Spor yazarı ve yorumcu Serdar Sarıdağ, A Spor'da katıldığı programda Beşiktaş'ı değerlendirdi.
İşte Sarıdağ'ın açıklamaları:
"Şenol Hoca Beşiktaş'taki ilk döneminde ağırlıklı olarak 4-3-3 oynatıyordu çünkü orta sahada ve ön bölgede kreatif oyuncuları vardı. Atiba, Oğuzhan ve Sosa'nın iyi zamanları... 4 senesini katarak söylüyorum; hücumda Mario Gomez, Quaresma, Talisca, Babel'ler oldu, Aboubakar'lar oldu. Hoca da elinde böyle bir kadro yapısı varken genelde 4-3-3'ü tercih etti. Fakat kupadaki Serikspor maçında üçlü oynattı. Bir şey mi denedi bilmiyorum ama belki o yüzden Onur Bulut ismi çok dolaşıyor.
Valerien Ismael üçlüden dörtlüye döndü dediler ama ısı haritalarına baktığımda takım yine üçlü savunma oynuyordu. Bence dörtlü gibi dizilmesinin nedeni, millet sussun diye yaptılar, başka açıklaması yok. Ya da takım içerisindeki itiraz edenler sussun diye. Belki onlardan biri Rosier'di, belki Ghezzal'dı bilemiyoruz.
Hocanın gitmesine belli bir noktadan sonra kimse üzülmez. İşler kötü gittiği zaman ne yapacak, bütün takımı mı gönderecek? Valerien Ismael'i geçtiğimiz sezon, ligin bitimine sekiz hafta kala getirmek istemediler. O yüzden kulüpten birileri Önder Hoca'ya kızgın olabilirler. Kimse kızmasın Önder Karaveli'ye, o zaman hocaya sahip çıksalardı. Eğer Önder Hoca'nın işleri rast gitseydi bu sene takımın başında Önder Hoca olacaktı. Niye değiştireyim ki, adam başarılı olmuş. Önder Hoca'ya ekranlardan, sosyal medyadan sürekli baskı oldu. Ben ona "Sen İsveç Ligi'nin hocasısın diyordum. Ben bildiğimi söylüyorum, planı söylüyorum. Bunu bana kulüpten söylediler. Gittiği için biraz "gitme, kal" dediler hocaya. Çünkü Valerien ya da kim gelecekse, yeni gelecek hocanın yıpranmasını istemiyorlardı.
Beşiktaş'ta fatura Önder Hoca'ya kesilmedi, Michy Batshuayi'ye kesildi. O kadar çok kaçan pozisyon var ki... Aboubakar'la kıyaslıyorlar, yapmayın, Aboubakar bu kadar pozisyona girmedi. Batshuayi kötü oyuncu değil bu arada, gerçekten ciddi bir kısmetsizliği vardı, o da üzülüyordu. Direkler, onlar bunlar, bir türlü olmuyordu. Artık yapacak bir şey kalmamıştı geriye.
Şenol Hoca'nın şu anda takımla iletişimi çok iyi ama iki üç maç işler kötü gitse sosyal medyadan Şenol Hoca'ya da aynılarını yazacaklar. Zaten eski tribünler kalmadı. Beşiktaş'ın yapacağı geçiş önemli. Sergen Yalçın'a da geçiş dönemi dendi, Sergen Hoca söyledi bana. Başakşehir ve Trabzon maçlarını kul payı kaçırdım, alsaydım şampiyondum dedi. Şampiyonluktan önceki, ilk geldiği sezondan bahsediyorum. Çok iyi bir çıkış yakaladı. "Başakşehir'i yensem şampiyondum" diyor.
Valerien Ismael'in sisteminden vazgeçmesinde Rıdvan ve Emirhan'ın takımdan ayrılması çok etkili oldu. Rıdvan Yılmaz o üçlü sistemde çok önemli bir yere sahipti. Keza Emirhan takımda kalsa Ismael onu da ilk 11'de oynatmayı planlıyordu. Valerien Hoca bu oyunculara takımda kalmaları için adeta yalvardı. "Bu sezon gitmeyin, seneye daha iyi bir durumda gidersiniz" dedi ama bu konuşmalar yeterli olmadı. Oyuncuların durumlarına baktığımızda Valerien Ismael'in haklı çıktığını görebiliyoruz.
