Akşam gazetesi yazarı Alen Markaryan'ın köşe yazısı
N'Koudou'nun, Taaa sezonun başından beri önüne atılan her topu ezmesi, kaptırması, istenilen hıza sahipken bile hızlanmamasını hep garipsemiştim...
Bunda bir asırdır bizde olmasına rağmen, bir arpa boyu yol kat etmemiş olması da etkendi... Son maçta da gördük ki adamın futbolla ilgili bir mefhumu yok.
Ismael'in giderken dediği gibi, Beşiktaş'ta oynadığından haberi yok Kesin ilişiğini olsun bitsin... Rosier'in, Haftalardır yaptığı kademe hataları, birebirde hep geçilme, top kayıpları...
Hatay, Ankaragücü ve Galatasaray maçlarında yenilen gollerde başrolde olmasına anlam verememiştim... İsteksizlik dağlarına kamp kurmuş gibi... Sorun kendisine, istemiyorsa gidebilir 'Yok oynayacağım' diyorsa çeki düzen versin kendisine...
Josef'in, Şampiyon olduğumuz seneki katkısına minnettarız, eyvallah. Lâkin ondan sonraki iki senede yaptığı bir şey yok gibi. Özellikle Ankaragücü maçından sonraki açıklamalarıyla buharlaştı adeta...
Milyon dolarların döndüğü ortamda duygusallığa yer yok. Ona da sorun, gidecekse oyalamasın bizi. Hepimize freedom!!!!
Salih'in, Yerli statüsünden dolayı edindiği avantajı hatırlatmaya gerek yok. Bunu bir tek kendisi bilmiyor galiba!!!
Tek bir şutu, tek bir ara pası, tek bir asisti yok... Bunu kendisine soruyor mu? Aynaya bakıyor mu? Kendisine yakıştırıyor mu?
Evet! Sayın hakim, Sorgu makamının şimdilik başka suali yoktur...
KALLAVİ BİR REÇETE!
Federasyon başkanı Sayın Mehmet Büyükekşi, yaptığı röportajda; "Premier Lig CEO'su ile görüşüp, maçtan sonra kulüp başkanları hakemler hakkında konuşuyor mu diye sorduk, Öyle bir şeyin mümkün olmayacağını söylediler" diye bir paragraf açmış Türk futboluna...
Yenilen, hakemi günah keçisi yapıyor, demiş bir de! Piiiiiii...Thor'un çekici gibi! Nasıl sallarsan salla yine hakimiyet sende?!
İngiltere Ligi'ne gittik şimdi de iyi mi! Madem Premier Lig CEO'sunu yakalamışsın, Sorsana???!!! VAR hata oranıyla, orta hakemlerin hata payı nedir?
Sizin oralarda diye... Mesela, bizim orada hakemlerimiz maç içinde maç sonunda tuttuğu takımın hocasıyla selfie yapıyor, biz de o sırada pencereden dışarı bakıyoruz"!!! diye lafın iki belini kırsana...
'Futbol cahili bir mantıkla, kasti denecek kadar hata yapan hakemleri biz neredeyse ödüllendiriyoruz' diye kahve altı muhabbet yaptınız mı mesela sayın Büyükekşi?!
O yüzden Premier CEO'su yerine bizim içimizden iki üç kişiye sorsaydınız, Hem oralara kadar zahmet etmemiş olurdunuz.
Hem de en kallavisinden fiyakalı bir reçete koyardık önünüze...
ACİL EYLEM PLANI
Maçtan sonra Şenol Güneş'in açıklamalarını dinledim... Her üç kelimesinden bir tanesini fi ziksel yetersizliğe bağlıyor... "Dele Alli fizik olarak yeterli değildi", "Atiba'yı fiziksel yetersizlik baş gösterirse diye hazır tuttuk", "Rosier'de fiziki düşüş var", "Redmond gerekli dinamizmi getiremedi."
Sezon öncesi Kaptan Necip ne demişti? "15 senedir bu takımda idman yiyorum, böyle tempo, böyle kondisyon görmedim."
