• Vaynet.net, Türkçe içerikli genel forum sitesi ve eğlenceli paylaşım sitesi olarak kullanıcılara keyifli ve etkileşim dolu bir forum deneyimi sunuyor. Forum sitemizde merak ettiğiniz sorulara cevap bulabilir ve bildiğiniz konularda da diğer forum üyelerimize yardımcı olabilirsiniz.

    Foruma katılmak için BURAYA TIKLAYIN

Ölümün Üzerine Yürümek

Vay Canına

Forum Üyesi
Katılım
14 Eki 2024
Mesajlar
361
Puanları
1
Yaş
29
Konum
İzmir
Cinsiyet
Erkek
Dünya hâkimiyetini gaye edinmiş olan Fatih, her adımını buna göre atmaktadır. Bu gayenin tahakkuku için birçok kez ölümle karşı karşıya gelmiş, bilhassa dünya muvazenesinde milletinin sesi ve soluğu olan ordusunun bozgununu görmektense ölmeyi tercih etmiş ve en zor anlarda hep en önde olmuştur.
Bu konuda pek çok misâl olup, bazıları şunlardır...

İstanbul kuşatması esnasında Papa, Bizans'a yardım maksadıyla gemiler göndermişti. Bu gemilerin gelmekte olduğu II. Mehmed'e bildirildiğinde hemen atına atlayıp: "hadem ü haşemle deniz kenarına indi."(1)
Müttefik gemileri yüksek bordalı "göğe" denilen gemilerden, Osmanlılarınki ise kadırgalardan oluştuğundan, gemilerin birbirlerine yanaştıkları sırada yüksek bordalı düşman gemileri, kendilerine yanaşıp çıkmak isteyen Osmanlı askerlerine yağmur gibi ok ve Grejuva ateşiyle mukabele ederek zayiat verdirdiler. Bunun üzerine muvaffak olamayacağını anlayan donanma sahile doğru çekildi.(2)

Türk donanmasının, kendisinin bulunduğu tarafa doğru geldiğini görünce büyük bir teessüre kapılmış, at üstünde bulunduğu halde, denize doğru atılmıştır. Bizans tarihçisi Dukas'ın ifadesiyle: "atı ile beraber yüzerek ve denizi yararak kadırgalara doğru, sesi çıktığı kadar bağırıyor, emirler veriyordu." (3)

Onun bu konudaki azmi, samimiyeti, hedefine ulaşmak için maddi-mânevî herşeyini ortaya koyması sonunda, bin yıllık Bizans İmparatorluğu ve karanlık bir çağ aydınlık yolun ay yüzlüleri önünde eriyip gidiyordu.

Onun destanlaştığı bir savaş meydanı da Belgrad önleriydi. Rumeli topraklarını elde tutabilmek ve kuzeyden gelebilecek tehlikeleri durdurabilmek, aynı zamanda Macaristan'da muvaffakiyetle harekâta girişebilmek için Tuna kıyılarının ve bilhassa Belgrad müstahkem kalesinin elde bulunması iktiza ediyordu.

Fatih 1476'da Belgrad Önlerine geldi. Topçu atışıyla Belgrad surları yer yer yıkılmış, hatta bir kısım kuvvetler şehre girmişti. Belgrad Orta Avrupa'nın kilidi sayıldığı için Papa, şehrin düşmemesi için Macar kralı Hünyadi Yanoş'a yardımcı kuvvetler gönderdi. Osmanlı askerleri şehre girmeye başladığında Yanoş, büyük kuvvetlerle Belgrad'a ulaşmıştı. Osmanlılar her taraftan Macarların hücumuna maruz kalmışlar ve çekilmeğe başlamışlardı. Bu çekilme Macarlara yeniden cesaret verdiğinden Osmanlı askerlerini şehirden karargâha kadar takip ettiler.(4)

Bu kritik durumunda vezirleri Fatih'e, karargâhtan çekilmeyi tavsiye ettiler. Fakat o: "düşmandan yüz döndürmek sıngun (mağlubiyet) nişanıdır." (5) diyerek bu teklifi reddetti. Padişah daha fazla sabredemeyerek coştu, haykırdı ve yanında bulunan Yeniçeri ağasını fena halde hırpaladı; çünkü yeniçeriler meydanda yoktu.(6).

