Ekrem Açıkel ve İsmet Berkan gibi gelenlerin, gidenleri arattığı Halk TV; HÜDAPAR ve Yeniden Refah Parti'leri ile yaptığı görüşmelerden olumsuz yanıt aldıktan sonra Mehmet Çelik faciasını da yaşayan AKP. Medya ve Siyaset gündemine dair bir derleme....
Halk Tv'de neler oluyor?
Son dönemlerde Halk TV'deki gidiş gelişlere alışmıştık.
Ancak gelişler biraz garip olmaya başladı.
Siyasi iklimi hiç uygun olmayan Ekrem Açıkel* transfer edildi.
Fenerbahçe taraftarının büyük protestosuna karşın bir açıklama yapmak için de lüzum görülmedi.
Son bomba da dün gece geldi.
Kabataş yalancısı olarak anılan İsmet Berkan*...
Bu isim hakkında da büyük eleştiriler gelecektir muhakkak...
Önce Şike yalancısı, şimdi Kabataş yalancısı...
Sıradaki transfer ne yalancısı olacak bakalım?
Herkesin kafasında, 'Yoksa Halk TV gelecek dönemin A Haber'i mi olacak' düşüncesi dönmüyor değil...
AKP'de neler oluyor?
AKP bu dönemde hiç alışık olmadığımız kadar sistematik hatalar yapıyor...
İktidarın elindeki en büyük koz: 'HDP de Altılı Masa'nın gizli ortağı' söylemiydi.
Bunu belirtirken sundukları argüman ise terör örgütünün uzantısı ifadesiydi.
Peki sonra o AKP ne mi yaptı?
Kendini resmiyette de Hizbullah'ın siyasi kanadı olarak tanımlayan HÜDAPAR'ı masaya davet etti.
En büyük rakibine teröristle iş tutuyorsun diyenin ittifakında terörist organizasyon yer alıyordu artık.
Peki diğer ortaklar ne dedi buna?
En küçük ortak Vatan Partisi bu duruma karşı çıkarak masadan ayrıldı...
BBP'nin AKP istemedikten sonra herhangi bir fikir beyan etmesi beklenmiyordu zaten.
MHP ise son yıllardaki duruşunu bozmadı... Tam bir suskunluk sarmalı.
Bir süredir, sadece ana muhalefete muhalefet partisi olan MHP'nin tek sert söylem yaptığı konu da terördü.
Ama ne kısmet ki masaya oturan terörist partiye karşı söyleyecek bir sözleri dahi yoktu.
Diğer bir ittifak görüşmesine daha gidelim şimdi;
Yeniden Refah Partisi'yle yapılan görüşmelerin de sonuçsuz kaldığı dün belli oldu.
Peki sonuçsuz kalmasının esas sebebi neydi?
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun.
Yasayı savunan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'i kendi partilileri kurban etmekten çekinmedi.
Fakat AKP yasadan vazgeçme konusunda adım atma düşüncesine girse de,
Sonuç yine hüsrandı...
Herhangi bir seçim döneminde hiç tamah etmeyeceği, yüzde 0,3 ile 1 arasında oyları olan partilerin kapısında böyle beklemesi iktidarın çaresizliğini göstermiyor mu sizce de?
Bir bomba gelişme de gece yaşandı...
2009-2015 yılları arasında mâliye bakanı olarak görev yapan Mehmet Çelik ile bir görüşme gerçekleştirdi Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Yeni Dönem için de kendisine bir teklif sunuldu eski parlak günlerin yaşanacağı inancıyla.
Ve tabii ki bu teklifi reddedeceği hiç düşünülmeyerek görüşmenin öncesi de basına servis edildi.
İstenen, seçim heyecanını getirecek hamlelerden biri olmasıydı bunun.
Fakat yine alışık olmadığımız bir sonuç yaşadık.
Çelik AKP'nin teklifini kabul etmedi.
Bizim bildiğimiz AKP, işini garantiye almadan böyle bir haberin basında yer almasına izin verir miydi?
Hiç sanmam...
Tedirginlik diz boyu,
İktidar tüm tuşlara aynı anda basmaya çalışıyor...
Ve sanırım 20 yıllık dönemde bunu ilk defa yaşıyoruz.
Hadi hayırlısı...
Not: Kapak fotoğrafı AK Parti Genel Merkezi önünden. Eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in görüşme sonrasında kameraların karşısına geçerek bir açıklama yapacağı umut ediliyordu.
*Ekrem Açıkel: 3 Temmuz sözde şike sürecinde, Fenerbahçe Futbol A Takımı Futbolcusu Emenike için 'olmayan para sayma görüntülerini' izledim diyerek alenen yalan söylemişti.
*İsmet Berkan: Gezi Parkı eylemleri sırasında, AKP'li bir siyasetçinin yakını olan bir kadın, Kabataş'ta vapurdan indikten sonra, yanındaki bebeğiyle beraber, "yarı çıplak, deri kıyafetli ve deri eldivenli bir grubun saldırısına uğradığı"nı iddia etmişti.
İsmet Berkan, Zehra D. adlı başörtülü genç kadının Kabataş'ta tacize uğradığı iddiasının "gerçek" olduğunu savunan tweet'ler atmış, 12 Haziran 2013'de "Çok ama çok acı bir öykü. Maalesef gerçek" diye yazmıştı. Sonrasında da "MOBESE görüntüleri dahil pek çok şey var, savunulur tarafı olmayan bir olay" tweet'i atmıştı. Berkan, "Siz izlediniz mi?" sorusuna da yine Twitter'da "Evet" yanıtını vermişti.
