Şu meşhur berber fıkrasını anlatmanın tam zamanıdır. Hani, adamın biri berbere gitmiş ve başlamış saçlarını övmeye...
Berber yılların berberi, tecrübeli... Başlamış makinayla müşterinin saçını kesmeye... Ve eklemiş, `` Sabırlı ol, birazdan göreceksin, saçların ak mı karamı...``.
Biz yurttaşlar da sabrettik ve gördük. Kimin saçı ak kimin ki kara...
Bütün partilere tavsiye olunur: Lütfen önlerine dökülen saçlarına baksınlar ve düşünsünler...
***
Bir Seçim Analizi
-14 Mayıs 2023 Seçimleri-
Baştan belirteyim, öyle bilimsellik numarasına yatan, yabancı kelimelerle harmanlanmış, birkaç grafikle süslenmiş popülist bir seçim analizi yapmayacağım. Sesli düşünerek, gerçekçi bir seçim analizi yapacağım.
***
Bu son seçimler Türkiye`nin kader seçimleri idi. Türkiye`nin yönü ve yeri belirlenecekti. Belirlendi. Halk belirledi. Halk belirledi de, politik partiler ne yaptı? Biz ne yaptık? Sormamız gerekmez mi?
***
Şurası çok açık. Halk değişiklik istiyor. İstemesine istiyor da, kimi kimin yerine ya da kimi kimin yanına koyacağına karar veremiyor. Bir partiye yöneliyor, partinin genel başkanına güveniyor, fakat kadrolarına güvenmiyor... Başka bir partiye yöneliyor, genel başkanına oy verecek, fakat partinin doğru dürüst konsepti yok ya da kadrolar güven vermiyor... Bu böyle devam edip gidiyor. Sonunda istikrara oy veriyor halk. (Ne demekse bu?..)
***
.png)
Açık olan bir diğer nokta ise son seçimlerin çok kaybedeni var. AKP kaybetti oyları azaldı... Sayın Recep Tayyip ERDOÐAN kaybetti, oyları azaldı. Yeşil Sol Parti yani HDP kaybetti, oyları azaldı... İYİ Parti kaybetti, oyları azaldı... CHP yerinde saydı. TİP yerinde saydı. Seçimin kazananı Dr. Sinan OÐAN, MHP ve CHP listesinden bedavadan milletvekillikleri kazanan DEVA ve Gelecek partileri ile Demokrat Parti oldular... CHP`nin 28. Dönem Milletvekili Seçimleri`ndeki oyları gene %25 civarında. Peki yukardaki üç partinin oyları nerede? Demek ki pek fazla oyları yokmuş... Aynı nokta Cumhurbaşkanlığı Seçimleri`nde de söz konusu. Kısacası bu üç partinin toplumda pek karşılığı yok gibi... Sayın Kemal KILIÇDAROÐLU`nun aldığı yaklaşık %45 oyun dökümü şöyle bence: CHP %25 + İYİ Parti%10 + HDT %10 gibi... Bu son iki partinin seçmeninin tamamının Sayın KILIÇDAROÐLU`na oy verdiği bile tartışmalı. Çünkü, Sayın KILIÇDAROÐLU`nun aldığı oyların içinde sol kesimden (TİP, TKP gibi) ve Memleket Partisi taraftarlarından verilen oylar da var...
.png)
Görünen o ki seçimlerin kazananı MHP ve Sinan OÐAN. Eğer oy sayımında büyük hileler yapılmadıysa... Bu konuda kafam berrak değil. Çünkü burası Türkiye... Ve de diğer kazananlar DEVA, Gelecek ve Demokrat Parti. Körün istediği bir göz Allah verdi iki göz... Hem de bedavadan.
Bu seçimlerin en büyük kaybedeni ise hokkabazlık yapan anket firmaları... Bir ikisi hariç hemen hemen hepsi kaybetti, yani yanıldı... Buna her konuyu bilen tüccar gazetecilerin çoğu da dahil... Ya şu her akşam televizyonlarda ahkam kesen profesörlere ne demeli?.. Birkaç sosyal bilimci ve politik bilimci hocamızı tenzih ederim... Yazık, çok yazık bunlara verilen paralara.
***
Bir noktayı dile getirmem gerekiyor. Seçim sonuçları bana göre şaibeli. Henüz ispat edilemiyor. Ama, çok somut örnekler de var. Örneğin Mardin Nusaybin`de Yeşil Sol Parti`ye ``0`` (Sıfır) oy çıkıyor ve MHP`ne ise 225 oy. Bu mümkün değil. Burada bir oy hırsızlığı söz konusu, eğer bu durum doğruysa. Basında bunun gibi yüzlerce örnek var. Bunların hepsinin kontrol edilerek elden geçirilmesi ve oyların yeniden sayılması gerekir.
