• Vaynet.net, Türkçe içerikli genel forum sitesi ve eğlenceli paylaşım sitesi olarak kullanıcılara keyifli ve etkileşim dolu bir forum deneyimi sunuyor. Forum sitemizde merak ettiğiniz sorulara cevap bulabilir ve bildiğiniz konularda da diğer forum üyelerimize yardımcı olabilirsiniz.

    Foruma katılmak için BURAYA TIKLAYIN

Nobel ve "Bizim Kasımpaşalı!"

VeDa

Forum Üyesi
Katılım
14 Eyl 2022
Mesajlar
2,402
Puanları
0
Seçim atmosferine girdik bir kere...



Vaadlerin bini bir para, hem muhalefetten hem Beştepeden! Emekli maaş zamları bir gün açıklanıyor, ertesi gün, Beştepeden "olmaaaz yüzde 5 de benden" haykırışı geliyor. Hani Anadolu'daki kimi düğün törenlerinde "takı merasimi" sırasında çığırtkanın çığırdığı gibi:



-Gelineee halasındaaaaan bir çelik tencereeeee



Bu arada, seçimlerde iktidara talip olan "altılı masa" liderleri, bol bol "demokrasi, ifade özgürlüğü vs." vaatlerinde bulunsalar da nedense HDP için çalan tehlike çanlarına (*) hiiiç değinmeyip, milyonlarca seçmeni "görmezden gelmeyi" demokratlıkla bağdaştırabiliyorlar. Doğrusu, "DEVA Partisi lideri Ali Babacan altılı masanın dokuz saat süren son toplantısında bu konuda bir kelime olsun konuştu mu acaba? Konuştuysa neden bu yaklaşımı sonuç bildirgesine yansımadı?" Sorusu kafamda dönüp duruyor. (**)



Yolda giderken radyoda duydum geçen gün, Pakistan senato başkanı Muhammed Sadık Sanjrani, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı, "Rusya-Ukrayna Savaş sürecindeki çabaları nedeniyle" Nobel Barış ödülüne aday göstermiş. Aklıma, bizim TBMM Başkanı Mustafa Şentop geldi;



"Benim başvurum var. Farklı ülkelerden meclis başkanları ve milletvekillerinin başvuruları da olacak" demişti ya Nobel Barış Ödülü için... Eh artık, Pakistan'dan sonra pek çok Afrika ülkesinin Erdoğan jestini de doğrusu ben bekliyorum...Nijerya, Kongo, Somali, Cibuti, Moritanya liderleri, haydi sıra sizde...



Ukrayna-Rusya savaşı hala devam ederken onlarca insan halen ölüyor olsa da barış ödülüne aday gösterilen Erdoğan, umarım Nobel'i alır. Sonra da sıra, burnumuzun dibinde binlerce insanın öldüğü, şehirlerin, köylerin, kasabaların, binaların, köprülerin, yolların tahrip edildiği Suriye Savaşına gelir inşallah...



Bu arada Fatih Altaylı'nın Nobel ödülünün Türkiye'ye verilmesine dönük ezeli çabasını da takdir etmek gerekir, ta ne zaman aday göstermemiş miydi Erdoğan'ı barış ödülüne:



"Yıllarca küçümsediğimiz -Kasımpaşalı- Dışişlerine güvenerek, kendi sıcak tavrını kullanarak ve hepsinden önemlisi -cesaret ederek- bence büyük iş başardı. Bence bu yılın Nobel Barış Ödülü, Recep Tayyip Erdoğan'ın hakkıdır." (***)



Aaa pardon, eğer barış ödülü Erdoğan'a verilirse ödül törenine gidiş konvoyunu düşünebiliyor musunuz? Bilmem İsveçliler sükunetin hakim olduğu karanlık Stockholm sokaklarından caddelerinden birbiri ardına geçen, dakikalarca bitmek tükenmek bilmeyen resmi araba konvoyunu görünce ne düşünürler?



--Ölüm Taciri--



Tabii bu tartışma sırasında Nobel Ödülüne dönük eleştirileri de bir gözden geçirmek lazım, başta bu ödülü ortaya koyan Alfred Nobel'in geçmişi olmak üzere... (****)



Hani insan kendinde neyi eksik bulursa sürekli ondan söz edermiş ya, işte dinamiti icat edip sayısız ölüme sebep olan, hatta küçük kardeşinin bile kendi atölyesinde dinamit patlamasında, havaya uçarak öbür dünyaya göçmesine yol açan Alfred Nobel'den söz ediyoruz. Öldüğünde bir gazetenin "Ölüm taciri öldü" manşetini attığı Alfred Nobel...



Aman lafı uzatmayıp artık susayım, -bu ödül yerinde mi veriliyor? Yoksa başka etkilerle mi?- sorusunu artık size bırakayım, başka bir kulvara geçeyim;



Nobel'in beni en çok ilgilendiren "edebiyat" dalındaki seçimleri aslında bence özellikle son yıllarda pek yerini bulmamıştır. Öyle ya, sırf "İnce Memet"le bile bu ödülü binlerce kez alması gereken Yaşar Kemal dururken, Orhan Pamuk'a verilişi hepimizde buruk bir sevinç yaratmadı mı? Doğru dürüst sevinebildik mi o gece Orhan Pamuk'un konuşmasını canlı yayınlardan izlerken?