Askerin geri çekildiğini görünce baştanbaşa öfke kesilmiş ve başına çıkan kanın şiddetinden dudakları yarılarak kanamaya başlamıştı.(7). Dudakları, Hoca Saadeddin Efendinin ifadesiyle "şiddet-i hiddet-i gazaptan gonce-i nevşüküfte gibi şikâfete olmuş." (8) yani yeni açılmış bir gonca gibi yarılmış ve çatlamıştı. "Padişah atına suvar olup; Hay yiğitler, niçün durursuz?.." deyip küffarın üzerine yürüdü (9) Sultan Mehmed, kendisini mücadelenin, kavganın içine atmıştı. (10)

Bir düşman eri padişahın üzerine saldırdı. Fakat genç hükümdar onu ve ondan sonra üzerine gelen iki düşmanı öldürmeye muvaffak oldu. İşte bu sırada padişah bacağındanyaralandı. Ancak Fatih'in bu kahramanca hareketi, Osmanlı ordusunun maneviyatı üzerinde pek müessir oldu ve toplanan Osmanlı kuvvetleri ve bir kısım akıncılar şiddetle düşmana saldırdılar. Savaşın tekrar başladığı bu sırada devlet büyükleri, yaralı padişahı bu tehlikeli sahadan "atının dizginine yapışıp" âdeta zorla uzaklaştırdılar. Biraz sonra dağınık Osmanlı ordusu toplanmış ve Macarları ordugâhtan dışarı atarak, kaleye kadar kovalamıştı.(11)

Fatih'in buradaki cesareti, sebatı ve kahramanlığı büyük bir bozgunu önlemiş, hatta düşman kaleye geri çekilirken ağır kayıplar verdirilmiştir.

Fatih'in ölümün üzerine yürüdüğü bir mücadele alanı da Boğdan (Kuzey Romanya) topraklarıdır. Karadeniz hakimiyetinin tamamlanması için Boğdan'ın fethi gerekiyordu.

Fatih'in başında olduğu Osmanlı ordusu sık ormanlarından dolayı Türklerin "Ağaç Denizi" dedikleri Rüzboynu vadisine girince Boğdanlılarla karşı karşıya geldiler. Boğdanlılar bölgeyi siper ve hendekler açarak, ağaç ve arabalardan manialar yaparak tahkim etmişlerdi. Bundan başka atlan önlere dizmişler ve toplarla ordugâhı geçilmez bir hale getirmişlerdi. 26 Temmuz 1476'da iki taraf arasında vukua gelen muharebede Anadolu ve Rumeli tımarlı sipahileri büyük gayret göstermişler, fakat düşmanın siper ve orman içinden açtıkları şiddetli top ateşiyle yeniçeri askerleri yüzü koyun yere yatmışlardı.(12).

Fatih, bunu görünce:

"Ben onlardan daha ziyâde cesaret beklerdim" dedi ve atını iki tarafından mahmuzlayarak düşmanın üzerine atıldı.(13). Fatih'in bu hareketini gören "... gaziler dahi gayret-i islâm'ı muhkem edip, kaviyyü'l-kalb olup, küffarın topuna tüfeğine bakmayıp gulûv (hücum) edip, göz açtırmayıp ceng ettiler." (14)

Padişahın ölümü hiçe sayarak ileri atılması Boğdan'ın hakimiyet altına alınmasıyla neticelenmiştir. Onların çabalan, emekleri ve fedakârlıkları üzerinde yükselen devlet, dünya muvazenesinde yerini almıştı.

