Milliyet yazarı Bilal Meşe'nin maç yazısı
Futbol adına çok keyifli bir ilk yarı izledik dersek abartmış olmayız. Temposu yüksek, mücadele derseniz harika... Baskı, pres ve goller, yani her şey var.
Hesapta olmayanlar, yani iş kazaları... Larsen kendi kalesine golü atıyor, Masuaku, Gomez'e asist yapıyor! Eee futbolun içinde bunlar da var. Bu tip sakarlıklar, oyuna başka güzellikler katıyor, heyecanı bir tık daha yukarı çıkarıyor.
Bu yarıda atılan üç golü kantara çıkaralım. Gomez, Trabzonspor'un ileri uçtaki golcüsü, yani onu yalnız bırakmayacaksınız, radarınızda olacak! Beni asıl şaşırtan, Saiss'in yerine on birde sahaya çıkan Montero tercihidir. Montero, yanılmıyorsam Alanya maçında 45 dakika oynadı. Peki Valerian Ismael, elinin altında Welinton varken, niye o arkadaş? Kaldı ki Welinton, boylu - poslu, artı, fiziğini de çok iyi kullanıyor. Gördük ki, Gomez hava toplarında oldukça etkili... Attığı ilk golde bunu gördük. Gerek Tayyip Talha, gerekse Montero onu kontrol etmekte sıkıntı çektiler.
Trabzonspor, Beşiktaş dersini iyi çalışmış. Nitekim savunmayı sağlam tuttular, rakibe boş alan bırakmadılar, özellikle N'Koudou'ya adeta gözaltında tuttular. Weghorst, forvette belki klasik olacak, çok yalnız kaldı. Bir pozisyon yakaladı, ona da Uğurcan vize vermedi.
Hep söyledik, Ghezzal varsa pozisyon üretirsiniz. Nitekim Larsen'in kendi kalesine attığı golde onun payı olduğu kadar, Rosier'in de çabukluğu ön plandaydı. Ne var ki Ghezzal'e nazar değdi, sakatlanıp, yerini Redmond'a bıraktı.
Kuşkusuz Masuaku, Kartal'ın bence en iyi transferlerinden... Gelin görün ki öyle bir hata yaptı ki, o da şaşırdı, biz de ona yakıştıramadık! Sanırım Larsen'e nazire yaparcasına Trezeuget asist yaptı, tecrübeli futbolcu bu piyangoyu kaçırır mı, elbette kaçırmaz! Bu yarıda Salih Uçan'ın estetik içeren bir şutu var, ona da Uğurcan izin vermezken, Weghorst'un da bir fırsatı golle taçlandıramadı.
Bu işin ustası falan yok. Örnek mi Souza... Kartal'ın baskıyı öne çıkardığı anlar, Bardhi'ye o da asist yaptı, Allah'tan dışarı attı. Bazı hamleler vardır, karşılığını alırsınız. Dele Alli çıktı, yerine Cenk Tosun girdi, üç dakika sonra hocasını utandırmadı. Weghorst'un kafa şutunda direkten dönen topu tamamladı, skoru eşitledi. Son yirmi dakikasında Kartal, adeta rakip kaleye park etti, müthiş bir baskı kurdu, Ugurcan'ı geçecek kramponu ara ki, bulasınız!
Trabzon öyle veya böyle istediğini alıp, evine döndü. Kartal ise kan kaybetmeye devam ediyor.
Gelelim orta hakem Ali Şansalan'a... Faullerde adeta çifte standart uyguladı, ne Beşiktaş'ın ne de Trabzon'un senin kıyağına gereksinim yok, bilesin hocam. Örnek Cenk Tosun ve Weghorst'un mücadesi, ikisini de ters verdin! Yusuf, Gedson'a arkadan müdahelesi kırmızının babası! Sen sarıyı çekiyorsun, neyse ki VAR'da Serkan Tokat var. Sen pas geçtin, o geçmedi, uyardı. Üstelik burnunun dibinde!
