Akşam yazarı Engin Verel'in köşe yazısı
Son zamanlarda bu kadar şansın ve şanssızlığın bir arada yaşandığı bir maç görmemiştim. Gruptaki en kritik maçın, bu kadar kritik kararlara sahne olacağını doğrusu maç öncesi hiç aklıma getirmemiştim.Maçın henüz 8'inci dakikası dolarken Merih'in sürpriz çıkışı ve güzel ara pasında topla buluşan Zeki'nin ortaya çevirdiği topu Mepham kendi ağlarına yolladı. Oyun 3 dakikadan fazla durdu, ölçüler, biçtiler, golü nasıl iptal edeceklerine (!) bir türlü karar veremediler. Orta hakemi çağırdılar o da 'Ofsayt'a hükmetti.VAR sistemi kurulduğundan beri ilk kez bir ofsayt pozisyonunun çizgi çizilmeden, orta hakem kararıyla hükme bağlandığını gördüm. Çok garipti.Bu karar oyuncularımızın da konsantresini bozdu, oyundan kopardı. Toparlanmamız uzun sürdü ve devre golsüz bitti.Soyunma odasına giderken elimizdeki tek avantaj, Morrell'in atılmasıyla rakibin 10 kişi kalmasıydı. Kuntz rakibin ikinci yarı daha çok kapanacağını düşünerek Kerem'i oyundan alıp, Umut Nayir ile gol bölgesini takviye etti. Ardından da Arda Güler ve Eren hamlesi geldi.Maç 11'e 11 oynanırken Arda Güler'in kulübede olması doğru karardı, rakip eksildikten sonra oyuna girmesi de öyle.Sonrasında günün en iyisi Ferdi'nin kazandırdığı penaltı kaçtı, Umut'un ağlara giden golünde hakem topun eline çarpmasını gerekçe gösterip skor tabelasının değişmesine izin vermedi.Ama azimliydik, kararlıydık, "Bu maçı alacağız başka yolu yok" mesajını veriyorduk. Umut da şeytanın bacağını kıran harika kafasıyla kilidi açtı. Sonrasında Arda'nın kelimelerin kifayetsiz kalacağı golü geldi. Golden sonra bütün takım arkadaşlarının Arda'yı bir çocuk gibi sevmesi de ayrı bir güzellikti. Bu takım oynadıkça gelişecek ve geliştikçe tarihe adını yazdıracak. Bunun işaretlerini dün gece verdiler.Engin VEREL / Akşam
Son zamanlarda bu kadar şansın ve şanssızlığın bir arada yaşandığı bir maç görmemiştim. Gruptaki en kritik maçın, bu kadar kritik kararlara sahne olacağını doğrusu maç öncesi hiç aklıma getirmemiştim.Maçın henüz 8'inci dakikası dolarken Merih'in sürpriz çıkışı ve güzel ara pasında topla buluşan Zeki'nin ortaya çevirdiği topu Mepham kendi ağlarına yolladı. Oyun 3 dakikadan fazla durdu, ölçüler, biçtiler, golü nasıl iptal edeceklerine (!) bir türlü karar veremediler. Orta hakemi çağırdılar o da 'Ofsayt'a hükmetti.VAR sistemi kurulduğundan beri ilk kez bir ofsayt pozisyonunun çizgi çizilmeden, orta hakem kararıyla hükme bağlandığını gördüm. Çok garipti.Bu karar oyuncularımızın da konsantresini bozdu, oyundan kopardı. Toparlanmamız uzun sürdü ve devre golsüz bitti.Soyunma odasına giderken elimizdeki tek avantaj, Morrell'in atılmasıyla rakibin 10 kişi kalmasıydı. Kuntz rakibin ikinci yarı daha çok kapanacağını düşünerek Kerem'i oyundan alıp, Umut Nayir ile gol bölgesini takviye etti. Ardından da Arda Güler ve Eren hamlesi geldi.Maç 11'e 11 oynanırken Arda Güler'in kulübede olması doğru karardı, rakip eksildikten sonra oyuna girmesi de öyle.Sonrasında günün en iyisi Ferdi'nin kazandırdığı penaltı kaçtı, Umut'un ağlara giden golünde hakem topun eline çarpmasını gerekçe gösterip skor tabelasının değişmesine izin vermedi.Ama azimliydik, kararlıydık, "Bu maçı alacağız başka yolu yok" mesajını veriyorduk. Umut da şeytanın bacağını kıran harika kafasıyla kilidi açtı. Sonrasında Arda'nın kelimelerin kifayetsiz kalacağı golü geldi. Golden sonra bütün takım arkadaşlarının Arda'yı bir çocuk gibi sevmesi de ayrı bir güzellikti. Bu takım oynadıkça gelişecek ve geliştikçe tarihe adını yazdıracak. Bunun işaretlerini dün gece verdiler.Engin VEREL / Akşam