Metehan90
Forum Üyesi
1939 Erzincan depremi veya Büyük Erzincan Depremi, 27 Aralık 1939 tarihinde merkez üssü Erzincan olan 7,9 Ms büyüklüğünde gerçekleşen deprem. Amerika Birleşik Devletleri Jeoloji Araştırmaları Kurumu (USGS) ise depremin büyüklüğünü 7,8 Mw (± 0,4) olarak kaydetti. Mercalli şiddet ölçeğine göre depremin şiddeti, ölçeğin en yüksek değeri olan XII (Afetsel) olarak saptanırken 116 bin 720 bina bütünüyle yıkıldı. Sarsıntı sonucunda resmî sayılara göre 32 bin 968 kişi yaşamını yitirdi, 100 binden fazla kişi ise yaralandı. Ölüm oranlarının yüksek olmasının ana nedenleri arasında; çetin kış koşullarının olması, yardımların ve arama-kurtarma faaliyetlerinin güç koşullar altında yürütülmesi gösterildi.
Deprem, 1939 ile 1999 yılları arasında Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana gelen ve batıya doğru göç eden bir dizi büyük depremin ilki olarak kabul edildi. Büyüklüğü itibarıyla karada meydana gelen dünyanın sayılı mega depremleri arasında gösterilen Erzincan depremi, 8,0 büyüklüğündeki 1668 Kuzey Anadolu depreminden sonra 7,8 Mw büyüklüğündeki 2023 Kahramanmaraş depremleri ile birlikte Anadolu'da meydana gelmiş en büyük ikinci depremdir. Bunun yanı sıra, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı ile sonuçlanan ikinci depremi olarak kayıtlara geçti.
Tektonik durum
Kuzey Anadolu Fay Hattı, Avrasya levhasının küçük Anadolu levhasından geçtiği ana transform fayı sınırıdır. 1.600 km'den uzun olan fay, Doğu Anadolu'dan Marmara Denizi'ne kadar uzanır. Kuzey Anadolu Fay Hattı, çok yüksek sismik aktivite gösterir. Türkiye'nin birinci derece deprem bölgesinde bulunan Erzincan, Kuzey Anadolu deprem kuşağının çok etkin bir bölümü olan Erzincan Ovası içindedir. Tarihi belgelere göre Erzincan son bin yılda 11 kez tümüyle yıkıma uğramıştır. Yerleşmenin bulunduğu zemin, akarsu çökellerinden oluşmuştur. Bu malzeme kentin yukarı kesimlerinde konglomeralaşmıştır. Orta bölümlerde birbirini izleyen çakıl ve kum katmanlarına rastlanır. Bu katmanlar oldukça yerleşmiş ve sıkı yapılıdır. 1939 depreminden sonra yerleşim alanı dışında bırakılmış olan eski şehrin zemini, kalın bir tarihi enkaz örtüsüyle kaplı yerleşmemiş akarsu birikintilerinden oluşmuştur. Erzincan'da bilinen ilk deprem Pontus zamanında olmuştur.
Deprem
Odak derinliği 20 km olan depremin etkilediği alan doğuda Erzincan Ovası'ndan batıda Kelkit Vadisi'ne kadar uzanır. Yırtılmanın uzunluğu 400 km (Erzincan'ın doğusundan Amasya'ya kadar), genişliği ise (güneyde Sivas'tan kuzeyde Karadeniz'e kadar) 200 km'dir. Bu depremde Erzincan'dan Kelkit Vadisi'ni izleyerek Niksar'a kadar uzanan yaklaşık 350 km'lik bir kırık sistemi oluşmuştur. Bu geniş alanı sarmış olan 35 deprem merkezi yaklaşık doğu-batı doğrultusunda dizilmiş başlıca dört sarsıntı çizgisi üzerinde etkinlik göstermiştir. Bunlar; Yukarı Yeşilırmak çizgisi, Kelkit-Deliçay çizgisi, Yaylalar ve Orta Yeşilırmak çizgisi ve kıyı çizgisidir. Bu çizgilerin hepsi de kırıklara karşılık gelmektedir. Kelkit Irmağı kırığı, Reşadiye'de doğu-güneydoğu ve batı-kuzeybatı doğrultusunda alçalmış ve yükselmiş ve böylece iki blok arasında 380 cm'lik bir düzey farkı doğmuştur. Deprem sırasında kıyı çizgisi Çarşamba ilçesinin kuzeyi ile Giresun arasında 15–100 m kadar geri çekilmiş ve Fatsa'da da bir deprem dalgası oluşmuştur.[kaynak belirtilmeli] Depremin yarattığı yırtılma, günümüzde de gözlemlenebilir. 2,3 metre ile 8,8 metre arasında ortalama yüzey yer değiştirmesi hesaplanmıştır. Kırıklar boyunca 0.5-2 metrelik dikey hareketler gözlemlenmiştir. Maksimum yatay atım 10,5 metre olarak hesaplanmıştır.
Deprem 52 saniye sürdü. Karadeniz kıyılarında 0,53 m uzunluğunda tsunamiye neden oldu. 1939 depreminden kaynaklanan Coulomb gerilme transferi, Kuzey Anadolu Fayı boyunca batıya doğru ilerleyen kırılmaları tetikledi. 1939'dan beri bu fayda 6.7'den büyük 10 tane deprem yaşandı.
Kayıplar ve hasar
Deprem, yaklaşık 116.720 binayı tamamen yıktı. Başlangıçta, ölü sayısı yaklaşık 8.000 kişiydi. Daha sonra 20.000'e çıktığı bildirildi. Aynı gün içinde sıcaklık -30 °C'ye düştü. Acil kurtarma operasyonu başladı. 5 Ocak'a kadar, deprem ve düşük sıcaklıklar, kar fırtınası ve seller nedeniyle yaklaşık 33.000 kişi öldü.
Sonrası
Depremin yarattığı hasar, Türkiye hükûmetini deprem yönetmeliklerini yürürlüğe koymaya sevk etti. Erzincan'da yıkım o kadar büyüktü ki şehir tamamen terk edildi ve biraz daha kuzeyde yeni bir yerleşim yeri kuruldu.