Global Liderler Summıt 2024, zirvesinin Çırağan Palace Kempinski’de ilk düzenlendiğini, zirve başkanı ve KREA M.I.C.E Kurucu, aynı zamanda Ceo ve Krea Digital Kurucu Yönetim Kurul Üyesi, Seda Mızraklı Ferik’n, olağanüstü bir yürek, yine şahane bir işi kotardığını, bir önceki yazımda bahsetmiştim.
Elbette ki dünyanın en önemli zirvelerinden olup, üstelik de Türkiye sınırlarını aşan bir zirvenin iki günlük serüvenini tek bir haber ile anlatamazdım.
Bu hem organizasyonu yapanlara, hem de katılımcılara haksızlık olurdu. O yüzden yine özetleyerek zirveyi anlatmaya devam edelim.
Hem çevrim içi, hem fiziksel katılım ile gerçekleşen zirvede açılış konuşması olarak ilk gün söz alan Seda Mızraklı Ferik, ayrıca iki günde panelde yer alan konuşmalar içinde de yer aldı. Kendi konuşması sırasında sözlerine şöyle devam etti:
“Merhaba, evet Çırağan’dayız. Sizleri Türkiye, İstanbul ve Boğaz’ın kıyısında, Çırağan’da görmek çok güzel. İstanbul’dayız. İstanbul, her bakımdan çok önemli bir destinasyon. Artık fuarlar, toplantılar alanında da çıtayı değiştiriyor ve böyle özel mekanlara geçiyoruz. Global Summıt Liderler, toplantısının ilkini Çırağan’da yapmaktan ve sizlerle olmaktan mutluluk duyarken. Bu organizasyonda emeği geçen herkese, ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”
.png)
GO KARGO
Go, bildiğiniz gibi İngilizce köken ile “gitmek fiilini” oluşturmakta ve hatta go/went/gonne olarak zamansal evrimini insanlığa, kendimizi bildiğimizden beri sunmakta.
Gitmek, fiilinin açılımı elbette geniş. Üstelikte ardından kadınlar geliyorsa. Böyle organizasyonların en büyük başarılarından birisi de zirvenin toplam faydası kadar birbirleri ile henüz tanışmış olan bireylerin, vazife sorumluluğu ile hayata bakışları.
Kadınlar için yol almak.
Genç CEO ve kurucu, Resul Uzun’un yaptığı iş alanı ile kadın istihdamına adeta gizli katkıda bulunuyor, olduğunu ifade edebildiğimiz, bir çalışma ile karşımıza çıkmakta.
Adeta “Bu kargo başka kargo” dedirten varoluşun hikayesi bizi ilgilendiren kısmı oluşturmakta. Daha ucuz ve pratik bir biçimde topluma fayda ne şekilde sağlanabilir, düşüncesi ile yola çıkan, fırından henüz çıkmış bir şirket. Zirvenin kapanışı olan tekne turunda sohbet etme imkanı bulduğumuz, Resul Bey’den tüm detayları öğrendik. Oldukça iyi niyetli bir yaklaşım ile kendi serüvenini gerçekleştirebilmeye alışık bir bekleyiş.
Gerçekliklere dönersek; Türkiye’de ilk ve tek mobil uygulama olan kargo şirketi. Özellikle son zamanlarda yaygınlaşan e-ticaret firmaları ve instagram butikleri, kuruluş aşamalarından itibaren müşterilerine çok sayıda gönderi yapmaktadırlar. Rekabetin yüksek olduğu internet satış sektöründe "ücretsiz kargo", "kapıda ödeme" gibi kampanyalar müşteriyi ikna eden etkenlerden olurken, gönderilerine çok para harcayan firmalar dahi rekabetin içinde kalabilmek için "ücretsiz kargo" kampanyaları yapmak zorunda kalabiliyorlar. Dolayısı ile internet üzerinden satış yapan tüm firmalar için "indirimli kargo" hayati bir önem taşımaktadır.
