Vay Canına
Forum Üyesi
Osmanlı'da İlmin Köşetaşları
Takîyüddin ibni Mâruf
16. Yüzyılın Dâhi Astronom ve Matematikçisi
Bakasın Takiyüddin Efendi, Şevketlü hünkarımız Murad Hân’ın fermânıdır. Tophane sırtları emrine verilmiştir. Orada bir rasathane ( gözlem evi ) kurup yıldızları gözleyesin. Kaç bin akçe lüzum ediyorsa esirgenmeyecek, Devlet-i Âliyye bütün taleplerini yerine getirecektir. Vezir-i Âzâm Sokullu Mehmed Paşa dahi sana duadadır. Göreyim seni, Osmanlı’nın namını bu sahada dahi bütün cihana yayasın.
* * *
Takvimler miladi 1575 yılını gösteriyordu. Hoca Sadeddin Efendi’nin bu müjdesinden sonra, Tophane sırtlarında, 16. yüzyılın en muhteşem gözlemevi inşa edildi. Ardından asrının en büyük astronom ve matematikçisi Takîyüddin, yeryüzünün en mükemmel gözlem araçlarının yapımına başladı.
İbni Mâruf, herhangi bir düzlemde iki yıldız arasındaki açıyı ölçmeye yarayan ve pratik astronomi alanının en önemli buluşlardan biri kabul edilen “ müşebbehe bi’il monatik “i (sekstant’ı) ve güneşin ekinoks noktalarına geldiğini bildiren “ zât el evtâr “ adını verdiği cihazı icat etti. Cihazlar üzerinde daha dakik bölümlemelerde bulunabilmek için aletlerini büyük çaplı kurdu. Yıldızların meridyen geçişlerini gözlemekte kullanılan duvar kadranını 6 metre çapında yaparak, meridyene paralel bir duvarın üzerine yerleştirdi. Astronomi tarihçileri bu keşifleri 16. yüzyılın en önemli olaylarından kabul ederler.
Gözlemevi kurma gibi, bu çok değerli tarihi teşebbüsle, İslam dünyasında daha önce başlatılan yüksek seviyedeki bilimsel çalışmaların Osmanlı İmparatorluğu’nda da sürdürülmesine imkan sağlandı.
Takîyüddin ibni Mâruf
16. Yüzyılın Dâhi Astronom ve Matematikçisi
Bakasın Takiyüddin Efendi, Şevketlü hünkarımız Murad Hân’ın fermânıdır. Tophane sırtları emrine verilmiştir. Orada bir rasathane ( gözlem evi ) kurup yıldızları gözleyesin. Kaç bin akçe lüzum ediyorsa esirgenmeyecek, Devlet-i Âliyye bütün taleplerini yerine getirecektir. Vezir-i Âzâm Sokullu Mehmed Paşa dahi sana duadadır. Göreyim seni, Osmanlı’nın namını bu sahada dahi bütün cihana yayasın.
* * *
Takvimler miladi 1575 yılını gösteriyordu. Hoca Sadeddin Efendi’nin bu müjdesinden sonra, Tophane sırtlarında, 16. yüzyılın en muhteşem gözlemevi inşa edildi. Ardından asrının en büyük astronom ve matematikçisi Takîyüddin, yeryüzünün en mükemmel gözlem araçlarının yapımına başladı.
İbni Mâruf, herhangi bir düzlemde iki yıldız arasındaki açıyı ölçmeye yarayan ve pratik astronomi alanının en önemli buluşlardan biri kabul edilen “ müşebbehe bi’il monatik “i (sekstant’ı) ve güneşin ekinoks noktalarına geldiğini bildiren “ zât el evtâr “ adını verdiği cihazı icat etti. Cihazlar üzerinde daha dakik bölümlemelerde bulunabilmek için aletlerini büyük çaplı kurdu. Yıldızların meridyen geçişlerini gözlemekte kullanılan duvar kadranını 6 metre çapında yaparak, meridyene paralel bir duvarın üzerine yerleştirdi. Astronomi tarihçileri bu keşifleri 16. yüzyılın en önemli olaylarından kabul ederler.
Gözlemevi kurma gibi, bu çok değerli tarihi teşebbüsle, İslam dünyasında daha önce başlatılan yüksek seviyedeki bilimsel çalışmaların Osmanlı İmparatorluğu’nda da sürdürülmesine imkan sağlandı.