Fanatik yazarı Cem Dizdar'ın köşe yazısı
Sezon ikinciliği için çıkılan maçın ilk yarısında düşük yoğunlukta oynayan bir Beşiktaş izledik yine. Gol atmadı mı attı ama skorun ötesinde hissedilir 'Oyun gücü'nden söz etmek pek mümkün değildi. Yine de hücumda paylaşma konusunda hayli cimri davranan Gedson Fernandes'i öndeki oyuncularından daha fazla pozisyona dahil etmeyi becerdi.Savunmayı önceleyen Konya önce Mert Günok'un hata olarak kabul ettiği şutla ilk golü buldu. Ardından, yine Mert'in kurtarabileceği bir pozisyonu kaybetmesiyle -elbette rakibe kafa vurduran defans çizgisi de olaya dahil- beraberliği yakaladı. Yetmedi, Alejandro Pozuelo'ya, Beşiktaşlı Fernandes'in attığı ilk gole benzer bir de gol attırıp öne geçince tempoyu ayarlama işini de ele aldı! Ancak pasın bu oyunda ne kadar kıymetli olduğunu gösteren pozisyonda Cenk Tosun iki dakika önce oyuna giren Tayfur Bingöl'e topu verince yine beraberlik sağlandı.Oyun değil ama skor açısından iyi bir maç oldu. Peki, neden oyun değil? Çünkü 'Top'la oynanan oyunlarda topa hükmetmek esastır. Örneğin, 'Snooker'da beyaz topa hükmedebilmek oyuncu için belirleyici özelliktir. Futbolda da böyle.İkinci olamadı ama...Topa hükmetmek için onu hem uzun süreli hem de verimli kullanmak gerek. Biri eksik kalınca o maç için skor gelse de 'Oyun hükmü' gelmeyebiliyor. Bu maç Beşiktaş için böyle oldu... Haliyle 'İkinci' de olamadı ama bu, Şenol Güneş sonrası oynanan oyunun gelişme seviyesini düşürmez.Şimdi iki soru... Bu kadar kritik maçta Vincent Aboubakar'a sahada rastlayanınız oldu mu? Ya da Valentin Rosier'in orta yapayım derken Konya savunmacılarına 'Nişanladığı' topları göreniniz? Daha da soru sorulabilir ama şimdilik bunlarla sınırlı kalsın meraklarımız.Her şeye rağmen Atiba Hutchinson'lu bir kapanış ligdeki yeri ne olursa olsun Beşiktaşlılar için gayret, çalışma, takımdaşlık adına sezonun tacı olmuş olmalı. Oyuna ve yaşama saygısının çocuklarımıza örnek olmasını umut edelim.Cem DİZDAR / Fanatik
Sezon ikinciliği için çıkılan maçın ilk yarısında düşük yoğunlukta oynayan bir Beşiktaş izledik yine. Gol atmadı mı attı ama skorun ötesinde hissedilir 'Oyun gücü'nden söz etmek pek mümkün değildi. Yine de hücumda paylaşma konusunda hayli cimri davranan Gedson Fernandes'i öndeki oyuncularından daha fazla pozisyona dahil etmeyi becerdi.Savunmayı önceleyen Konya önce Mert Günok'un hata olarak kabul ettiği şutla ilk golü buldu. Ardından, yine Mert'in kurtarabileceği bir pozisyonu kaybetmesiyle -elbette rakibe kafa vurduran defans çizgisi de olaya dahil- beraberliği yakaladı. Yetmedi, Alejandro Pozuelo'ya, Beşiktaşlı Fernandes'in attığı ilk gole benzer bir de gol attırıp öne geçince tempoyu ayarlama işini de ele aldı! Ancak pasın bu oyunda ne kadar kıymetli olduğunu gösteren pozisyonda Cenk Tosun iki dakika önce oyuna giren Tayfur Bingöl'e topu verince yine beraberlik sağlandı.Oyun değil ama skor açısından iyi bir maç oldu. Peki, neden oyun değil? Çünkü 'Top'la oynanan oyunlarda topa hükmetmek esastır. Örneğin, 'Snooker'da beyaz topa hükmedebilmek oyuncu için belirleyici özelliktir. Futbolda da böyle.İkinci olamadı ama...Topa hükmetmek için onu hem uzun süreli hem de verimli kullanmak gerek. Biri eksik kalınca o maç için skor gelse de 'Oyun hükmü' gelmeyebiliyor. Bu maç Beşiktaş için böyle oldu... Haliyle 'İkinci' de olamadı ama bu, Şenol Güneş sonrası oynanan oyunun gelişme seviyesini düşürmez.Şimdi iki soru... Bu kadar kritik maçta Vincent Aboubakar'a sahada rastlayanınız oldu mu? Ya da Valentin Rosier'in orta yapayım derken Konya savunmacılarına 'Nişanladığı' topları göreniniz? Daha da soru sorulabilir ama şimdilik bunlarla sınırlı kalsın meraklarımız.Her şeye rağmen Atiba Hutchinson'lu bir kapanış ligdeki yeri ne olursa olsun Beşiktaşlılar için gayret, çalışma, takımdaşlık adına sezonun tacı olmuş olmalı. Oyuna ve yaşama saygısının çocuklarımıza örnek olmasını umut edelim.Cem DİZDAR / Fanatik