Kadınlara ücretsiz kargo imkanı tanıyan Go Kargo firması, zirvenin ilk konuşmacılarından İş Kadını, Leyla Alaton’un dediği gibi “Dizilerdeki kadın duruşunu iyi çizmek gerek. Herkesin bu kadar dizi izlediği bir ülkede rol model olacak çok kadın var. Oradakileri iyi yazmak, iyi rol vermek bunu fazlalaştırmak lazım. Kadın topraktır üretkendir. İşlemek, imkan tanımak” lazım derken.
Özünde kadınlara destek ve öncelik veren, her fırsatta kadın girişimcilere kapılarını açan Seda Mızraklı Ferik hanımefendiyi, bu anlamda da tekrar kutlamak gerekiyor.
İkinci günde sunumunu gerçekleştiren, Arzu Kaprol’un dediği gibi “Fiyat değil FAYDA!”
Ne kadar çok insana dokunursak o kadar fayda.
Ve kadınlar rotayı belirlemede en büyük etken.
Güçlü, ayakları üzerinde durabilen sağlam kadınlar.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, “Kurtuluş Savaşını biz onlarla kazandık!” diyen KADINLARIMIZ.
GOKARGO firma sahibinin tekne turunda bugün özel bir gün dediğimde, “Evet, bugün Gazilik unvanının Atamıza verildiği gün” dediği gibi.
Evet, 19 Eylül 1921 tarihi ilk ve kurucu meclisimizin, Atamıza “MAREŞAL VE GAZİLİK” unvanını verdiği tarihtir.
Onun Cumhuriyetinde, onun vizyonu ile ileri bakabiliyorsak, Seda Hanım bir çağdaş iş kadını, üreten iş insanı olarak peşinden birçok iş kadınının da sahalarda kendilerini tanıtabilme fırsatı verebiliyorsa.
Hepsi onun vizyonu.
Boğazda, üstelik Çırağan’da bunu daha iyi idrak etmek ve minnetle yeniden yad etmek sanırım her Türk vatandaşının ve insanın borcu.
Bize bağımsızlığımızı sağlayan, Boğazlarımızda onun sayesinde uluslar arası alanda da “Biz, buradayız! Diyebiliyoruz.”
Ne mutlu bizlere…
Elbette ki dünyanın en önemli zirvelerinden olup, üstelik de Türkiye sınırlarını aşan bir zirvenin iki günlük serüvenini tek bir haber ile anlatamazdım.
Bu hem organizasyonu yapanlara, hem de katılımcılara haksızlık olurdu. O yüzden yine özetleyerek zirveyi anlatmaya devam edelim.
Hem çevrim içi, hem fiziksel katılım ile gerçekleşen zirvede açılış konuşması olarak ilk gün söz alan Seda Mızraklı Ferik, ayrıca iki günde panelde yer alan konuşmalar içinde de yer aldı. Kendi konuşması sırasında sözlerine şöyle devam etti:
“Merhaba, evet Çırağan’dayız. Sizleri Türkiye, İstanbul ve Boğaz’ın kıyısında, Çırağan’da görmek çok güzel. İstanbul’dayız. İstanbul, her bakımdan çok önemli bir destinasyon. Artık fuarlar, toplantılar alanında da çıtayı değiştiriyor ve böyle özel mekanlara geçiyoruz. Global Summıt Liderler, toplantısının ilkini Çırağan’da yapmaktan ve sizlerle olmaktan mutluluk duyarken. Bu organizasyonda emeği geçen herkese, ekip arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”
GO KARGO
Go, bildiğiniz gibi İngilizce köken ile “gitmek fiilini” oluşturmakta ve hatta go/went/gonne olarak zamansal evrimini insanlığa, kendimizi bildiğimizden beri sunmakta.
Gitmek, fiilinin açılımı elbette geniş. Üstelikte ardından kadınlar geliyorsa. Böyle organizasyonların en büyük başarılarından birisi de zirvenin toplam faydası kadar birbirleri ile henüz tanışmış olan bireylerin, vazife sorumluluğu ile hayata bakışları.