"Artık söz onun, devran onundu; atını en karanlık noktalara kadar sürecek; her uğradığı yere gönlünün ilhamlarını boşaltacak; mazlum ve mağdurların ahım dindirecek, sivri süngüsü ve keskin kılıcıyla, bütün zâlim ve müstebitleri zapt ü rabt altına alacak ve dünya devletleri seviyesinde cihan sulh ve muvazenesinin en gür sesi haline gelecekti..." (15)

Çetin Sungur



Kaynaklar:
1) İbn Kemâl, Tevârih-i Âl-i Osman. VII. Defter. Ank.l957,s.56.
2) Uzunçarşılı, Prof. Dr. İ. Hakkı, Osmanlı Tarihi c.l. Ank. 1982, s. 478.
3) Dukas. Bizans Tarihi (Çev. VL. Mirmiroğlu)İst. 1956, s–165.
4) Kritovulos. Târih-i Sultan Mehmed Hân-ı Sini (çev. M. Gökman) İsı. 1967. s. 139.
5) Turun Bey, Târihi Ebü'l-Feth (har.. Dr. A. M. Tulum) 1«. 1977. s. 82.
6) Tansel, Dr. Selâhattin. Osmanlı Kaynaklarına güre Fatih... İsi. 1971, s. 125.
7) Namık Kemal, Evrâk-ı Perişan, (haz. RaifKaradağ), İst. 1001 Temel Eser, s. 132.
8) Hoca Sa'adeddin Efendi, Tac'üt-Tevârih, c. 1. İst. 1280, s. 459
9) Mehmed Nesri. Kitâb-ı Cihan-nüma, c.2, Ank. 1987. s. 723.
10) Babinger, Franz. Mehmed ıhe Conquerar, s. 459. and his time. New Icrsey, 1978, s. 142.
11) Tansel , a.g.e.,s. 127.
12) Uzunçarşılı, c.3, s. 83.
13) Hammer. Ivon. Osmanlı Devleti Tarihi,c.3. Isı. 1984, s. 770.
14) Nesri.a.g.e.,s. 831.
15) Şahin. M. Abdulfettah, Yitirilmiş Cennete Doğru 3, İzmir 1990, s.3.
 

Genel Forum

Türkçe Forum Siteleri

İnternette bilgi paylaşımı ve tartışma ortamı arayanlar için forum siteleri uzun yıllardır popüler bir tercih olmuştur. Her yaştan ve ilgi alanından kullanıcıya hitap eden genel forum siteleri, teknoloji, oyun, kültür ve daha pek çok konuda geniş içerik sunmaktadır. Bu platformlar, katılımcıların hem öğrenme hem de eğlenceli vakit geçirme ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Genel Forum Sitesi

İnternette Türkçe forumlar üzerinden içerik paylaşmak, dil bariyerini ortadan kaldırarak yerel kültüre uygun bir deneyim sunar. Türkçe forum siteleri, kullanıcıların bilgiye kolayca ulaşabileceği, aynı zamanda sosyal ve eğlenceli paylaşımlar yapabileceği platformlar oluşturur. Türkiye'deki internet kullanıcıları için bu forumlar, ilgi çekici konularda derinlemesine sohbetler sunar.

Genel Forum Siteleri

Günlük hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için eğlenceli forumlar, keyifli bir alternatif sunar. Farklı hobilere ve ilgi alanlarına yönelik içeriklerle dolu olan bu forum paylaşım siteleri, kullanıcılarına samimi bir ortamda vakit geçirme fırsatı sunarken, aynı zamanda yeni insanlarla tanışma imkanı da sağlar. Eğlenceli paylaşımlar ve interaktif etkinliklerle dolu olan bu platformlar, hem öğrenmeyi hem de keyifli vakit geçirmeyi bir arada sunar.

İnternette yeni bir topluluk arayan ya da bilgi alışverişi yapmak isteyenler için genel forum siteleri harika bir başlangıç noktasıdır. Geniş bir kullanıcı kitlesine hitap eden Türkçe forumlar, herkesin ilgisini çekecek konularla doludur. Siz de bu platformlara katılarak, kendi ilgi alanlarınıza uygun başlıklarda sohbetlere katılabilir ve katkıda bulunabilirsiniz. 

Not : Lütfen Çekim Paylaşım Forumları için sitemizi kullanmayın.