Duhuliye.com
İşte Sarıdağ'ın açıklamaları:
"Şenol Hoca Beşiktaş'taki ilk döneminde ağırlıklı olarak 4-3-3 oynatıyordu çünkü orta sahada ve ön bölgede kreatif oyuncuları vardı. Atiba, Oğuzhan ve Sosa'nın iyi zamanları... 4 senesini katarak söylüyorum; hücumda Mario Gomez, Quaresma, Talisca, Babel'ler oldu, Aboubakar'lar oldu. Hoca da elinde böyle bir kadro yapısı varken genelde 4-3-3'ü tercih etti. Fakat kupadaki Serikspor maçında üçlü oynattı. Bir şey mi denedi bilmiyorum ama belki o yüzden Onur Bulut ismi çok dolaşıyor.
Valerien Ismael üçlüden dörtlüye döndü dediler ama ısı haritalarına baktığımda takım yine üçlü savunma oynuyordu. Bence dörtlü gibi dizilmesinin nedeni, millet sussun diye yaptılar, başka açıklaması yok. Ya da takım içerisindeki itiraz edenler sussun diye. Belki onlardan biri Rosier'di, belki Ghezzal'dı bilemiyoruz.
Hocanın gitmesine belli bir noktadan sonra kimse üzülmez. İşler kötü gittiği zaman ne yapacak, bütün takımı mı gönderecek? Valerien Ismael'i geçtiğimiz sezon, ligin bitimine sekiz hafta kala getirmek istemediler. O yüzden kulüpten birileri Önder Hoca'ya kızgın olabilirler. Kimse kızmasın Önder Karaveli'ye, o zaman hocaya sahip çıksalardı. Eğer Önder Hoca'nın işleri rast gitseydi bu sene takımın başında Önder Hoca olacaktı. Niye değiştireyim ki, adam başarılı olmuş. Önder Hoca'ya ekranlardan, sosyal medyadan sürekli baskı oldu. Ben ona "Sen İsveç Ligi'nin hocasısın diyordum. Ben bildiğimi söylüyorum, planı söylüyorum. Bunu bana kulüpten söylediler. Gittiği için biraz "gitme, kal" dediler hocaya. Çünkü Valerien ya da kim gelecekse, yeni gelecek hocanın yıpranmasını istemiyorlardı.
Beşiktaş'ta fatura Önder Hoca'ya kesilmedi, Michy Batshuayi'ye kesildi. O kadar çok kaçan pozisyon var ki... Aboubakar'la kıyaslıyorlar, yapmayın, Aboubakar bu kadar pozisyona girmedi. Batshuayi kötü oyuncu değil bu arada, gerçekten ciddi bir kısmetsizliği vardı, o da üzülüyordu. Direkler, onlar bunlar, bir türlü olmuyordu. Artık yapacak bir şey kalmamıştı geriye.
Şenol Hoca'nın şu anda takımla iletişimi çok iyi ama iki üç maç işler kötü gitse sosyal medyadan Şenol Hoca'ya da aynılarını yazacaklar. Zaten eski tribünler kalmadı. Beşiktaş'ın yapacağı geçiş önemli. Sergen Yalçın'a da geçiş dönemi dendi, Sergen Hoca söyledi bana. Başakşehir ve Trabzon maçlarını kul payı kaçırdım, alsaydım şampiyondum dedi. Şampiyonluktan önceki, ilk geldiği sezondan bahsediyorum. Çok iyi bir çıkış yakaladı. "Başakşehir'i yensem şampiyondum" diyor.
Valerien Ismael'in sisteminden vazgeçmesinde Rıdvan ve Emirhan'ın takımdan ayrılması çok etkili oldu. Rıdvan Yılmaz o üçlü sistemde çok önemli bir yere sahipti. Keza Emirhan takımda kalsa Ismael onu da ilk 11'de oynatmayı planlıyordu. Valerien Hoca bu oyunculara takımda kalmaları için adeta yalvardı. "Bu sezon gitmeyin, seneye daha iyi bir durumda gidersiniz" dedi ama bu konuşmalar yeterli olmadı. Oyuncuların durumlarına baktığımızda Valerien Ismael'in haklı çıktığını görebiliyoruz.
Duhuliye.com