Mircx
Forum Üyesi
- Katılım
- 12 Ara 2022
- Mesajlar
- 3,403
- Puanları
- 0
Ortadoğu'da dengeler yeniden değişiyor. Arap ayaklanmaları ile başlayan çatışmacı sürecin yerine, yeni bir düzene geçmenin ayak sesleri, sancıları söz konusu. Sonucu nereye varır bilinmez. Ama bölgede bir tıkanma, arayış ve değişim çabaları olduğu aşikar.
HERKES ARTIK YORULDU Ortadoğu'da Arap ayaklanmaları sonrası Suriye, Yemen, Libya'da süren iç savaşlarda birçok küresel ve bölgesel güç farklı taraflarda yer aldı; bu savaşlardan besledi, savaşlardan beslendi. Geldiğimiz nokta iç savaşları kışkırtanlar, bu durumdan nemalanan ve vekalet güç kullanarak çatışmaların devam etmesini sağlayan ülkeler bunun sürdürülebilir bir politika olmadığını görmüş gibiler. Ortadoğu'daki karmaşada dünyadaki büyük güçler kadar bölge ülkelerinin kendi aralarındaki çıkar çatışmaların etkili olduğu ortada. Yani sorun sadece küresel güçlerin bölge üzerindeki oyunlarında değil.
Ancak hemen herkes artık yoruldu. Suriye savaşı doyma noktasına geldi; harita sabitleşti, içerideki farklı güçlerle ülkeye dışarıdan müdahale edenler kendi güçlerinin sınırına geldi. Suriye yönetimi tam kontrol sağlayamasa da ülkenin ana omurgasına hakim. Ülke ekonomik, siyasi ve askeri olarak paramparça durumda. Milyonlarca insan hayatını kaybetti, milyonlarcası ülkesini terk etti. Ancak gelinen noktada Beşar Esad yönetimin artık yıkılamayacağı ortaya çıktı. Yani 12 yıl önce birçok yola çıkış iddiası artık geçerli değil. Yemen ve Libya'da satranç tabiriyle tam bir pat durumu söz konusu. Bu saatten sonra kimsenin kazanacağı fazla bir şey yok. Bu durum Arap ülkelerinin enerjilerini de tüketmek üzere. Arap Birliği toplantısı ve Suriye'nin kabul edilmesine bu açılardan bakmakta yarar var. Öte yandan bölgedeki değişimin ayak seslerini sadece bölgesel değil küresel açıdan da değerlendirmek gerekiyor. Çünkü yeni dönemin ayak sesleri küresel gelişmelerden bağımsız değil.