Kadınlar için yol almak.
Genç CEO ve kurucu, Resul Uzun’un yaptığı iş alanı ile kadın istihdamına adeta gizli katkıda bulunuyor, olduğunu ifade edebildiğimiz, bir çalışma ile karşımıza çıkmakta.
Adeta “Bu kargo başka kargo” dedirten varoluşun hikayesi bizi ilgilendiren kısmı oluşturmakta. Daha ucuz ve pratik bir biçimde topluma fayda ne şekilde sağlanabilir, düşüncesi ile yola çıkan, fırından henüz çıkmış bir şirket. Zirvenin kapanışı olan tekne turunda sohbet etme imkanı bulduğumuz, Resul Bey’den tüm detayları öğrendik. Oldukça iyi niyetli bir yaklaşım ile kendi serüvenini gerçekleştirebilmeye alışık bir bekleyiş.
Gerçekliklere dönersek; Türkiye’de ilk ve tek mobil uygulama olan kargo şirketi. Özellikle son zamanlarda yaygınlaşan e-ticaret firmaları ve instagram butikleri, kuruluş aşamalarından itibaren müşterilerine çok sayıda gönderi yapmaktadırlar. Rekabetin yüksek olduğu internet satış sektöründe "ücretsiz kargo", "kapıda ödeme" gibi kampanyalar müşteriyi ikna eden etkenlerden olurken, gönderilerine çok para harcayan firmalar dahi rekabetin içinde kalabilmek için "ücretsiz kargo" kampanyaları yapmak zorunda kalabiliyorlar. Dolayısı ile internet üzerinden satış yapan tüm firmalar için "indirimli kargo" hayati bir önem taşımaktadır.
Kadınlara ücretsiz kargo imkanı tanıyan Go Kargo firması, zirvenin ilk konuşmacılarından İş Kadını, Leyla Alaton’un dediği gibi “Dizilerdeki kadın duruşunu iyi çizmek gerek. Herkesin bu kadar dizi izlediği bir ülkede rol model olacak çok kadın var. Oradakileri iyi yazmak, iyi rol vermek bunu fazlalaştırmak lazım. Kadın topraktır üretkendir. İşlemek, imkan tanımak” lazım derken.
Özünde kadınlara destek ve öncelik veren, her fırsatta kadın girişimcilere kapılarını açan Seda Mızraklı Ferik hanımefendiyi, bu anlamda da tekrar kutlamak gerekiyor.
İkinci günde sunumunu gerçekleştiren, Arzu Kaprol’un dediği gibi “Fiyat değil FAYDA!”
Ne kadar çok insana dokunursak o kadar fayda.
Ve kadınlar rotayı belirlemede en büyük etken.
Güçlü, ayakları üzerinde durabilen sağlam kadınlar.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, “Kurtuluş Savaşını biz onlarla kazandık!” diyen KADINLARIMIZ.
GOKARGO firma sahibinin tekne turunda bugün özel bir gün dediğimde, “Evet, bugün Gazilik unvanının Atamıza verildiği gün” dediği gibi.
Evet, 19 Eylül 1921 tarihi ilk ve kurucu meclisimizin, Atamıza “MAREŞAL VE GAZİLİK” unvanını verdiği tarihtir.
Onun Cumhuriyetinde, onun vizyonu ile ileri bakabiliyorsak, Seda Hanım bir çağdaş iş kadını, üreten iş insanı olarak peşinden birçok iş kadınının da sahalarda kendilerini tanıtabilme fırsatı verebiliyorsa.
Hepsi onun vizyonu.
Boğazda, üstelik Çırağan’da bunu daha iyi idrak etmek ve minnetle yeniden yad etmek sanırım her Türk vatandaşının ve insanın borcu.
Bize bağımsızlığımızı sağlayan, Boğazlarımızda onun sayesinde uluslar arası alanda da “Biz, buradayız! Diyebiliyoruz.”
Ne mutlu bizlere…
Misafirler için gizlenen link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.
