Yazımın başlığına bakıp hemen heyecanlanmayın. Altılı Masa'nın Asena ablamız tarafından tekmelenmesi, Ankara Nenehatun'da bir ofiste Merkez Bankası'ndan uçan 418 milyar doların hesabının sorulmasının engellenmesi için kurulan tezgahtan söz edecek değilim. Bu sefer anlatacaklarım Rusya Lideri Vladimir Putin'in marifetleri.
Bir süredir Çeçen Lider Ramazan Kadirov'un Putin'le ters düşmeye başladığı, Kadirov'un Ukrayna'da Rus paralı askerler örgütü Wagner'le birlikte Ukrayna ordusuna karşı çarpışan generallerinin Wagner'in komutanı Prigojin'le sürtüştükleri haberleri geliyordu. Oysa Kadirov Prigojin komutasındaki Wagner'e hayranlık duyduğunu, "siyasi kariyerini" sonlandırdığında Wagner benzeri bir paralı askerler birliği kurmayı hayal ettiğini verdiği bir demeçte açıklamıştı. Bütün bunlar olurken ilginç bir haber patladı. Ramazan Kadirov zehirlenmişti.Kadirov'un nasıl zehirlendiği bilinmemekle birlikte Ukrayna'da çarpışan komutanlarından bir kaçı da gönderilen bir zehirli mektupla temas ettikleri için zehirlenip hastaneye kaldırılmışlardı.
Fransız basınında çıkan haberi okuyalım:
"Çeçen Lider Ramazan Kadirov zehirlenme sonucu böbreklerinden rahatsızlandı. Kadirov'un son fotoğraflarında yüzünün fena halde şiş olduğu dikkat çekiyor. Çeçen gazeteci Azamat Maytanov'un haberleşme ağı Telegram üstünden bildirdiğine göre Kadirov Rus ve Çeçen doktorlara hiç güvenmediği için kendini Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) tanınmış bir nefrolog olan İbrahim El Şahat'a teslim etti. Boujeel d'Abu Dhabi Hastanesi'nin doktoru olan El Şahat Çeçenistan'ın başkenti Grozny'ye giderek Kadirov'u tedavi etti. Zaman zaman da Grozny'ye kontrol için gidiyor. "
Bir başka haber de Kadirov'un komutanlarının zehirli mektupla zehirlenmeleriyle ilgili. Fransız L'Independant gazetesinin haberi de şöyle:
"Ruslarla birlikte Ukrayna Ordusu'na karşı savaşan Çeçen Özel Kuvvetleri Akhmat'ın komutanı ve Kadirov'un sağ kolu Apti Alaudinov zehirli bir mektupla temasa ettiği için zehirlenmiş. Kadirov haberi sosyal haberleşme ağı Telegram üstünden gönderdiği mesajla verdi. Akhmat'ın 8 Şubat'ta bir mektup aldığı, zarfı açınca zehirlendiği belirtiliyor.
Alaudinov'un yakınında bulunan bazı kişiler de mektuptaki zehirden etkilenerek tedavi altına alınmışlar. Kadirov mesajında Alaudinov ve beraberindekilerin sağlık durumlarının iyi olduğunu haber veriyor. Putin'in müttefiki olarak bilinen Kadirov, geniş çaplı bir soruşturma başlatıldığını, bunun bir suikast girişimi olduğu ve faillerin kimliklerinin saptandığını da duyurdu."
Şimdi bir kaç ay öncesine dönelim. ABD'nin medya organlarından Newsweek'te şöyle bir haber yer almıştı:
"Rusya'nın haberalma örgütü FSB Moskova'da patlak verecek olası bir gerilimle baş edebilmek için hazırlık yapıyor. İsminin açıklanmasını istemeyen bir kaynağa göre Putin'le Wagner'in komutanı Yevgeni Prigojin ve Çeçen Lider Kadirov arasında gerilim had safhada yükselmiş.( Yani Prigojin ve Kadirov Putin'e kafa kaldırmışlar.) FSB içindeki yazışmalara göre Kremlin içinde ciddi anlaşmazlıklar var. İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak şunları da ekliyor:'Kadirov ve Prigojin Putin için tehdit olarak görülüyor. Prigojin ve Kadirov artık yolun sonuna geldiklerini ve ayrılmaları gerektiğini biliyorlar. İkisi de savaşmayı bırakıp Ukrayna'yla diyaloga başlama taraftarı olunca Putin'in kendilerini harcayacağının çok iyi farkındalar. Prigojin ve Kadirov'un planı tutarsa hem kontrolü hem de ülkeyi kaybedebiliriz.'"
Bütün bu olanlardan yola çıkarak ben de naçizane görüşlerimi ifade edeyim. İsmet İnönü'nün 1960'lı yıllarda söylediği bir söz vardı: "Büyük devletlerle ilişki ayıyla yatağa girmeye benzer."
Biliyorsunuz, 1980 Moskova Olimpiyatları'nın maskotu ayı Mişa'ydı. Bir dostuma göre Rusya'nın ya da eski Sovyetler Birliği'nin ayılığı Fransızca adının baş harfleri URSS'le ayının Fransızcası ours'un benzerliğinden geliyor. Kim bilir? Ama bilinen o ki tarihten beri "ayı" olarak anılan Rusya'nın bu lakabı sevimli Mişa sayesinde pekişmişti. Mişa'nın çok sevimli görünüşüne sakın aldanmayın. Ayıyla yatağa giren herkes çok ama çok dikkatli olmalı. Sonra başa ne geleceği belli olmaz. Mazallah yani!