Şenol Hoca'nın tespitleri son derece doğru Necip de doğru söylüyordu... Eeeee?! Mesele ne? Mesele şu...
Premier Lig'den geldiler diye sırça saraya koyduğumuz bu vatandaşlar meğer Premier Lig'in atıklarıymış...
Pjanic'de, Teixeira'da olduğu gibi kazıklanmışız... Üstüne otorite boşluğu ve disiplinsizlik eklenince Bir de gece gezmeleri başlayınca, Ver elini hayal kırıklığı... Kimde sıkıntı fi zik? At üstüne bir çizik!
Ne diyor bestede 'Bir çizik atalım dertlere... Beşiktaş'ın adını yazalım göklere...' Hiç durma Şenol Hoca acil eylem planı...
BİR ÇİKOLATA BİR NELSSON!
Son zamanlarda iki mevzuya acayip uyuz oluyorum... Biri televizyonlardaki çikolata reklamlarında, çikolatayı ısırırken gözlerini kapatan oyuncular!!!
Diğeri her ikili mücadelede suratını tutan oyuncular, pardon topçular... Ben çocukluğumdan beri çikolata yerim hiç gözümü kapattığımı hatırlamıyorum, Bu ne ya!!!?
Çikolatayı ısırırken elli tane şekle girmeler falan. Alt tarafı çikolata işte...
İkincisi Galatasaray'lı Nelsson. Aga! Adam her pozisyonda suratını tutarak kendini yere atar mı ya? Sırf bizim maçta değil, ben bu adamı iki senedir seyrediyorum, Adam hep yerde...
Devamlı bir dümen peşinde... Yahu VAR'daki abiler Pozisyonun tekrarını görüyorsunuz, topçunun yaptığı hakemi aldatmaya yönelik hareket...
Rakibine saygısızlık... Demiyor musunuz bu adam seni kandırıyor yapıştır sarıyı diye... Bir maçta bir adam kaç kere suratını tutar ya Galatasaray yönetimine bir tüyo vereyim.
Gün gelir de bu çocuğu satacak kulüp bulamazsanız Hollywood'a yollayın, acayip para eder!!
Alen MARKARYAN / Akşam
N'Koudou'nun, Taaa sezonun başından beri önüne atılan her topu ezmesi, kaptırması, istenilen hıza sahipken bile hızlanmamasını hep garipsemiştim...
Bunda bir asırdır bizde olmasına rağmen, bir arpa boyu yol kat etmemiş olması da etkendi... Son maçta da gördük ki adamın futbolla ilgili bir mefhumu yok.
Ismael'in giderken dediği gibi, Beşiktaş'ta oynadığından haberi yok Kesin ilişiğini olsun bitsin... Rosier'in, Haftalardır yaptığı kademe hataları, birebirde hep geçilme, top kayıpları...
Hatay, Ankaragücü ve Galatasaray maçlarında yenilen gollerde başrolde olmasına anlam verememiştim... İsteksizlik dağlarına kamp kurmuş gibi... Sorun kendisine, istemiyorsa gidebilir 'Yok oynayacağım' diyorsa çeki düzen versin kendisine...
Josef'in, Şampiyon olduğumuz seneki katkısına minnettarız, eyvallah. Lâkin ondan sonraki iki senede yaptığı bir şey yok gibi. Özellikle Ankaragücü maçından sonraki açıklamalarıyla buharlaştı adeta...
Milyon dolarların döndüğü ortamda duygusallığa yer yok. Ona da sorun, gidecekse oyalamasın bizi. Hepimize freedom!!!!
Salih'in, Yerli statüsünden dolayı edindiği avantajı hatırlatmaya gerek yok. Bunu bir tek kendisi bilmiyor galiba!!!
Tek bir şutu, tek bir ara pası, tek bir asisti yok... Bunu kendisine soruyor mu? Aynaya bakıyor mu? Kendisine yakıştırıyor mu?
Evet! Sayın hakim, Sorgu makamının şimdilik başka suali yoktur...
KALLAVİ BİR REÇETE!
