Wizard
Forum Üyesi
- Katılım
- 13 Eyl 2022
- Mesajlar
- 9,009
- Puanları
- 0
"Unutulmaz devlet adamı, siyasetçi, gazeteci, şair Bülent Ecevit'i yitireli 16 yıl oldu, bıraktığı boşluk hala doldurulamadı." Nursun Erel'in kaleme aldı "TCG Kocatepe neden battı?"
Unutulmaz devlet adamı, siyasetçi, gazeteci, şair Bülent Ecevit'i yitireli 16 yıl oldu, bıraktığı boşluk hala doldurulamadı. Benim için de birçok yönü ile çok değerli bir isimdi Bülent Ecevit, ancak toplumumuzda yerleşik, "ya hep ya hiççi bakış açısı" ile onu değerlendirmek yanlış olur, bu nedenle Ecevit'in odağında yer aldığı bir olaydan, daha doğrusu bir faciadan söz etmek istiyorum bugün.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında "kendi uçaklarımız tarafından vurulan!" TCG Kocatepe Muhribi (*) nasıl oldu da böyle bir facianın kurbanı oldu? Bu sorunun yanıtı hala ortada yok.
Harp Okullarında "ibretlik ders" olarak okutulması gereken, ancak resmi soruşturmaların ardından, "Türk Ordusunda kuvvetler arası ikilik çıkmasın" diye "üstü kapatılan" bu facianın nedenleri net olarak ortaya konulmuş değil.
---Olayın özeti--
Genelkurmay raporlarında bu "olayın özeti" şöyle yer alıyor:
"20 Temuz 1974 tarihinde Kıbrıs Harekatı cereyan ederken, Yunan Deniz Kuvvetlerine mensup 10-11 gemiden müteşekkil bir konvoyun, Rodos Kanalından çıktığı ve Kıbrıs'a seyrettiği raporunun alınmasından sonra gemiler yakinen takip edilmiş ve durum hükümete duyurularak Ada'ya muhtemel ulaşacağı tarih olan 21 Temmuz 1974 günü için taarruz planlaması emredilmiştir.
Hava Kuvvetlerinin taarruzundan sonra bölgeye girerek taarruz icra edecek olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait 3 muhrip, saat 15.00'den itibaren incelemede teferruatı ile arz edilen nedenlerle kendi uçaklarının taarruzuna maruz kalmış ve bu muhriplerden TCG Kocatepe aldığı yara neticesinde kurtarılamayarak batmıştır..."
Unutulmaz devlet adamı, siyasetçi, gazeteci, şair Bülent Ecevit'i yitireli 16 yıl oldu, bıraktığı boşluk hala doldurulamadı. Benim için de birçok yönü ile çok değerli bir isimdi Bülent Ecevit, ancak toplumumuzda yerleşik, "ya hep ya hiççi bakış açısı" ile onu değerlendirmek yanlış olur, bu nedenle Ecevit'in odağında yer aldığı bir olaydan, daha doğrusu bir faciadan söz etmek istiyorum bugün.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında "kendi uçaklarımız tarafından vurulan!" TCG Kocatepe Muhribi (*) nasıl oldu da böyle bir facianın kurbanı oldu? Bu sorunun yanıtı hala ortada yok.
Harp Okullarında "ibretlik ders" olarak okutulması gereken, ancak resmi soruşturmaların ardından, "Türk Ordusunda kuvvetler arası ikilik çıkmasın" diye "üstü kapatılan" bu facianın nedenleri net olarak ortaya konulmuş değil.
---Olayın özeti--
Genelkurmay raporlarında bu "olayın özeti" şöyle yer alıyor:
"20 Temuz 1974 tarihinde Kıbrıs Harekatı cereyan ederken, Yunan Deniz Kuvvetlerine mensup 10-11 gemiden müteşekkil bir konvoyun, Rodos Kanalından çıktığı ve Kıbrıs'a seyrettiği raporunun alınmasından sonra gemiler yakinen takip edilmiş ve durum hükümete duyurularak Ada'ya muhtemel ulaşacağı tarih olan 21 Temmuz 1974 günü için taarruz planlaması emredilmiştir.
Hava Kuvvetlerinin taarruzundan sonra bölgeye girerek taarruz icra edecek olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait 3 muhrip, saat 15.00'den itibaren incelemede teferruatı ile arz edilen nedenlerle kendi uçaklarının taarruzuna maruz kalmış ve bu muhriplerden TCG Kocatepe aldığı yara neticesinde kurtarılamayarak batmıştır..."
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.