Rümeysa
Forum Üyesi
- Katılım
- 22 Eyl 2022
- Mesajlar
- 1,367
- Puanları
- 0
Günler ardı ardına geçmeye başladı. Bizim aşık çoban Ya Allah zikrini bırakmadan aşkla şevkle söylemeye devam ediyordu. Bir süre sonra mağaranın yakınlarında bulunan köyden gelen bir kişi onu fark etti.
Hemen yanına geldi ona ne dediyse bir türlü cevap alamadı. Devamlı Ya Allah sözü ile karşılaştı. Yaşadıklarını köye varınca oradakilere anlattı. Köyden mağaraya kim gelse aynı şeyi yaşadı. Çok geçmeden civar köyleri bir söylenti çoktan sarmıştı.
Öyle oldu ki herkes birbirine mağarada bulunan bir gencin hiç durmadan gece gündüz Allah dediğinden anlatıyordu. Civar köylerde bulunan ihtiyar, kadın, işçi, çocuk yani herkes artık onu konuşur olmuştu.
Kendi aralarında diyorlardı ki şu karşı mağarada biri varmış, kendini Allah'a vermiş, hiç durmadan gece gündüz Ya Allah diyor. Bir süre sonra aşık dostunun merak eden diğer genç, mağaraya ziyaretine gelmişti. Bizim aşık genci gözleri kapalı halde uykulu gördü. Galiba uyuyakaldı diye düşündü.
Fakat tespih tanelerinin onun parmaklarının arasında hareket ettiğini görünce şaşırdı. Bu nasıl uyku diye düşündü kendi kendine. Bu sırada gözlerini açan aşık genç karşısında dostunu görmüştü.
Dostu hemen birbiri ardınca anlatmaya başladı. 40 günün de yarısı bitti dedi. O konuşuyor ama aşık genç Ya Allah diyor ona cevap vermiyordu. Bir ara ona cevap vermek istedi. Yutkundu sonra elindeki tespihine baktı sonra sağ el işaret parmağını sabitleyerek Ya Allah demeye devam etti. Baktı ki dostu ondan cevap yok işaretle vedalaştılar.
O gidince aşık çoban yeniden eline tespihini aldı. Gözlerini kapattı, ümitle ümitsizlik arasında idi. Yorgunluktan artık dudakları bile kıpırdamıyordu. Sanki gece susmuştu, mağaranın duvarları susmuştu, tükenmişti her şey, geriye sadece bir söz kalmıştı o da Ya Allah.
40 gün olmasına az kalmıştı. Mağaraya kim gelse değişen bir şey yoktu. Herkesin işittiği tek şey vardı ya Allah kelimesiydi. Artık öyle olmuştu ki mağaradaki dervişin şöhreti tüm ülkeye yayılmış hatta sarayın içinde bile konuşulur olmuştu.
ALINTI