Beşiktaşlım
Forum Üyesi
- Katılım
- 20 Kas 2023
- Mesajlar
- 10,676
- Puanları
- 0
Bir Jose Mourinho çılgınlığı başladı. Önce Ali Koç'la anlaştığı ileri sürüldü. Sonra Aziz Yıldırım devreye girip rol çaldı. Hatta daha ileri götürdü, "Kongreyi Ali Koç da kazansa Mourinho'yu alsın, parasının yarısını ben veririm" bile dedi. Derken... Beşiktaş girmez mi devreye. Başkan Hasan Arat'ın hocayı sezon bittikten sonra açıklayacaklarını söylemesinin ardından İkinci Başkan Hüseyin Yücel ortaya çıktı. Dedi ki; "Bir ay önce İstanbul’da, Jose Mourinho ile görüştüm. Kendisini Beşiktaş’ta görmek istediğimi söyledim. Mourinho, bir süre sonra geri dönüş yaptı ve gelmeyi kabul etti, Beşiktaş’ta çalışmak istediğini söyledi. Önümüzdeki hafta İtalya’da yeniden görüşeceğiz.” Şaşkınım. Neler oluyor; anlayamadım. Fakir ülkenin zengin yöneticileri! İşi gücü bıraktılar; Mourinho da Mourinho diye tutturdular. Şöylesine bir araştırma yaptım. Portekizli'nin yıllık ücretini nasıl ödeyecekler, anlamadım. Adamın fiyatı en az 15 milyon euro. Tottenham'dan ayrılırken aldığı tazminat 15 milyon sterlin. Kulübü ipotek mi ettirecekler, bilemedim. Bir de bunun yardımcıları var. Her gittiği kulüpte olmazsa olmaz şartları var. Mesela en az 3 tane transfer ister; her biri dünya yıldızı. Bunların paraları var, o var, bu var! Neyse... Ben bunları bir kenara bırakayım. Sizi maziden bir olay aktarayım. Sene 2002. Lig TV'de çalışıyorum. Müdürümüz Şansal Büyüka'nın yanına İspanya'da yaşayan menajer Bayram Tutumlu geldi. Daha sonra Şansal abi beni çağırdı. "Gürel" dedi; "Bayram'ın ricası var. Porto'nun teknik direktörü İstanbul'a gelmiş. Röportaj istiyor. Şunu hallet!" "Tamam" dedim. Bizim Alper Yemeneciler'e söyledim. Yabancı dili de var. Gitti. Röportajı yapıp döndü. Bayram Tutumlu'nun ofisinde simit peynir yemişler. Alper röportajı bitirdikten sonra Bayram Tutumlu; "Alper, sorsana Fenerbahçe'ye gelir mi diye" demiş. Bunun üzerine Alper de sormuş tabi. O da Fenerbahçe'nin büyük kulüp olduğunu, her yerde tanındığını, teklif gelmesi halinde seve seve görüşeceğini belirtmiş. Röportaj yayınlandı. Biliyor musunuz; Fenerbahçe ilgilenmedi bile. Sadece Fenerbahçe değil. Türkiye'ye gelen Mourinho için kimse oralı olmadı. Aradan yıllar yıllar geçti. Mourinho Mourinho oldu. Şimdi görüyorsunuz değil mi? Mourinho bir kulübün başkan adaylarının seçim kozu, bir kulübün de umudu oldu. Hem de ne paralara rağmen. Şunu söyliyeyim. Ben Mourinho'nun bu iki kulübümüzün de başına geleceğine inanmıyorum. Bu kadar paraları saçacaklarını sanmıyorum. Haaa... Saçarlarsa... Verecekleri paranın yanı sıra çok da büyük tazminatlara hazır olsunlar. Şimdiden uyarıyorum. Gürel Yurttaş / Yeniçağ