Akşam yazarı Alen Markaryan'ın köşe yazısı
Galatasaray'ı yendik diye midir (!) bilmiyorum ama (!), o maç için verilen ceza harbi komedi (!)... 32 blok ceza vermişler... Bütün stat neredeyse! Biz bu 32 blok cezaya, 32 dişimizle gülüyor, ve Antalya'dan devam ediyoruz...Şiddetli yağmur, kopan fırtına, rötar yapan uçak... Hepsi maç gününe denk geldi iyi mi! İyi tarafından bakalım biz en iyisi mevzuya... Yağmur bereket demek, bereketli olsun... Omar Colley yok, yerine Welinton geçmiş... Maxim ilk 11'de ve maçı aldığında tepeyle farkı ikiye indirecek arkadaşlarda söz...İlk dakikalarda sahamızdan çıkamama gibi bir hastalığa yakalanmışız da haberimiz yok bizim! Diyor ya şarkıda "Hep sonradan gelir aklım başıma" diye... İlk çıkışımız 4'te... Frikik yakaladık, yayda. Topun başına ilk defa olması gerekenler geçti... Maxim, Masuaku. Her şey regolalı hale gelmiş, bu güzel... Sonra 15'e geldik, ses seda yok. Hani eski Bab-ı Ali'de "Orta saha mücadelesi şeklinde geçen maç" derler ya, öyle... 20'ye geldik hala hareket yok... Öne doğru çıkışımız yavaş, çoğalma modumuz düşük. Sazı eline alması gerekenler, hala yok ortada! Redmond'dan bir Fener maçı driplingi bekliyoruz ama!!!Biz Redmond'u ararken sahada golü yedik: 1-0. Ceza sahasına yapılan bir faul atışında hem de... Herkes adamını paylaşmışken!!! Vallahi hayret, billahi hayret ya!!!Orta saha yediği baskıya baskıyla cevap veremediği sürece gol atamayız.. Çok koşan, çabuk düşünen oyuna dönmeliyiz. İkinci yarının başında iki faul atışı kullandık, tam 4 dakika!!! Biraz kıpırdama var, Aboubakar ilk defa gol pozisyonuna girdi diyordum ki o topun devamındaki korner atışı, aynı isimli oyuncunun romanından, pardon kafasından seyirciyle buluşuyordu!!! 1-1. Bu arada Gedson'un sezon boyunca yediği tekmeleri video haline getirsek, İnsan Hakları Mahkemesi harekete geçer!!! Golden hemen sonra Abou topu öyle bir ezdi ki, 5 dakikada Beşiktaş oluyordu vallahi... 72'de Mete Kalkavan Efendi'nin çalmadığı, VAR'a bile gitmeye tenezzül etmediği penaltı pozisyonu var.İşte Beşiktaş'ın hakkı böyle ince ince doğranarak yeniyor senelerdir, adı terbiyesizlik bunun... Bir dakika evvel orta sahada Abou'ya verdiği faulle, vermediği penaltıyı karşılaştırsın eve gidince!!! Devamında kırmızıyı vermedi, yüzde yüz... VAR çağırdı, lütfen döndü kırmızıya... O frikik karambol yarattı, o karambol karamba karambita!!! Söyleyin Cenk'e ilk gördüğüm yerde öpeceğim kardeşimi... 1-2. "Sonradan aklım başıma gelir, sonradan" diye şarkıdan bahsetmiştim ya, üçüncü gol, bu şarkının terennümlerinde geldi. Tayfur güzel aktı, kendi vurabilirdi vurmadı, Abou'ya bıraktı, o da jeneriklik bir gol atıp pazar ve pazartesi akşamları herkesi duaya çağırdı.Alen MARKARYAN / Akşam
Galatasaray'ı yendik diye midir (!) bilmiyorum ama (!), o maç için verilen ceza harbi komedi (!)... 32 blok ceza vermişler... Bütün stat neredeyse! Biz bu 32 blok cezaya, 32 dişimizle gülüyor, ve Antalya'dan devam ediyoruz...Şiddetli yağmur, kopan fırtına, rötar yapan uçak... Hepsi maç gününe denk geldi iyi mi! İyi tarafından bakalım biz en iyisi mevzuya... Yağmur bereket demek, bereketli olsun... Omar Colley yok, yerine Welinton geçmiş... Maxim ilk 11'de ve maçı aldığında tepeyle farkı ikiye indirecek arkadaşlarda söz...İlk dakikalarda sahamızdan çıkamama gibi bir hastalığa yakalanmışız da haberimiz yok bizim! Diyor ya şarkıda "Hep sonradan gelir aklım başıma" diye... İlk çıkışımız 4'te... Frikik yakaladık, yayda. Topun başına ilk defa olması gerekenler geçti... Maxim, Masuaku. Her şey regolalı hale gelmiş, bu güzel... Sonra 15'e geldik, ses seda yok. Hani eski Bab-ı Ali'de "Orta saha mücadelesi şeklinde geçen maç" derler ya, öyle... 20'ye geldik hala hareket yok... Öne doğru çıkışımız yavaş, çoğalma modumuz düşük. Sazı eline alması gerekenler, hala yok ortada! Redmond'dan bir Fener maçı driplingi bekliyoruz ama!!!Biz Redmond'u ararken sahada golü yedik: 1-0. Ceza sahasına yapılan bir faul atışında hem de... Herkes adamını paylaşmışken!!! Vallahi hayret, billahi hayret ya!!!Orta saha yediği baskıya baskıyla cevap veremediği sürece gol atamayız.. Çok koşan, çabuk düşünen oyuna dönmeliyiz. İkinci yarının başında iki faul atışı kullandık, tam 4 dakika!!! Biraz kıpırdama var, Aboubakar ilk defa gol pozisyonuna girdi diyordum ki o topun devamındaki korner atışı, aynı isimli oyuncunun romanından, pardon kafasından seyirciyle buluşuyordu!!! 1-1. Bu arada Gedson'un sezon boyunca yediği tekmeleri video haline getirsek, İnsan Hakları Mahkemesi harekete geçer!!! Golden hemen sonra Abou topu öyle bir ezdi ki, 5 dakikada Beşiktaş oluyordu vallahi... 72'de Mete Kalkavan Efendi'nin çalmadığı, VAR'a bile gitmeye tenezzül etmediği penaltı pozisyonu var.İşte Beşiktaş'ın hakkı böyle ince ince doğranarak yeniyor senelerdir, adı terbiyesizlik bunun... Bir dakika evvel orta sahada Abou'ya verdiği faulle, vermediği penaltıyı karşılaştırsın eve gidince!!! Devamında kırmızıyı vermedi, yüzde yüz... VAR çağırdı, lütfen döndü kırmızıya... O frikik karambol yarattı, o karambol karamba karambita!!! Söyleyin Cenk'e ilk gördüğüm yerde öpeceğim kardeşimi... 1-2. "Sonradan aklım başıma gelir, sonradan" diye şarkıdan bahsetmiştim ya, üçüncü gol, bu şarkının terennümlerinde geldi. Tayfur güzel aktı, kendi vurabilirdi vurmadı, Abou'ya bıraktı, o da jeneriklik bir gol atıp pazar ve pazartesi akşamları herkesi duaya çağırdı.Alen MARKARYAN / Akşam