Futbol yazarı Asena Özkan'ın maç yazısı
Beşiktaş, İnönü Stadı'nda Alanyaspor'u üç golle yenip yoluna devam etti bunun yanında art arda gelen beşinci yengisinin coşkusunu yaşadı. Beşiktaş ve Beşiktaşlılar için sevindirici elbette ancak bizler tüm skorlara 'objektif' bakmakla yükümlü kişileriz.
En kısasından görevimiz, 'eleştirmek!' Maçları 'at gözlüğü' ile izleyen okur çoğu zaman hesap soruyor ya da biraz daha ileri gidip hakaret ediyor! Onların doğrusu, bir takımı izleyen spor yazarının o kulübe gönülden bağlı olması. Ezcümle; madem Beşiktaş yazıyorsun o halde yendiği zaman yücelteceksin, yenildiği zaman da kılıf uyduracaksın.
Bizler ne kulüplerin ne de futbolcuların hükmedebileceği kişiler olmadığımız gibi tek görevimiz olanı biteni okura yansız aktarmak. Sorumluluğuz önce okura sonra yazarak olarak bağlı olduğumuz kuruma...
Merak ettim Alanyaspor teknik direktörü Francesco Farioli, Galatasaray maçında da benzer golü yiyen kaleci Rúnar Alex Rúnarsson'ı hiç uyarmadı mı? İzlandalı kaleci öylesine lakayt davrandı ki kalesindeki üçüncü golde, zorla oynayan Dele Alli'ye gol attırdı. Alanyaspor maçın genelinde defansa dayalı bir oyunu benimsemedi ve açık oynayıp gol aradı.
Nitekim, ilk yarıda iki mutlak pozisyondan ileri uç adamlarının beceri noksanlıkları ve de kaleci Mert Günok'un beceresi nedeni ile yararlanamadı. Alanyaspor'un karşılaşmanın ilk yarısını 2-1 önde tamamlaması hiç sürpriz olmazdı. Burada da Şenol Güneş'in hakkını teslim etmeli! Ersin Destanoğlu kaledeyken tribündeki ve ekran başındaki Beşiktaşlılar da bir 'tedirginlik' hakimdi. Kaleyi Mert Günok'un devralmasıyla en azından bu sorun tamamen ortadan kalktı diyebiliriz.
Şenol Güneş, kaleci tercihinde tamamen haklı çıktı. Cenk Tosun'un penaltısı, sonrasında sert şutla gelen golü Beşiktaş'ın rahat ve baskısız oynamasını sağladı ancak yinelemek gerek rakip Alanyaspor bu sırada ne savunmaya çekildi ne de oyunu çirkinleştirecek futbol sergiledi.
Cenk Tosun iki gol atsa da ne yalan söyleyeyim bu çocukta beni rahatsız eden bir şeyler var! Yoksa bonservisine 22.5 milyon euro ödeyen İngilizler bu çocuğu neden yok pahasına elden çıkarsınlar ki...
Beşiktaş'ın Alanyaspor'u 3-0 yendiği maçta gol ya da goller atmasalar da ön plana çıkan iki isim vardı birisi son haftaların istikrarlısı ve üretkeni Gedson Fernandes diğeri de aynı paraleldeki Jakson Muleka... Geriye kalanlar sadece durumu idare ettiler. Vincent Aoubakar'ı da Dele Alli'si de, ötekileri de...
Ancak dostane bir uyarı; ligin sonlarına doğru başka hiçbir takım bu kadar açık oynamayacağı gibi katı savunma yapacak. Onların ceza alanlarına girmek ve şut çekmek bu kadar kolay olmayacak. Bunun yanında her takımın ileri uç elemanları Alanyaspor'daki gibi beceri noksanlığı yaşamayacak. Şenol Güneş'in savunma bloğun oturtması şart aksi takdirde Beşiktaş defansının arkasına atılan uzun topu önünde bulan rakip oyuncu Mert Günok'u aşabilirse gol atma olanağına sahil olacak. Beşiktaş ve Beşiktaşlılar tabii ki coşmalı ama abartmadan!