Şimdi de bu ödül Fransız yazar Annie Ernaux'a verildi.



Rastlantı eseri uzunca süredir Ernaux'u okuyup duruyordum. Aslında pek de sadık kalamamıştım kitaplarına, örneğin, "Seneler" uzun süredir elimde, araya pek çok kitap girip çıkıyor, ben yeniden en başa dönmek zorunda kalıyorum.



Hatta geçen gün bilmem kaçıncı başa dönmelerimden birinde şu paragrafı okurken;



"Evlerde ne var ne yok, hepsi savaştan önce alınmıştı. Tencerelerin dibi kararmış, sapları düşmüş, kap kacakların emayesi dökülmüştü, delinen ibriklere suyu sızdırmasın diye bir tahta parçası sıkıştırılırdı. Ceketler paltolar onarılır, gömleklerin yakası tersyüz edilir, eskiyen bayramlıklarla gündelik kıyafet yapılırdı. Boylarımızın uzamaya devam etmesi, bir şerit kumaş ekleyerek etek boylarını uzatmak, her sene bir numara büyük yeni ayakkabı almak zorunda kalan annelerimizi yılgınlığa sürüklerdi. Yazı hokkası, Lefranc boya kutuları, pötibör bisküvi paketleri, her şey bir işe yaratılırdı. Hiçbir şey atılmazdı..."



--Ayfer Tunç--



İşte tam da bu satırları okurken, "Ayol dedim, bizim Avrupa nezdindeki itibarımız 20 yıldır gerileyip durmamış olsa, şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barış ödülüne aday gösterilmesi ile mi sınırlı kalırdık? Yıllar önce bu ödül Nobel edebiyat dalında Ayfer Tunç'a verilmiş olmaz mıydı?"



Buyrun Ayfer Tunç'un "Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek" kitabından alıntı:



"Tutumluluk çağıydı. Yanan iki lambadan biri söndürülür, eller sabunlanırken musluk kapatılır, bayat ekmekler biriktirilip papara yapılır, günlük pantolonların dizlerine yama dikilir, kaçık çoraplardan paspas yapılır; ama gecede on portakal yiyen ailelerin çoğu bunu beşe düşürmezdi. Tutumluluk meziyetti, takdir edilirdi, ama marifet yiyecekten kısmak değil, israftan kaçınmaktı. Varlıklı olduğunu belli etmek, soylu ailelere yakışmazdı. Gösteriş ayıptı. Ama sıra misafir ikramına gelince sunulan yiyeceklerin bolluğu gösterişe, varlığını ortaya koymaya değil, misafirperverliğe yorulurdu."



Bence boş verelim ödülü mödülü... Okumaya devam edelim, kitap bizler için en güzel sığınaktır, sizce de öyle değil mi?



(*)

(**)

(***)

(****) 1



bennursunerel.blogspot.com
 

Genel Forum

Türkçe Forum Siteleri

İnternette bilgi paylaşımı ve tartışma ortamı arayanlar için forum siteleri uzun yıllardır popüler bir tercih olmuştur. Her yaştan ve ilgi alanından kullanıcıya hitap eden genel forum siteleri, teknoloji, oyun, kültür ve daha pek çok konuda geniş içerik sunmaktadır. Bu platformlar, katılımcıların hem öğrenme hem de eğlenceli vakit geçirme ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Genel Forum Sitesi

İnternette Türkçe forumlar üzerinden içerik paylaşmak, dil bariyerini ortadan kaldırarak yerel kültüre uygun bir deneyim sunar. Türkçe forum siteleri, kullanıcıların bilgiye kolayca ulaşabileceği, aynı zamanda sosyal ve eğlenceli paylaşımlar yapabileceği platformlar oluşturur. Türkiye'deki internet kullanıcıları için bu forumlar, ilgi çekici konularda derinlemesine sohbetler sunar.

Genel Forum Siteleri

Günlük hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için eğlenceli forumlar, keyifli bir alternatif sunar. Farklı hobilere ve ilgi alanlarına yönelik içeriklerle dolu olan bu forum paylaşım siteleri, kullanıcılarına samimi bir ortamda vakit geçirme fırsatı sunarken, aynı zamanda yeni insanlarla tanışma imkanı da sağlar. Eğlenceli paylaşımlar ve interaktif etkinliklerle dolu olan bu platformlar, hem öğrenmeyi hem de keyifli vakit geçirmeyi bir arada sunar.

İnternette yeni bir topluluk arayan ya da bilgi alışverişi yapmak isteyenler için genel forum siteleri harika bir başlangıç noktasıdır. Geniş bir kullanıcı kitlesine hitap eden Türkçe forumlar, herkesin ilgisini çekecek konularla doludur. Siz de bu platformlara katılarak, kendi ilgi alanlarınıza uygun başlıklarda sohbetlere katılabilir ve katkıda bulunabilirsiniz. 

Not : Lütfen Çekim Paylaşım Forumları için sitemizi kullanmayın.