Federasyon başkanı Sayın Mehmet Büyükekşi, yaptığı röportajda; "Premier Lig CEO'su ile görüşüp, maçtan sonra kulüp başkanları hakemler hakkında konuşuyor mu diye sorduk, Öyle bir şeyin mümkün olmayacağını söylediler" diye bir paragraf açmış Türk futboluna...
Yenilen, hakemi günah keçisi yapıyor, demiş bir de! Piiiiiii...Thor'un çekici gibi! Nasıl sallarsan salla yine hakimiyet sende?!
İngiltere Ligi'ne gittik şimdi de iyi mi! Madem Premier Lig CEO'sunu yakalamışsın, Sorsana???!!! VAR hata oranıyla, orta hakemlerin hata payı nedir?
Sizin oralarda diye... Mesela, bizim orada hakemlerimiz maç içinde maç sonunda tuttuğu takımın hocasıyla selfie yapıyor, biz de o sırada pencereden dışarı bakıyoruz"!!! diye lafın iki belini kırsana...
'Futbol cahili bir mantıkla, kasti denecek kadar hata yapan hakemleri biz neredeyse ödüllendiriyoruz' diye kahve altı muhabbet yaptınız mı mesela sayın Büyükekşi?!
O yüzden Premier CEO'su yerine bizim içimizden iki üç kişiye sorsaydınız, Hem oralara kadar zahmet etmemiş olurdunuz.
Hem de en kallavisinden fiyakalı bir reçete koyardık önünüze...
ACİL EYLEM PLANI
Maçtan sonra Şenol Güneş'in açıklamalarını dinledim... Her üç kelimesinden bir tanesini fi ziksel yetersizliğe bağlıyor... "Dele Alli fizik olarak yeterli değildi", "Atiba'yı fiziksel yetersizlik baş gösterirse diye hazır tuttuk", "Rosier'de fiziki düşüş var", "Redmond gerekli dinamizmi getiremedi."
Sezon öncesi Kaptan Necip ne demişti? "15 senedir bu takımda idman yiyorum, böyle tempo, böyle kondisyon görmedim."
Şenol Hoca'nın tespitleri son derece doğru Necip de doğru söylüyordu... Eeeee?! Mesele ne? Mesele şu...
Premier Lig'den geldiler diye sırça saraya koyduğumuz bu vatandaşlar meğer Premier Lig'in atıklarıymış...
Pjanic'de, Teixeira'da olduğu gibi kazıklanmışız... Üstüne otorite boşluğu ve disiplinsizlik eklenince Bir de gece gezmeleri başlayınca, Ver elini hayal kırıklığı... Kimde sıkıntı fi zik? At üstüne bir çizik!
Ne diyor bestede 'Bir çizik atalım dertlere... Beşiktaş'ın adını yazalım göklere...' Hiç durma Şenol Hoca acil eylem planı...
BİR ÇİKOLATA BİR NELSSON!
Son zamanlarda iki mevzuya acayip uyuz oluyorum... Biri televizyonlardaki çikolata reklamlarında, çikolatayı ısırırken gözlerini kapatan oyuncular!!!
Diğeri her ikili mücadelede suratını tutan oyuncular, pardon topçular... Ben çocukluğumdan beri çikolata yerim hiç gözümü kapattığımı hatırlamıyorum, Bu ne ya!!!?
Çikolatayı ısırırken elli tane şekle girmeler falan. Alt tarafı çikolata işte...
İkincisi Galatasaray'lı Nelsson. Aga! Adam her pozisyonda suratını tutarak kendini yere atar mı ya? Sırf bizim maçta değil, ben bu adamı iki senedir seyrediyorum, Adam hep yerde...
Devamlı bir dümen peşinde... Yahu VAR'daki abiler Pozisyonun tekrarını görüyorsunuz, topçunun yaptığı hakemi aldatmaya yönelik hareket...
Rakibine saygısızlık... Demiyor musunuz bu adam seni kandırıyor yapıştır sarıyı diye... Bir maçta bir adam kaç kere suratını tutar ya Galatasaray yönetimine bir tüyo vereyim.
Gün gelir de bu çocuğu satacak kulüp bulamazsanız Hollywood'a yollayın, acayip para eder!!
Alen MARKARYAN / Akşam