***
Seçimlerden sonra sosyal medyayı epeyce taradım ve üzüldüm... Bazı klavye kahramanlarına da kızdım. Özellikle de beyaz yakalılara... Kızmamak elde değil. Adam/Kadın oturmuş esip gürlüyor halka... Depremzedeler de payını alıyor bundan... Bizimdi verip veriştiriyor... Halk cahilmiş... Bunlara oy hakkı verilmemeliymiş... Onun oyuyla dağdaki çobanın oyu birmiymiş... Bilseymiş depremzedelere yardım etmezmiş... Türkiye`nin yarısı depremde yok olsa para göndermezmiş bir daha Almanya`dan vb. vb.
Hadi ordan, hadi ordan cahil!...
Behey cahil, sen halka ne verdin ki ne bekliyorsun? Sen öyle lise diplomana bakarak cahil olmadığını sanma. Sen öyle üçüncü sınıf üniversite diplomana güvenerek cahil olmadığını iddia etme... Her üniversite mezunu akademiker değildir. Hele entellektüel hiç değildir. Bu kategoriler çok başka şeyler... Öyle diplomayla falan olunmuyor...
Sen yıllarca sanayileşmenin ve eğitimin baltalanmasına ses çıkarma, sen gelir dağılımı eşitsizliklerine tepkisiz kal, sen yıllarca tüketim toplumunun rüzgarında savrul, sen yıllarca doğa ve çevre sorunlarıyla hiç ilgilenme, sen yıllarca gemisini kurtaran kaptan mantığıyla işlerini alavere dalevereyle yürüt; ondan sonra da kalk halka laf et, depremzedelere ahkam kes... Sen yardım ederken, senin partine oy versin diye yardım ettiysen yazıklar olsun sana... Al yardımını başına çal.
***
.png)
Bütün bunlara rağmen seçimlerin eşitsiz koşullarda yapıldığı sebebiyle Sayın Kemal KILIÇDAROÐLU`nun gösterdiği uzlaşmacı tavrı, kapsayıcı ve kucaklayıcı politikaları ve de kişisel performansı görmemezlikten gelemeyiz.
T.C. Devleti tarihinde 6 partiyi bir araya getirmek ve bir o kadar da partinin desteğini almak taktir edilecek bir durum...
.png)
***
Seçimler ikinci tura kaldı. Herkes kendi görüşü doğrultusunda çalışıyor. Demokratlara düşen görev çalışmak değil, çok çalışmak, karınca gibi çalışmak, gece gündüz çalışmak...
Aksi taktirde Türkiye bir beş yıl daha kaybeder... Gençler geleceğini Türkiye`de değil yurt dışında aramaya devam eder...
Her halkını ve ülkesini seven yurttaşın görevi sandığa gidip oyunu kullanmaktır.
Seçimlerin sakin bir ortamda geçmesi ve seçim sonuçlarının demokratik bir Türkiye`nin başlangıcı olması arzumuzdur.
Herkese kolay gelsin.
Berber yılların berberi, tecrübeli... Başlamış makinayla müşterinin saçını kesmeye... Ve eklemiş, `` Sabırlı ol, birazdan göreceksin, saçların ak mı karamı...``.
Biz yurttaşlar da sabrettik ve gördük. Kimin saçı ak kimin ki kara...
Bütün partilere tavsiye olunur: Lütfen önlerine dökülen saçlarına baksınlar ve düşünsünler...
***
Bir Seçim Analizi
-14 Mayıs 2023 Seçimleri-
Baştan belirteyim, öyle bilimsellik numarasına yatan, yabancı kelimelerle harmanlanmış, birkaç grafikle süslenmiş popülist bir seçim analizi yapmayacağım. Sesli düşünerek, gerçekçi bir seçim analizi yapacağım.
***
Bu son seçimler Türkiye`nin kader seçimleri idi. Türkiye`nin yönü ve yeri belirlenecekti. Belirlendi. Halk belirledi. Halk belirledi de, politik partiler ne yaptı? Biz ne yaptık? Sormamız gerekmez mi?
***
Şurası çok açık. Halk değişiklik istiyor. İstemesine istiyor da, kimi kimin yerine ya da kimi kimin yanına koyacağına karar veremiyor. Bir partiye yöneliyor, partinin genel başkanına güveniyor, fakat kadrolarına güvenmiyor... Başka bir partiye yöneliyor, genel başkanına oy verecek, fakat partinin doğru dürüst konsepti yok ya da kadrolar güven vermiyor... Bu böyle devam edip gidiyor. Sonunda istikrara oy veriyor halk. (Ne demekse bu?..)
***
Açık olan bir diğer nokta ise son seçimlerin çok kaybedeni var. AKP kaybetti oyları azaldı... Sayın Recep Tayyip ERDOÐAN kaybetti, oyları azaldı. Yeşil Sol Parti yani HDP kaybetti, oyları azaldı... İYİ Parti kaybetti, oyları azaldı... CHP yerinde saydı. TİP yerinde saydı. Seçimin kazananı Dr. Sinan OÐAN, MHP ve CHP listesinden bedavadan milletvekillikleri kazanan DEVA ve Gelecek partileri ile Demokrat Parti oldular... CHP`nin 28. Dönem Milletvekili Seçimleri`ndeki oyları gene %25 civarında. Peki yukardaki üç partinin oyları nerede? Demek ki pek fazla oyları yokmuş... Aynı nokta Cumhurbaşkanlığı Seçimleri`nde de söz konusu. Kısacası bu üç partinin toplumda pek karşılığı yok gibi... Sayın Kemal KILIÇDAROÐLU`nun aldığı yaklaşık %45 oyun dökümü şöyle bence: CHP %25 + İYİ Parti%10 + HDT %10 gibi... Bu son iki partinin seçmeninin tamamının Sayın KILIÇDAROÐLU`na oy verdiği bile tartışmalı. Çünkü, Sayın KILIÇDAROÐLU`nun aldığı oyların içinde sol kesimden (TİP, TKP gibi) ve Memleket Partisi taraftarlarından verilen oylar da var...
