Wizard
Forum Üyesi
- Katılım
- 13 Eyl 2022
- Mesajlar
- 9,009
- Puanları
- 0
Biyolojik olarak kadınlarda, erkeklerde olduğu gibi sert yüz kılları çıkması mümkün değildir.
İlk insandan günümüze kadar gelen evrimsel süreçte yalnızca işe yarar parçalarımız kaldı ve diğerleri yok oldu. Sakal erkeklerde kaldı. Bu da sakalın önemini ve neden sadece erkeklerde kaldığı sorusunu ortaya çıkardı.
Erkek özelliklerinin gelişimini teşvik eden androjen isimli cinsiyet hormonları, erkeklerde sakal çıkmasının ve kadınlarda genellikle çıkmamasının temel nedenidir.
Ergenlikten önce, vücuttaki kıl folikülleri, bir kadının elinin arkasında görebileceğiniz cinsten hafif, ince kısa kıllar olan vellus kıllarını üretir. Ergenlikte hem erkekler hem de kadınlar daha fazla androjen, yani testosteron ve dihidrotestosteron üretir. Fakat erkek vücudu çok daha fazla androjen üretir. Bu androjenler, saç köklerini, genellikle ilk olarak üst dudakta görülen "şeftali tüyü" olan ve ara kıl olarak bilinen daha koyu, daha kalın kıllar üretmeleri için uyarır. Zamanla, androjen simülasyonu, kafa derisinde görülenle aynı türden daha koyu, daha kalın "terminal saç" üretimini teşvik eder.
St. Andrew's ve Anglia Ruskin arasında ortak bir çaba olan St. Andrew's Anglia Ruskin Araştırma Grubuna da liderlik eden Miranda'nın belirttiğine göre, androjenler bunu, belirli bir saç folikülünün büyüme evresinde, dökülme veya dinlenme evrelerine göre harcadığı süreyi artırarak yapar.
Kadın vücudundaki kılllar da ergenlik döneminde değişir, fakat bu değişim erkeklerde olduğu kadar dramatik değildir. Bir kadının yüzündeki kıl folikülleri kulak yakınında vellustan, ara kıllara ve koltuk altı ve kasık kılları terminal kıllara geçiş yapar.
Bazen trans bireyler tarafından kullanılan erkekleştirici hormon tedavisi, vücut kılları üzerinde benzer bir etkiye sahip olur. San Francisco California Üniversitesi'ne göre, testosteron tedavisine başladıktan birkaç yıl sonra vücut ve yüzdeki kıllar koyulaşır ve kalınlaşır.
Yine de hikaye "sadece androjen ekleyin" kadar basit değil. Bazı kafa derisi foliküllerinde, androjenler aslında vücut kıllarında olduğu gibi tam tersi modeli teşvik eder. Androjenler, vellus kıllarından ara kıllara, sonrasında da terminal kıllara geçişi tetiklemek yerine, terminal kılların ara kıllara dönüşmesini tetikler ve ardından orta kıllardan vellus kıllarına geçişe neden olur. Bu durum daha çok erkek tipi saç dökülmesi olarak bilinen androjenik kellik olarak adlandırılır. Tüm erkekler genetik olarak duyarlı değildir, ancak duyarlı olanlarda sonuç, yaşla birlikte yavaş yavaş kafanın gerisine doğru giden, kafanın ön kısmında kılların incelmesidir.
Miranda, "Bununla ilgili asıl garip olan şey, neden kafa derisindeki bir bölgede bulunan bir saç folikülü androjene duyarlıyken yan taraftaki değil? Bu hiç mantıklı değil." diyor.
Farklılıklar, vücutta kıl folikülünün geliştiği bölgeye özgüdür. Androjene duyarlı olmayan bir folikülü kafa derisindeki saçsız bir noktaya naklederseniz, saçlar neşeyle uzar. (Saç ekimi ameliyatının işe yaramasının nedeni budur.) Miranda' ya göre bu farklılıkların arkasındaki nedenleri anlamak zor. Her foliküldeki genler aynı, ancak epigenetik adı verilen bir alan olan gen aktivitesinin kontrolü açıkça farklı. Miranda, hücre sinyalleşmesinde veya bir folikülün büyümesine, dinlenmesine veya dökülmesine neden olan moleküler talimatlar dizisinin karmaşık farklılıkları olduğunu söylüyor. Bazı genler saç dökülmesi sırasında az ya da çok aktif hale gelir, ancak araştırmalar bu genetik kalıplarda her zaman tutarlılık bulamadı.
Miranda, "Bu, epigenetik farklılıklar, sinyal yollarının yukarı ve aşağı regülasyonu, farklı ortamlara dışsal maruziyet, o zamanlarda vücutta dolaşan hormonlardır." dedi.
Miranda ve ekibi, bu faktörleri araştırmak için laboratuvarda canlı tutulabilen hormona duyarlı ara saç kökleri geliştirmek için çalışıyor. Bu araştırma, yalnızca erkeklerde yaygın görülen saç dökülmesi modelini önlemeye yardımcı olmak için değil, aynı zamanda bazı alopesi (saç dökülmesi) formlarını veya hem kafa derisi hem de vücut kıllarının kaybını ve kadınların yüz ve vücutlarında alışılmadık derecede kalın kıl büyümesine neden olan hirsutizmi (aşırı kıllanma) tedavi etmek için kullanılabilir.
Miranda, saç köklerinin prostat hücreleriyle ortak androjen duyarlılığına da sahip olduğunu söylüyor. Androjenlerin etkisi altında prostat büyüyebilir veya kanserli hale gelebilir. Bu, yaşlı erkekler için son derece yaygın bir durum. Androjenlerin saç köklerindeki hücresel süreçleri nasıl etkilediğini incelemek, aynı hormonların yaşlılıkta prostat sorunlarına nasıl neden olduğunu ortaya çıkarmaya yardımcı olabilir.