Daha sonra ortaya çıkan gerçek görüntülerde iddia edilen olaya ilişkin hiçbir emare görülmemişti. Muhalefetin ve toplumun bir kesiminin "Kabataş yalanı" diye andığı olaya ilişkin konuşan Berkan, "Benim hıyarlığım" ifadesini kullanmıştı.
Halk Tv'de neler oluyor?
Son dönemlerde Halk TV'deki gidiş gelişlere alışmıştık.
Ancak gelişler biraz garip olmaya başladı.
Siyasi iklimi hiç uygun olmayan Ekrem Açıkel* transfer edildi.
Fenerbahçe taraftarının büyük protestosuna karşın bir açıklama yapmak için de lüzum görülmedi.
Son bomba da dün gece geldi.
Kabataş yalancısı olarak anılan İsmet Berkan*...
Bu isim hakkında da büyük eleştiriler gelecektir muhakkak...
Önce Şike yalancısı, şimdi Kabataş yalancısı...
Sıradaki transfer ne yalancısı olacak bakalım?
Herkesin kafasında, 'Yoksa Halk TV gelecek dönemin A Haber'i mi olacak' düşüncesi dönmüyor değil...
AKP'de neler oluyor?
AKP bu dönemde hiç alışık olmadığımız kadar sistematik hatalar yapıyor...
İktidarın elindeki en büyük koz: 'HDP de Altılı Masa'nın gizli ortağı' söylemiydi.
Bunu belirtirken sundukları argüman ise terör örgütünün uzantısı ifadesiydi.
Peki sonra o AKP ne mi yaptı?
Kendini resmiyette de Hizbullah'ın siyasi kanadı olarak tanımlayan HÜDAPAR'ı masaya davet etti.
En büyük rakibine teröristle iş tutuyorsun diyenin ittifakında terörist organizasyon yer alıyordu artık.
Peki diğer ortaklar ne dedi buna?
En küçük ortak Vatan Partisi bu duruma karşı çıkarak masadan ayrıldı...
BBP'nin AKP istemedikten sonra herhangi bir fikir beyan etmesi beklenmiyordu zaten.
MHP ise son yıllardaki duruşunu bozmadı... Tam bir suskunluk sarmalı.
Bir süredir, sadece ana muhalefete muhalefet partisi olan MHP'nin tek sert söylem yaptığı konu da terördü.
Ama ne kısmet ki masaya oturan terörist partiye karşı söyleyecek bir sözleri dahi yoktu.
Diğer bir ittifak görüşmesine daha gidelim şimdi;
Yeniden Refah Partisi'yle yapılan görüşmelerin de sonuçsuz kaldığı dün belli oldu.
Peki sonuçsuz kalmasının esas sebebi neydi?
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun.
Yasayı savunan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'i kendi partilileri kurban etmekten çekinmedi.
Fakat AKP yasadan vazgeçme konusunda adım atma düşüncesine girse de,
Sonuç yine hüsrandı...
Herhangi bir seçim döneminde hiç tamah etmeyeceği, yüzde 0,3 ile 1 arasında oyları olan partilerin kapısında böyle beklemesi iktidarın çaresizliğini göstermiyor mu sizce de?
Bir bomba gelişme de gece yaşandı...
2009-2015 yılları arasında mâliye bakanı olarak görev yapan Mehmet Çelik ile bir görüşme gerçekleştirdi Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Yeni Dönem için de kendisine bir teklif sunuldu eski parlak günlerin yaşanacağı inancıyla.
Ve tabii ki bu teklifi reddedeceği hiç düşünülmeyerek görüşmenin öncesi de basına servis edildi.
İstenen, seçim heyecanını getirecek hamlelerden biri olmasıydı bunun.
Fakat yine alışık olmadığımız bir sonuç yaşadık.
Çelik AKP'nin teklifini kabul etmedi.
Bizim bildiğimiz AKP, işini garantiye almadan böyle bir haberin basında yer almasına izin verir miydi?
Hiç sanmam...
Tedirginlik diz boyu,
İktidar tüm tuşlara aynı anda basmaya çalışıyor...
Ve sanırım 20 yıllık dönemde bunu ilk defa yaşıyoruz.
Hadi hayırlısı...
Not: Kapak fotoğrafı AK Parti Genel Merkezi önünden. Eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in görüşme sonrasında kameraların karşısına geçerek bir açıklama yapacağı umut ediliyordu.
*Ekrem Açıkel: 3 Temmuz sözde şike sürecinde, Fenerbahçe Futbol A Takımı Futbolcusu Emenike için 'olmayan para sayma görüntülerini' izledim diyerek alenen yalan söylemişti.
*İsmet Berkan: Gezi Parkı eylemleri sırasında, AKP'li bir siyasetçinin yakını olan bir kadın, Kabataş'ta vapurdan indikten sonra, yanındaki bebeğiyle beraber, "yarı çıplak, deri kıyafetli ve deri eldivenli bir grubun saldırısına uğradığı"nı iddia etmişti.
İsmet Berkan, Zehra D. adlı başörtülü genç kadının Kabataş'ta tacize uğradığı iddiasının "gerçek" olduğunu savunan tweet'ler atmış, 12 Haziran 2013'de "Çok ama çok acı bir öykü. Maalesef gerçek" diye yazmıştı. Sonrasında da "MOBESE görüntüleri dahil pek çok şey var, savunulur tarafı olmayan bir olay" tweet'i atmıştı. Berkan, "Siz izlediniz mi?" sorusuna da yine Twitter'da "Evet" yanıtını vermişti.
Daha sonra ortaya çıkan gerçek görüntülerde iddia edilen olaya ilişkin hiçbir emare görülmemişti. Muhalefetin ve toplumun bir kesiminin "Kabataş yalanı" diye andığı olaya ilişkin konuşan Berkan, "Benim hıyarlığım" ifadesini kullanmıştı.
