Milliyet yazarı Bilal Meşe'nin maç yazısı
FIFA kokartlı Yaşar Kemal Uğurlu'dan başlamak istiyorum, çünkü bazen benim de sabrım taşıyor! Yahuuu faullerin bir tanesini doğru çalsan dişimi kıracağım, üstelik pozisyonların içindesin!
Hangisini saysak, bir numara Aboubakar'a yay üzerinde Fer tarafından yapılan faul, burnunun dibinde, üstelik kritik bir noktada, yarım penaltı! Cavaleiro'ya yapılan harekete faul çaldın değil mi, Aboubakar'a yapılanın adeta fotokopisi gibi, ona niye yok! Hele Gedson'un topu rakibinden söküşüne faul çaldın, hadi oradan! Masuaku, Candeias mücadelesine beyaz noktayı gösterdin, öyle penaltı falan yok, iyi ki VAR devreye girdi de seni kurtardı!
Neyse dönelim maça, Beşiktaş'ta üç cezalı sarıdan, biri kırmızıdan, Souza ve Ghezzal ise sakatlıktan yoktu. Bu handikapa karşın, Güneş hocanın sahaya sürdüğü onbir, belki Dele Alli nedeniyle eleştirilebilir. Ancak unutmayalım ki Güneş bu kadroyla yola devam edecek, her kötü performansı kızağa çekmeye kalksa, takım çıkaramaz! Kaldı ki Dele Alli'nin kumaşını biliyoruz, özgüven duygusunu kaybeden bir oyuncunun öne çıkması zordur. Ne var ki Alli, ilk yarıda müthiş bir oyun ortaya koyarken, ikinci yarıda da farkı üçe çıkaran gole imzasını attı, Güneş hocanın da yüzünü kara çıkarmadı.
Bu oyunda kazanma arzusu, hırs, tempo birçok olumsuzluğu ortadan kaldırır, biliyoruz. Tribünlerin pozitif enerjisi sahaya müthiş yansıdı, Kartal tempoyu yükseltti, baskıyı da üst seviyeye çıkardı.
Bu tip temposu yüksek oyunlarda savunmanızda önlemleri iyi alamıyorsanız, kalenizde tehlikeler yaşayabilirsiniz. Örneğin, Efecan ve Hassan'ın iki net gol pozisyonunda Mert müthiş başarılıydı. Oyunun kontrolü Kartal'ın elindeydi ama bu iki pozisyona hangi pencereden bakacağız?
Hakemin bu yarıda tek doğru kararı Cenk Tosun'un düşürülmesine çaldığı penaltıdır, diğerleri çöpe! Cenk Tosun, penaltıyı gole çevirirken, kaçırdıkları da yok değil, olsun canı sağolsun, gemisini kurtaran kaptan oldu.
Forvetlerin kaderidir, bazen en basitini kaçırırsınız, bazen de en zoru gole çevirirsiniz. Gedson'un harika ara pasına savunmanın arasından sıyrılan Cenk soluyla müthiş vurdu, farkı ikiye taşıdı. 59'da Alanyaspor'un savunma hatasından iyi yararlanan Dele Alli, düşerken topa dokundu, meşin yuvarlak çizgiyi geçti, fark üçe çıktı.
Valla, kaleci Mert'e helal olsun ikinci yarıda da tehlikelere tecrübesiyle set çekti, maşallah nazır değmesin! Güneş hocam, şu savunmacıları bir uyarsan, ofansa çıkarken, arkayı boş bırakmasınlar, baksanıza Mert kurtarmaktan yoruldu. Necip'in bir şutunun da direkten döndüğünü de anımsatalım.
Evet, Kartal gaza bastı, vitesi 5'e taktı, zirveye gözünü dikti, firesiz yoluna devam ediyor, savaşıyor, kazanıyor, eksiklerine karşın, alkışı da hak ediyor.
Bilal MEŞE / Milliyet
FIFA kokartlı Yaşar Kemal Uğurlu'dan başlamak istiyorum, çünkü bazen benim de sabrım taşıyor! Yahuuu faullerin bir tanesini doğru çalsan dişimi kıracağım, üstelik pozisyonların içindesin!
Hangisini saysak, bir numara Aboubakar'a yay üzerinde Fer tarafından yapılan faul, burnunun dibinde, üstelik kritik bir noktada, yarım penaltı! Cavaleiro'ya yapılan harekete faul çaldın değil mi, Aboubakar'a yapılanın adeta fotokopisi gibi, ona niye yok! Hele Gedson'un topu rakibinden söküşüne faul çaldın, hadi oradan! Masuaku, Candeias mücadelesine beyaz noktayı gösterdin, öyle penaltı falan yok, iyi ki VAR devreye girdi de seni kurtardı!
Neyse dönelim maça, Beşiktaş'ta üç cezalı sarıdan, biri kırmızıdan, Souza ve Ghezzal ise sakatlıktan yoktu. Bu handikapa karşın, Güneş hocanın sahaya sürdüğü onbir, belki Dele Alli nedeniyle eleştirilebilir. Ancak unutmayalım ki Güneş bu kadroyla yola devam edecek, her kötü performansı kızağa çekmeye kalksa, takım çıkaramaz! Kaldı ki Dele Alli'nin kumaşını biliyoruz, özgüven duygusunu kaybeden bir oyuncunun öne çıkması zordur. Ne var ki Alli, ilk yarıda müthiş bir oyun ortaya koyarken, ikinci yarıda da farkı üçe çıkaran gole imzasını attı, Güneş hocanın da yüzünü kara çıkarmadı.
Bu oyunda kazanma arzusu, hırs, tempo birçok olumsuzluğu ortadan kaldırır, biliyoruz. Tribünlerin pozitif enerjisi sahaya müthiş yansıdı, Kartal tempoyu yükseltti, baskıyı da üst seviyeye çıkardı.
Bu tip temposu yüksek oyunlarda savunmanızda önlemleri iyi alamıyorsanız, kalenizde tehlikeler yaşayabilirsiniz. Örneğin, Efecan ve Hassan'ın iki net gol pozisyonunda Mert müthiş başarılıydı. Oyunun kontrolü Kartal'ın elindeydi ama bu iki pozisyona hangi pencereden bakacağız?
Hakemin bu yarıda tek doğru kararı Cenk Tosun'un düşürülmesine çaldığı penaltıdır, diğerleri çöpe! Cenk Tosun, penaltıyı gole çevirirken, kaçırdıkları da yok değil, olsun canı sağolsun, gemisini kurtaran kaptan oldu.
Forvetlerin kaderidir, bazen en basitini kaçırırsınız, bazen de en zoru gole çevirirsiniz. Gedson'un harika ara pasına savunmanın arasından sıyrılan Cenk soluyla müthiş vurdu, farkı ikiye taşıdı. 59'da Alanyaspor'un savunma hatasından iyi yararlanan Dele Alli, düşerken topa dokundu, meşin yuvarlak çizgiyi geçti, fark üçe çıktı.
Valla, kaleci Mert'e helal olsun ikinci yarıda da tehlikelere tecrübesiyle set çekti, maşallah nazır değmesin! Güneş hocam, şu savunmacıları bir uyarsan, ofansa çıkarken, arkayı boş bırakmasınlar, baksanıza Mert kurtarmaktan yoruldu. Necip'in bir şutunun da direkten döndüğünü de anımsatalım.
Evet, Kartal gaza bastı, vitesi 5'e taktı, zirveye gözünü dikti, firesiz yoluna devam ediyor, savaşıyor, kazanıyor, eksiklerine karşın, alkışı da hak ediyor.
Bilal MEŞE / Milliyet