CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,*milletvekilleriyle birlikte TBMM'den Adalet Bakanlığı'na yürüdü.
Kılıçdaroğlu'nun gündeminde 6 yaşındaki bir çocuğun tarikat çatısı ve evlilik kisvesi altında yıllarca cinsel istismara maruz kaldığı iddiası vardı.
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun olağanüstü toplantı çağrısı üzerine CHP TBMM Grubu, sabah saatlerinde toplandı.
Yaklaşık 5 dakika süren basına kapalı toplantının ardından Kılıçdaroğlu, milletvekilleri ile TBMM'nin Dikmen Kapısı'ndan Adalet Bakanlığı'na yürüdü. Bakanlık önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, 6 yaşında çocuğa yönelik istismar iddiaları nedeniyle çok öfkeli olduğunu ifade etti. ''İKİ YILDIR BU MESELEYİ BİLİYORSUNUZ DA NE YAPTINIZ?'' İktidar konuyla ilgili "ses verecek mi?" diye günlerdir beklediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Konu parlamentoda dile getirildiğinde Aile Bakanı açıklama yapıyor; 'İki yıldır biz bu meseleyi biliyoruz' diyor. İki gün değil, iki ay değil, 'İki yıldır bu meseleyi biliyoruz' diyor. İki yıldır bu meseleyi biliyorsunuz da iki yıldır ne yaptınız Allah aşkına ya? Yüzünüze, gözünüze dursun. Sistematik bir tecavüz var ve siz bunu iki yıldır biliyorsunuz ve gıkınız bile çıkmıyor. Bereket versin gazeteciler var bu ülkede, olayı haber yaptılar da bizler de duyduk" şeklinde konuştu. ''EVLADIMIZIN SESİ OLMAK İÇİN GELDİK'' Adaleti sağlayacak kurum olan Adalet Bakanlığı'nın önünde olduğunu ancak bakanlığın sessizliğini koruduğunu savunan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Aile Bakanlığı'nın ne yaptığını zaten kimse bilmiyor. Bir de 'fotoroman' var. Polislerin elini kolunu bağlamış durumda. Polislerimiz bu olayları bilmiyor mu? Kim onların önüne engel olarak çıkıyor? Kim onların görevlerini yapmasına engel oluyor? Savcılar hangi gerekçeyle bu dosyaları kapatıyor, güçlerini kimden alıyor? 6 yaşındaki bir evladımızın uğradığı bu haksızlık karşısında kimler suskunluğunu koruyor?
Haksızlıklara karşı hep birlikte mücadele etmek zorunda olduklarına işaret eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Emin olun, bu haksızlığa dayanamıyorum. Hepimizin evlatları var. Biz devletini görev yapmasını istiyoruz, devletin haksızlığın üzerine gitmesini istiyoruz. Adalet istiyoruz bu ülkede. Biz adaletsiz karşısında susanın dilsiz şeytanlar olduğu bir ülke olmak istemiyoruz. Artık siyasal iktidarın polisin, savcının elini kolunu bağlamasını istemiyoruz. Haksızlıkla ilgili olan bir tablo bizim tahammül edeceğimiz bir tablo değil. Ülkenin bu kadar derdi varken, bu kadar büyük acılar yaşarken siyasal iktidarın hala görevini yapmaması, devlet aygıtını çalıştıramaması tahammül edilecek bir durum değil." "DEVLET, BASKILARIN ALTINDA GÖREV YAPAMAZ" CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, devletin nefes alması ve kurumların çalışması gerektiğini vurgulayarak, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "Önündeki tek engel bu siyasi otorite. Açık ve net söylüyorum; devleti yönetemiyorlar. 'İki yıldır biz bu meseleyi biliyoruz' ne demek ya... İki yıldır kimin arkasına saklandınız? İki yıldır kimlerle fotoğraf çektirdiniz? İki yıldır fotoğraf çektirdikleriniz mi size 'aman bu olayı kapatın' diye baskı kuruyorlar? Devlet, baskıların altında görev yapamaz. Devlet dediğimiz kuruma saygınlık kazandırmamız lazım. Adalet Bakanlığı'nın önüne gelmemin temel nedeni budur zaten. Adalet istiyoruz, kızımız için de adalet istiyoruz, evlatlarımız için de adalet istiyoruz."
BAKAN BOZDAÐ: EÐER RANDEVU İSTEMİŞ OLSAYDI VERİRDİM Twitter'dan açıklama yapan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,*CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi.
Bakan Bozdağ'ın paylaşımında şu ifadeler yer aldı:
''Adalet Bakanlığı olan biten hakkında sessiz kalmadı. Ama belli ki Sayın Kılıçdaroğlu'na doğru bilgi aktarılmıyor. O yüzden yaptığım açıklamayı bir de buradan yazayım: Çocuğun cinsel istismarı; din, ahlak, hukuk ve kültür dahil ne kadar mukaddes değerimiz varsa hepsini çiğnemektir. Çocuğun cinsel istismarı,bir insanlık suçudur. Mağdure Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunmuş, Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açmış,gerekli tahkikatı yapmış, iddianame hazırlamış ve mahkemeye sunmuş, mahkeme iddianameyi kabul etmiş ve yargılama sürecini başlatmıştır. Yargılama süreci, kanunlarımızın öngördüğü usulde devam ediyor. Yargılama sonunda maddi hakikat,ortaya çıkacaktır. Yargıya güvenelim, yargılama sonucunu bekleyelim. Yargılama sonucunda hak da adalet de yerini bulacaktır. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu sabah da Adalet Bakanlığı'na yürüdü. Sayın Kılıçdaroğlu Adalet Bakanlığı'ndan randevu istemedi. Eğer randevu istemiş olsaydı kendisine randevu verirdim. Randevusuz geldiği halde görüşmek isteseydi, kendisiyle yine görüşürdüm. Sayın Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanı ile görüşme yerine basın açıklaması ile yetindi. Canı sağ olsun. Biz, memleketimizin her meselesini Türkiye'nin ikinci büyük partisinin Genel Başkanı'yla her daim görüşmeye ve konuşmaya hazırız.'' ''6 YAŞINDA GELİN'' SKANDALI 6 yaşında evlendirilmesinin ardından yıllarca tecavüze uğradığını belirterek mahkemeye başvuran kızın durumu Türkiye'nin en önemli gündem maddesi oldu. 2002 yılında 6 yaşında iken babası tarafından 29 yaşındaki*Kadir İstekli ile evlendirilen H.K.G., daha sonra yıllarca tecavüze uğradığını iddia etti. İddiaya göre, Hiranur isimli bir vakfın yöneticisi olan baba, kızın evliliğini sürdürmesini sağladı. Kızın suç duyurusu sonrası savcılığın hazırladığı iddianame ve dava dosyasına giren fotoğraflar, vahim bir durumu gözler önüne serdi. Kabul edilen iddianamede Kadir İstekli hakkında 67 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası istenirken,*baba Yusuf Ziya Gümüşel ve anne Fatıma Gümüşel hakkında 22 yıl 6 ay hapis cezası istendi. Olay, Türkiye'nin tepkisini çeken, bakanlığın kıza destek için davaya müdahil olduğu ve tüm kesimlerden siyasileri ayağa kaldırdı.
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.