Bilal MEŞE / Milliyet
Futbol adına çok keyifli bir ilk yarı izledik dersek abartmış olmayız. Temposu yüksek, mücadele derseniz harika... Baskı, pres ve goller, yani her şey var.
Hesapta olmayanlar, yani iş kazaları... Larsen kendi kalesine golü atıyor, Masuaku, Gomez'e asist yapıyor! Eee futbolun içinde bunlar da var. Bu tip sakarlıklar, oyuna başka güzellikler katıyor, heyecanı bir tık daha yukarı çıkarıyor.
Bu yarıda atılan üç golü kantara çıkaralım. Gomez, Trabzonspor'un ileri uçtaki golcüsü, yani onu yalnız bırakmayacaksınız, radarınızda olacak! Beni asıl şaşırtan, Saiss'in yerine on birde sahaya çıkan Montero tercihidir. Montero, yanılmıyorsam Alanya maçında 45 dakika oynadı. Peki Valerian Ismael, elinin altında Welinton varken, niye o arkadaş? Kaldı ki Welinton, boylu - poslu, artı, fiziğini de çok iyi kullanıyor. Gördük ki, Gomez hava toplarında oldukça etkili... Attığı ilk golde bunu gördük. Gerek Tayyip Talha, gerekse Montero onu kontrol etmekte sıkıntı çektiler.
Trabzonspor, Beşiktaş dersini iyi çalışmış. Nitekim savunmayı sağlam tuttular, rakibe boş alan bırakmadılar, özellikle N'Koudou'ya adeta gözaltında tuttular. Weghorst, forvette belki klasik olacak, çok yalnız kaldı. Bir pozisyon yakaladı, ona da Uğurcan vize vermedi.
Hep söyledik, Ghezzal varsa pozisyon üretirsiniz. Nitekim Larsen'in kendi kalesine attığı golde onun payı olduğu kadar, Rosier'in de çabukluğu ön plandaydı. Ne var ki Ghezzal'e nazar değdi, sakatlanıp, yerini Redmond'a bıraktı.
Kuşkusuz Masuaku, Kartal'ın bence en iyi transferlerinden... Gelin görün ki öyle bir hata yaptı ki, o da şaşırdı, biz de ona yakıştıramadık! Sanırım Larsen'e nazire yaparcasına Trezeuget asist yaptı, tecrübeli futbolcu bu piyangoyu kaçırır mı, elbette kaçırmaz! Bu yarıda Salih Uçan'ın estetik içeren bir şutu var, ona da Uğurcan izin vermezken, Weghorst'un da bir fırsatı golle taçlandıramadı.
Bu işin ustası falan yok. Örnek mi Souza... Kartal'ın baskıyı öne çıkardığı anlar, Bardhi'ye o da asist yaptı, Allah'tan dışarı attı. Bazı hamleler vardır, karşılığını alırsınız. Dele Alli çıktı, yerine Cenk Tosun girdi, üç dakika sonra hocasını utandırmadı. Weghorst'un kafa şutunda direkten dönen topu tamamladı, skoru eşitledi. Son yirmi dakikasında Kartal, adeta rakip kaleye park etti, müthiş bir baskı kurdu, Ugurcan'ı geçecek kramponu ara ki, bulasınız!
Trabzon öyle veya böyle istediğini alıp, evine döndü. Kartal ise kan kaybetmeye devam ediyor.
Gelelim orta hakem Ali Şansalan'a... Faullerde adeta çifte standart uyguladı, ne Beşiktaş'ın ne de Trabzon'un senin kıyağına gereksinim yok, bilesin hocam. Örnek Cenk Tosun ve Weghorst'un mücadesi, ikisini de ters verdin! Yusuf, Gedson'a arkadan müdahelesi kırmızının babası! Sen sarıyı çekiyorsun, neyse ki VAR'da Serkan Tokat var. Sen pas geçtin, o geçmedi, uyardı. Üstelik burnunun dibinde!
Bilal MEŞE / Milliyet