Asena ÖZKAN / T24
Beşiktaş, İnönü Stadı'nda Alanyaspor'u üç golle yenip yoluna devam etti bunun yanında art arda gelen beşinci yengisinin coşkusunu yaşadı. Beşiktaş ve Beşiktaşlılar için sevindirici elbette ancak bizler tüm skorlara 'objektif' bakmakla yükümlü kişileriz.
En kısasından görevimiz, 'eleştirmek!' Maçları 'at gözlüğü' ile izleyen okur çoğu zaman hesap soruyor ya da biraz daha ileri gidip hakaret ediyor! Onların doğrusu, bir takımı izleyen spor yazarının o kulübe gönülden bağlı olması. Ezcümle; madem Beşiktaş yazıyorsun o halde yendiği zaman yücelteceksin, yenildiği zaman da kılıf uyduracaksın.
Bizler ne kulüplerin ne de futbolcuların hükmedebileceği kişiler olmadığımız gibi tek görevimiz olanı biteni okura yansız aktarmak. Sorumluluğuz önce okura sonra yazarak olarak bağlı olduğumuz kuruma...
Merak ettim Alanyaspor teknik direktörü Francesco Farioli, Galatasaray maçında da benzer golü yiyen kaleci Rúnar Alex Rúnarsson'ı hiç uyarmadı mı? İzlandalı kaleci öylesine lakayt davrandı ki kalesindeki üçüncü golde, zorla oynayan Dele Alli'ye gol attırdı. Alanyaspor maçın genelinde defansa dayalı bir oyunu benimsemedi ve açık oynayıp gol aradı.
Nitekim, ilk yarıda iki mutlak pozisyondan ileri uç adamlarının beceri noksanlıkları ve de kaleci Mert Günok'un beceresi nedeni ile yararlanamadı. Alanyaspor'un karşılaşmanın ilk yarısını 2-1 önde tamamlaması hiç sürpriz olmazdı. Burada da Şenol Güneş'in hakkını teslim etmeli! Ersin Destanoğlu kaledeyken tribündeki ve ekran başındaki Beşiktaşlılar da bir 'tedirginlik' hakimdi. Kaleyi Mert Günok'un devralmasıyla en azından bu sorun tamamen ortadan kalktı diyebiliriz.
Şenol Güneş, kaleci tercihinde tamamen haklı çıktı. Cenk Tosun'un penaltısı, sonrasında sert şutla gelen golü Beşiktaş'ın rahat ve baskısız oynamasını sağladı ancak yinelemek gerek rakip Alanyaspor bu sırada ne savunmaya çekildi ne de oyunu çirkinleştirecek futbol sergiledi.
Cenk Tosun iki gol atsa da ne yalan söyleyeyim bu çocukta beni rahatsız eden bir şeyler var! Yoksa bonservisine 22.5 milyon euro ödeyen İngilizler bu çocuğu neden yok pahasına elden çıkarsınlar ki...
Beşiktaş'ın Alanyaspor'u 3-0 yendiği maçta gol ya da goller atmasalar da ön plana çıkan iki isim vardı birisi son haftaların istikrarlısı ve üretkeni Gedson Fernandes diğeri de aynı paraleldeki Jakson Muleka... Geriye kalanlar sadece durumu idare ettiler. Vincent Aoubakar'ı da Dele Alli'si de, ötekileri de...
Ancak dostane bir uyarı; ligin sonlarına doğru başka hiçbir takım bu kadar açık oynamayacağı gibi katı savunma yapacak. Onların ceza alanlarına girmek ve şut çekmek bu kadar kolay olmayacak. Bunun yanında her takımın ileri uç elemanları Alanyaspor'daki gibi beceri noksanlığı yaşamayacak. Şenol Güneş'in savunma bloğun oturtması şart aksi takdirde Beşiktaş defansının arkasına atılan uzun topu önünde bulan rakip oyuncu Mert Günok'u aşabilirse gol atma olanağına sahil olacak. Beşiktaş ve Beşiktaşlılar tabii ki coşmalı ama abartmadan!
Asena ÖZKAN / T24