Bir süredir Çeçen Lider Ramazan Kadirov'un Putin'le ters düşmeye başladığı, Kadirov'un Ukrayna'da Rus paralı askerler örgütü Wagner'le birlikte Ukrayna ordusuna karşı çarpışan generallerinin Wagner'in komutanı Prigojin'le sürtüştükleri haberleri geliyordu. Oysa Kadirov Prigojin komutasındaki Wagner'e hayranlık duyduğunu, "siyasi kariyerini" sonlandırdığında Wagner benzeri bir paralı askerler birliği kurmayı hayal ettiğini verdiği bir demeçte açıklamıştı. Bütün bunlar olurken ilginç bir haber patladı. Ramazan Kadirov zehirlenmişti.Kadirov'un nasıl zehirlendiği bilinmemekle birlikte Ukrayna'da çarpışan komutanlarından bir kaçı da gönderilen bir zehirli mektupla temas ettikleri için zehirlenip hastaneye kaldırılmışlardı.
Fransız basınında çıkan haberi okuyalım:
"Çeçen Lider Ramazan Kadirov zehirlenme sonucu böbreklerinden rahatsızlandı. Kadirov'un son fotoğraflarında yüzünün fena halde şiş olduğu dikkat çekiyor. Çeçen gazeteci Azamat Maytanov'un haberleşme ağı Telegram üstünden bildirdiğine göre Kadirov Rus ve Çeçen doktorlara hiç güvenmediği için kendini Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) tanınmış bir nefrolog olan İbrahim El Şahat'a teslim etti. Boujeel d'Abu Dhabi Hastanesi'nin doktoru olan El Şahat Çeçenistan'ın başkenti Grozny'ye giderek Kadirov'u tedavi etti. Zaman zaman da Grozny'ye kontrol için gidiyor. "
Bir başka haber de Kadirov'un komutanlarının zehirli mektupla zehirlenmeleriyle ilgili. Fransız L'Independant gazetesinin haberi de şöyle:
"Ruslarla birlikte Ukrayna Ordusu'na karşı savaşan Çeçen Özel Kuvvetleri Akhmat'ın komutanı ve Kadirov'un sağ kolu Apti Alaudinov zehirli bir mektupla temasa ettiği için zehirlenmiş. Kadirov haberi sosyal haberleşme ağı Telegram üstünden gönderdiği mesajla verdi. Akhmat'ın 8 Şubat'ta bir mektup aldığı, zarfı açınca zehirlendiği belirtiliyor.
Alaudinov'un yakınında bulunan bazı kişiler de mektuptaki zehirden etkilenerek tedavi altına alınmışlar. Kadirov mesajında Alaudinov ve beraberindekilerin sağlık durumlarının iyi olduğunu haber veriyor. Putin'in müttefiki olarak bilinen Kadirov, geniş çaplı bir soruşturma başlatıldığını, bunun bir suikast girişimi olduğu ve faillerin kimliklerinin saptandığını da duyurdu."
Şimdi bir kaç ay öncesine dönelim. ABD'nin medya organlarından Newsweek'te şöyle bir haber yer almıştı:
"Rusya'nın haberalma örgütü FSB Moskova'da patlak verecek olası bir gerilimle baş edebilmek için hazırlık yapıyor. İsminin açıklanmasını istemeyen bir kaynağa göre Putin'le Wagner'in komutanı Yevgeni Prigojin ve Çeçen Lider Kadirov arasında gerilim had safhada yükselmiş.( Yani Prigojin ve Kadirov Putin'e kafa kaldırmışlar.) FSB içindeki yazışmalara göre Kremlin içinde ciddi anlaşmazlıklar var. İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak şunları da ekliyor:'Kadirov ve Prigojin Putin için tehdit olarak görülüyor. Prigojin ve Kadirov artık yolun sonuna geldiklerini ve ayrılmaları gerektiğini biliyorlar. İkisi de savaşmayı bırakıp Ukrayna'yla diyaloga başlama taraftarı olunca Putin'in kendilerini harcayacağının çok iyi farkındalar. Prigojin ve Kadirov'un planı tutarsa hem kontrolü hem de ülkeyi kaybedebiliriz.'"
Bütün bu olanlardan yola çıkarak ben de naçizane görüşlerimi ifade edeyim. İsmet İnönü'nün 1960'lı yıllarda söylediği bir söz vardı: "Büyük devletlerle ilişki ayıyla yatağa girmeye benzer."
Biliyorsunuz, 1980 Moskova Olimpiyatları'nın maskotu ayı Mişa'ydı. Bir dostuma göre Rusya'nın ya da eski Sovyetler Birliği'nin ayılığı Fransızca adının baş harfleri URSS'le ayının Fransızcası ours'un benzerliğinden geliyor. Kim bilir? Ama bilinen o ki tarihten beri "ayı" olarak anılan Rusya'nın bu lakabı sevimli Mişa sayesinde pekişmişti. Mişa'nın çok sevimli görünüşüne sakın aldanmayın. Ayıyla yatağa giren herkes çok ama çok dikkatli olmalı. Sonra başa ne geleceği belli olmaz. Mazallah yani!