Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN) tarafından 31 yıldır düzenlenen Peryön İnsan Yönetimi Kongresi, bu yıl 4-5 Ekim tarihlerinde gerçekleştirildi. Dünyaca ünlü dil öğrenme çözümleri şirketi Pearson’ın da katılımcıları arasında olduğu etkinlikte, iş dünyasının değişen doğasına ve "beceri kazandırma" kavramına vurgu yapılarak işe alım ve işgücü motivasyonunda yabancı dilin önemine değinildi.
Türkiye'deki insan kaynakları ve insan ve kültür profesyonellerini 31 yıldır bir araya getiren ve Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN) tarafından düzenlenen Peryön İnsan Yönetimi Kongresi, bu yıl 4-5 Ekim tarihlerinde gerçekleştirildi. Sektörün önde gelen buluşmaları arasında sayılan etkinlikte, dil yayıncılığı alanında dünya devlerinden biri olan Pearson da kurumsal dil öğrenme çözümleriyle yer aldı.
Etkinliğe katılan Pearson yetkilileri, iş dünyasının değişen doğasında çalışan beklentilerine, işveren sorumluluklarına ve Türkiye’deki çalışanlar için İngilizce öğrenmenin önemine değindi. “İngilizce, Türkiye’deki çalışanlar için bir fırsat dili” Küreselleşmenin etkisiyle İngilizcenin dünyanın ortak dili haline geldiğine vurgu yapan, Türkiye'nin de bu küreselleşen dünyada sahip olduğu kaynaklar ve stratejik konumuyla ilk 20 ekonomi arasındaki konumunu sağlamlaştırdığına dikkat çeken Pearson Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye Kurumsal Direktörü Ali Elsabban, araştırma ve danışmanlık şirketi PwC Türkiye'nin Umutlar ve Korkular raporuna atıfta bulundu. Türkiye'de 10 çalışandan yaklaşık 9'unun, gelecekte de çalışmaya devam edebilmek için mevcut becerilerini geliştirmeye, yeni beceriler kazanmaya, hatta tamamen yeniden eğitim almaya hazır olduğunu vurgulayan Ali Elsabban: “Küresel işgücünde bu oran yüzde 77 iken Türkiye’de yüzde 89 olarak kaydediliyor. Çalışanların küreselleşmiş iş ortamında daha rahat hareket edebilmesine olanak tanıyan İngilizce öğrenimi de bu gelişim planlarının bir parçası. Türkiye’deki çalışanlar, İngilizce öğrenerek uluslararası müşterilerle daha sorunsuz iletişim sağlayabileceklerini, şirketlerine daha fazla katma değer kazandırabileceklerini biliyor. Çalışanlar, İngilizcenin bir fırsat dili olduğunun farkında. İşverenler için burada önemli bir fırsat var. Şirketler, beceri geliştirme programlarını devreye alarak ve bu programlara İngilizceyi dahil ederek, şirketlerinin küresel düzeyde rekabet etmesine katkıda bulunacak yüksek performanslı ve kararlı bir insan kaynağı yaratabilir. dedi. İş arayanlar için en önemli 5 konudan üçünün kişisel ve mesleki gelişim odağında olduğunu vurgulayan Ali Elsabban, “Reskilling ve upskilling gibi kavramların hızla değişen iş ortamında daha çok konuşulduğu bu dönemde Pearson olarak işverenlere kurumsal dil öğrenme araçları sunuyoruz. Hem yetenek kazandırma liderlerine, hem işverenlere hem de çalışanlara temas eden ürünlerimizle Türkiye’deki şirketlerin verimliliğini ve küresel çapta rekabet edebilirliğini artırıyoruz” dedi. Küresel dil öğrenme pazarı 2030’da 115,6 milyar dolar büyüklüğe ulaşacak Pazar araştırmalarının küresel dil öğrenme pazarının 2030’a kadar yıllık yüzde 9,3 bileşik büyümeyle 2030’a kadar 115,6 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağını hatırlatan Pearson MENAT Pazarlama Direktörü Işıl Berkan ise, “Pazar büyümesinin istikrarlı bir biçimde sürdüğü, 10 şirketten 9'unun personeli şirketlerinde tutmak konusunda endişeli olduğu ve çalışan beklentilerinin arttığı bir dönemde PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi, bu yıl da hem sektör paydaşları hem de Pearson için oldukça önemli bir platform oldu. Dünya çapında 20 bini aşkın çalışanıyla faaliyet gösteren Pearson olarak, bu köklü etkinlik sayesinde Türkiye iş dünyasının önde gelenleriyle bağlantı kurabilme şansı yakaladık. Bugünün hızla gelişen rekabetçi küresel pazarında giderek önem kazanan bir konu olan, nitelikli çalışanların işe alınmasına, geliştirilmesine ve elde tutulmasına yardımcı olmak için geliştirdiğimiz çözümlerin, işletmelerin öğrenme ve gelişim programlarıyla nasıl entegre edilebileceğine ilişkin yönlendirmelerini paylaştık. Sunum ve konuşmalarımızda, kurumsal ortamda sürekli öğrenmenin ve becerilerin geliştirilmesinin kritikliğini vurgulama fırsatı bulduk” diye konuştu. Uygun olmayan adayların işe alımı, şirketlere o çalışanın yıllık kazancının yüzde 30’una mâl oluyor Kariyer platformu LinkedIn tarafından hazırlanan Workplace Learning raporunda çalışanların yüzde 94'ünün, mesleki gelişimlerini destekleyen işverenlere bağlılık duyduğunun görüldüğünü belirten Işıl Berkan "Uygun olmayan adayların işe alımı, şirketlere o çalışanın yıllık tahmini kazancının yüzde 30’una mâl oluyor. Şirketler, hem işe alım hem de öğrenme ve gelişim süreçlerinde İngilizce yeterliliğini önceliklendirdiğinde, şirket içi işbirliğinin, iletişimin ve kapsayıcılığın geliştirilmesine de zemin hazırlayabilir. Daha geniş, küresel yetenek havuzları bugünün şirketlerinin stratejik hedeflerini gerçekleştirerek başarıya ulaşması için oldukça kritik. Pearson olarak PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi’nde de tanıttığımız, şirketler için özel olarak geliştirdiğimiz dil öğrenme çözümleri, tüm bu aşamalara temas etmeyi başarıyor” diye konuştu. Pearson’ın çözümleri hakkında da bilgi veren Kerim Avşar, sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı: “MondlyWorks adını verdiğimiz çözümümüz çalışanların dil becerilerini artırmalarına yardımcı olan bir derinlemesine öğrenme aracı olarak konumlanıyor. Versant ise şirketlerin doğru dil becerilerine sahip adayları belirlemesine destek olarak şirketlere nitelikli çalışanlara ulaşma konusunda rekabet avantajı sağlıyor. Dil yayıncılığı ve eğitim alanında bir dünya markası olan Pearson, bu çözümleri ile doğru yeteneklerin işe alımı, çalışan motivasyonu ve beceri gelişimi konularında işletmelere kapsamlı çözümler sunabiliyor.”
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.