Cumhurbaşkanı ile onun emir kulu Maliye Bakanı devamlı, “Enflasyonu indireceğiz ama biraz sabredin.”, diyen; neticede et, balık hatta tavuk dahi yiyemeyen sadece bu boş vaatleri yiyen yurttaşlarım, tekrar merhaba!
Mücadele ettiği terör örgütünün liderine, ömür boyu seçilebilmek için göz kırpılan siyasilerle kuşatılan; o siyasilerin boş nutuklarıyla aldatılan; Yeşilçam filmlerinin bahtsız aktrislerine benzeyen yurttaşlarım, sizi görmek ne güzel, tekrar merhaba!
Sanatı sepet, adaletine hep vurulan ket, her verilen emre cevabı evet, kara para aklayanının bulduğu servet, alın teriyle çalışanının ise yemeye maydanoz alamadığı bir demet, aferin böyle devam et diye sırtı sıvazlanan yurttaşlarım, yol yakınken geri dön, tekrar merhaba!
Nutuk atmaya gelince, “Canım bu vatana feda olsun!”, avazıyla bağıran; biraz tahsil edinince Avrupa’yı ve Amerika’yı, “Benim hem anamsın, hem babam!”, diye çağıran yurttaşlarım size de tekrar merhaba!
Sokak ortasında görev yapan polisinin bile can güvenliği kalmayan; yaz gelince zam denizinden başka denize dalmayan; siyasetçisinden ve siyasetçisinin avanesinden gayrısı yeterince çalmayan yurttaşlarım, adet yerini bulsun, tekrar merhaba!
Gazetecisi satılık; sığınmacısı gelen yatılık; enflasyonunda bulunan katılık ve Anayasası çıkartılan ıskartalık yurttaşlarım, aman oyuna gelme ümidiyle tekrar merhaba!
Oturmaya gelince mangalda kül bırakmayan, oynanan oyunları sona ermeden çakmayan, bir türlü siyasetçilerine kuşkuyla bakmayan yurttaşlarım gözünü aç diyerek tekrar merhaba!
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” sloganı atan gururları soruşturma geçiren, iktidara yağ çekenleri misafirlerine pahalı restoranlarda içki içiren, suç makinaları hemen her deliğe giren yurttaşlarım, bunca çile nedir, tekrar merhaba!
İlleri var bizim ile benzemez, dilleri var bizim dile benzemez; bazısı var ki öyle dejenere olmuştur nüfus cüzdanında Türk yazsa bile benzemez yurttaşlarım, tekrar merhaba!
Senelerdir gözyaşı sel olup aksa da silmeyen; demokrasi, cumhuriyet ne anlama gelir bilmeyen; şu uykuya olan düşkünlüğü bir türlü çekilmeyen yurttaşlarım, Üsküdar’da sabah oldu, tekrar merhaba!
Birkaç ay, birtakım nedenlerden ötürü yazmaya ara verdim. Bizim memleketin bir saati, yabancı memleketlerin on gününe denk! Siz düşünün bunca ay neler gelip neler geçmiştir…
Olanla ölmüşe çare yok ya; olacakla öleceğe bakacağız; kötü hadiseler olmasın, kimsecikler ölmesin diye…
İstediğim çok mu? Bu karanlığa bir ışık yok mu? Tekrar merhaba!
Mücadele ettiği terör örgütünün liderine, ömür boyu seçilebilmek için göz kırpılan siyasilerle kuşatılan; o siyasilerin boş nutuklarıyla aldatılan; Yeşilçam filmlerinin bahtsız aktrislerine benzeyen yurttaşlarım, sizi görmek ne güzel, tekrar merhaba!
Sanatı sepet, adaletine hep vurulan ket, her verilen emre cevabı evet, kara para aklayanının bulduğu servet, alın teriyle çalışanının ise yemeye maydanoz alamadığı bir demet, aferin böyle devam et diye sırtı sıvazlanan yurttaşlarım, yol yakınken geri dön, tekrar merhaba!
Nutuk atmaya gelince, “Canım bu vatana feda olsun!”, avazıyla bağıran; biraz tahsil edinince Avrupa’yı ve Amerika’yı, “Benim hem anamsın, hem babam!”, diye çağıran yurttaşlarım size de tekrar merhaba!
Sokak ortasında görev yapan polisinin bile can güvenliği kalmayan; yaz gelince zam denizinden başka denize dalmayan; siyasetçisinden ve siyasetçisinin avanesinden gayrısı yeterince çalmayan yurttaşlarım, adet yerini bulsun, tekrar merhaba!
Gazetecisi satılık; sığınmacısı gelen yatılık; enflasyonunda bulunan katılık ve Anayasası çıkartılan ıskartalık yurttaşlarım, aman oyuna gelme ümidiyle tekrar merhaba!
Oturmaya gelince mangalda kül bırakmayan, oynanan oyunları sona ermeden çakmayan, bir türlü siyasetçilerine kuşkuyla bakmayan yurttaşlarım gözünü aç diyerek tekrar merhaba!
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” sloganı atan gururları soruşturma geçiren, iktidara yağ çekenleri misafirlerine pahalı restoranlarda içki içiren, suç makinaları hemen her deliğe giren yurttaşlarım, bunca çile nedir, tekrar merhaba!
İlleri var bizim ile benzemez, dilleri var bizim dile benzemez; bazısı var ki öyle dejenere olmuştur nüfus cüzdanında Türk yazsa bile benzemez yurttaşlarım, tekrar merhaba!
Senelerdir gözyaşı sel olup aksa da silmeyen; demokrasi, cumhuriyet ne anlama gelir bilmeyen; şu uykuya olan düşkünlüğü bir türlü çekilmeyen yurttaşlarım, Üsküdar’da sabah oldu, tekrar merhaba!
Birkaç ay, birtakım nedenlerden ötürü yazmaya ara verdim. Bizim memleketin bir saati, yabancı memleketlerin on gününe denk! Siz düşünün bunca ay neler gelip neler geçmiştir…
Olanla ölmüşe çare yok ya; olacakla öleceğe bakacağız; kötü hadiseler olmasın, kimsecikler ölmesin diye…
İstediğim çok mu? Bu karanlığa bir ışık yok mu? Tekrar merhaba!
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.