculuğu Sistemi'nin etkinliğini ölçmek için Balıkçılığa Kapalı Alanların içinde ve dışında eş zamanlı izleme çalışmaları yürütüyor.
Akdeniz foku, kum köpekbalığı, deniz çayırları, makroalg ve mercan türleri, balık biyokütlesi ve günlük balıkçılık verileri konularındaki izleme çalışmaları, gelecek koruma çalışmalarının planlanmasına katkı sağlarken bir yandan da Deniz Koruyuculuğu Sistemi'nin denizel biyoçeşitlilik ve sosyo-ekonomik yapı üzerindeki etkilerinin ölçülmesine katkı sağlıyor.
Deniz koruyucuları yasa dışı avcılığın daha çok yaşandığı saatler olan sabahın erken ve gecenin geç saatlerinde balıkçılığa kapalı alanlarda devriye çalışmaları gerçekleştiriyor.
Ceza kesme yetkisi bulunmayan deniz koruyucuları, Anayasa'nın 56. maddesi çerçevesinde yasadışı eylemlerin önlenmesi konusunda kamu kurumlarına bilgi ve gerektiğinde destek veriyor. Kadın deniz koruyucuları Gökova Körfezi ve Fethiye-Göcek bölgesinden gerçekleştirilen Deniz Koruyuculuğu Sistemi'nin önemli bir parçası.
Akdeniz Koruma Derneği 2020-2021 yılında Deniz Koruyuculuğu Sistemi ile Gökova Körfezi ve Fethiye-Göcek'te bulunan balıkçılığa kapalı alanlarda toplam bin 933 devriyede 27 bin 885 kilometre kat ederek kontrol gerçekleştirdi. Bu devriyelerde 338 yasa dışı avcılık faaliyetini kamu kurumlarına raporladı.
Türkiye'nin ilk deniz koruyucularından Ayşenur Ölmez şunları söyledi:''Deniz koruyucular arasında ilk kadınlardan birisi olmak gurur verici. Akdeniz Koruma Derneği'nin yaptığı uygulamalar içinde bulunmak da çok gurur verici. Denizel biyoçeşitliliğin devam edebilmesi için çalışıyoruz ve deniz eko sistemini korumak amaçlı bir eylem planımız var. Bu da bizim işimizi daha iyi yapmamıza teşvik ediyor. Denizde olmak ya da kadın olmak ile ilgili bir sıkıntı yaşayacağımı düşünmüyorum, çünkü ben yıllardır balıkçılık yapıyorum.''
Deniz koruyucuları, balıkçılığa kapalı alanlarda karşılaştıkları yasa dışı faaliyetleri (avcılık, uygunsuz tekne bağlama, denize atık boşaltma gibi) kaydederek, tutanaklarıyla birlikte oluşturulan iletişim ağı üzerinden başta Sahil Güvenlik Birimleri olmak üzere İçişleri Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın yerel birimlerine rapor ediyor.]]