Görünen o ki seçimlerin kazananı MHP ve Sinan OÐAN. Eğer oy sayımında büyük hileler yapılmadıysa... Bu konuda kafam berrak değil. Çünkü burası Türkiye... Ve de diğer kazananlar DEVA, Gelecek ve Demokrat Parti. Körün istediği bir göz Allah verdi iki göz... Hem de bedavadan.
Bu seçimlerin en büyük kaybedeni ise hokkabazlık yapan anket firmaları... Bir ikisi hariç hemen hemen hepsi kaybetti, yani yanıldı... Buna her konuyu bilen tüccar gazetecilerin çoğu da dahil... Ya şu her akşam televizyonlarda ahkam kesen profesörlere ne demeli?.. Birkaç sosyal bilimci ve politik bilimci hocamızı tenzih ederim... Yazık, çok yazık bunlara verilen paralara.
***
Bir noktayı dile getirmem gerekiyor. Seçim sonuçları bana göre şaibeli. Henüz ispat edilemiyor. Ama, çok somut örnekler de var. Örneğin Mardin Nusaybin`de Yeşil Sol Parti`ye ``0`` (Sıfır) oy çıkıyor ve MHP`ne ise 225 oy. Bu mümkün değil. Burada bir oy hırsızlığı söz konusu, eğer bu durum doğruysa. Basında bunun gibi yüzlerce örnek var. Bunların hepsinin kontrol edilerek elden geçirilmesi ve oyların yeniden sayılması gerekir.
***
Seçimlerden sonra sosyal medyayı epeyce taradım ve üzüldüm... Bazı klavye kahramanlarına da kızdım. Özellikle de beyaz yakalılara... Kızmamak elde değil. Adam/Kadın oturmuş esip gürlüyor halka... Depremzedeler de payını alıyor bundan... Bizimdi verip veriştiriyor... Halk cahilmiş... Bunlara oy hakkı verilmemeliymiş... Onun oyuyla dağdaki çobanın oyu birmiymiş... Bilseymiş depremzedelere yardım etmezmiş... Türkiye`nin yarısı depremde yok olsa para göndermezmiş bir daha Almanya`dan vb. vb.
Hadi ordan, hadi ordan cahil!...
Behey cahil, sen halka ne verdin ki ne bekliyorsun? Sen öyle lise diplomana bakarak cahil olmadığını sanma. Sen öyle üçüncü sınıf üniversite diplomana güvenerek cahil olmadığını iddia etme... Her üniversite mezunu akademiker değildir. Hele entellektüel hiç değildir. Bu kategoriler çok başka şeyler... Öyle diplomayla falan olunmuyor...
Sen yıllarca sanayileşmenin ve eğitimin baltalanmasına ses çıkarma, sen gelir dağılımı eşitsizliklerine tepkisiz kal, sen yıllarca tüketim toplumunun rüzgarında savrul, sen yıllarca doğa ve çevre sorunlarıyla hiç ilgilenme, sen yıllarca gemisini kurtaran kaptan mantığıyla işlerini alavere dalevereyle yürüt; ondan sonra da kalk halka laf et, depremzedelere ahkam kes... Sen yardım ederken, senin partine oy versin diye yardım ettiysen yazıklar olsun sana... Al yardımını başına çal.
***
Bütün bunlara rağmen seçimlerin eşitsiz koşullarda yapıldığı sebebiyle Sayın Kemal KILIÇDAROÐLU`nun gösterdiği uzlaşmacı tavrı, kapsayıcı ve kucaklayıcı politikaları ve de kişisel performansı görmemezlikten gelemeyiz.
T.C. Devleti tarihinde 6 partiyi bir araya getirmek ve bir o kadar da partinin desteğini almak taktir edilecek bir durum...
***
Seçimler ikinci tura kaldı. Herkes kendi görüşü doğrultusunda çalışıyor. Demokratlara düşen görev çalışmak değil, çok çalışmak, karınca gibi çalışmak, gece gündüz çalışmak...
Aksi taktirde Türkiye bir beş yıl daha kaybeder... Gençler geleceğini Türkiye`de değil yurt dışında aramaya devam eder...
Her halkını ve ülkesini seven yurttaşın görevi sandığa gidip oyunu kullanmaktır.
Seçimlerin sakin bir ortamda geçmesi ve seçim sonuçlarının demokratik bir Türkiye`nin başlangıcı olması arzumuzdur.
Herkese kolay gelsin.