İlk insandan günümüze kadar gelen evrimsel süreçte yalnızca işe yarar parçalarımız kaldı ve diğerleri yok oldu. Sakal erkeklerde kaldı. Bu da sakalın önemini ve neden sadece erkeklerde kaldığı sorusunu ortaya çıkardı.
Erkek özelliklerinin gelişimini teşvik eden androjen isimli cinsiyet hormonları, erkeklerde sakal çıkmasının ve kadınlarda genellikle çıkmamasının temel nedenidir.
Ergenlikten önce, vücuttaki kıl folikülleri, bir kadının elinin arkasında görebileceğiniz cinsten hafif, ince kısa kıllar olan vellus kıllarını üretir. Ergenlikte hem erkekler hem de kadınlar daha fazla androjen, yani testosteron ve dihidrotestosteron üretir. Fakat erkek vücudu çok daha fazla androjen üretir. Bu androjenler, saç köklerini, genellikle ilk olarak üst dudakta görülen "şeftali tüyü" olan ve ara kıl olarak bilinen daha koyu, daha kalın kıllar üretmeleri için uyarır. Zamanla, androjen simülasyonu, kafa derisinde görülenle aynı türden daha koyu, daha kalın "terminal saç" üretimini teşvik eder.
St. Andrew's ve Anglia Ruskin arasında ortak bir çaba olan St. Andrew's Anglia Ruskin Araştırma Grubuna da liderlik eden Miranda'nın belirttiğine göre, androjenler bunu, belirli bir saç folikülünün büyüme evresinde, dökülme veya dinlenme evrelerine göre harcadığı süreyi artırarak yapar.
Kadın vücudundaki kılllar da ergenlik döneminde değişir, fakat bu değişim erkeklerde olduğu kadar dramatik değildir. Bir kadının yüzündeki kıl folikülleri kulak yakınında vellustan, ara kıllara ve koltuk altı ve kasık kılları terminal kıllara geçiş yapar.
Bazen trans bireyler tarafından kullanılan erkekleştirici hormon tedavisi, vücut kılları üzerinde benzer bir etkiye sahip olur. San Francisco California Üniversitesi'ne göre, testosteron tedavisine başladıktan birkaç yıl sonra vücut ve yüzdeki kıllar koyulaşır ve kalınlaşır.
Yine de hikaye "sadece androjen ekleyin" kadar basit değil. Bazı kafa derisi foliküllerinde, androjenler aslında vücut kıllarında olduğu gibi tam tersi modeli teşvik eder. Androjenler, vellus kıllarından ara kıllara, sonrasında da terminal kıllara geçişi tetiklemek yerine, terminal kılların ara kıllara dönüşmesini tetikler ve ardından orta kıllardan vellus kıllarına geçişe neden olur. Bu durum daha çok erkek tipi saç dökülmesi olarak bilinen androjenik kellik olarak adlandırılır. Tüm erkekler genetik olarak duyarlı değildir, ancak duyarlı olanlarda sonuç, yaşla birlikte yavaş yavaş kafanın gerisine doğru giden, kafanın ön kısmında kılların incelmesidir.
Miranda, "Bununla ilgili asıl garip olan şey, neden kafa derisindeki bir bölgede bulunan bir saç folikülü androjene duyarlıyken yan taraftaki değil? Bu hiç mantıklı değil." diyor.
Farklılıklar, vücutta kıl folikülünün geliştiği bölgeye özgüdür. Androjene duyarlı olmayan bir folikülü kafa derisindeki saçsız bir noktaya naklederseniz, saçlar neşeyle uzar. (Saç ekimi ameliyatının işe yaramasının nedeni budur.) Miranda' ya göre bu farklılıkların arkasındaki nedenleri anlamak zor. Her foliküldeki genler aynı, ancak epigenetik adı verilen bir alan olan gen aktivitesinin kontrolü açıkça farklı. Miranda, hücre sinyalleşmesinde veya bir folikülün büyümesine, dinlenmesine veya dökülmesine neden olan moleküler talimatlar dizisinin karmaşık farklılıkları olduğunu söylüyor. Bazı genler saç dökülmesi sırasında az ya da çok aktif hale gelir, ancak araştırmalar bu genetik kalıplarda her zaman tutarlılık bulamadı.
Miranda, "Bu, epigenetik farklılıklar, sinyal yollarının yukarı ve aşağı regülasyonu, farklı ortamlara dışsal maruziyet, o zamanlarda vücutta dolaşan hormonlardır." dedi.
Miranda ve ekibi, bu faktörleri araştırmak için laboratuvarda canlı tutulabilen hormona duyarlı ara saç kökleri geliştirmek için çalışıyor. Bu araştırma, yalnızca erkeklerde yaygın görülen saç dökülmesi modelini önlemeye yardımcı olmak için değil, aynı zamanda bazı alopesi (saç dökülmesi) formlarını veya hem kafa derisi hem de vücut kıllarının kaybını ve kadınların yüz ve vücutlarında alışılmadık derecede kalın kıl büyümesine neden olan hirsutizmi (aşırı kıllanma) tedavi etmek için kullanılabilir.
Miranda, saç köklerinin prostat hücreleriyle ortak androjen duyarlılığına da sahip olduğunu söylüyor. Androjenlerin etkisi altında prostat büyüyebilir veya kanserli hale gelebilir. Bu, yaşlı erkekler için son derece yaygın bir durum. Androjenlerin saç köklerindeki hücresel süreçleri nasıl etkilediğini incelemek, aynı hormonların yaşlılıkta prostat sorunlarına nasıl neden olduğunu ortaya çıkarmaya yardımcı olabilir.
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.