Alternatif Tıpta Uygulanan Bazı Metotları Sayacak Olursak;
Geleneksel eski Hint tıbbı olan Ayurveda ve Aromaterapi
– Hemeopati
– Kraniosakral Tedavi
– Özellikle Çin’de uygulanan Akapuntur tedavisi
– Özellikle Japonya‘da uygulanan Shiatsu metodu
– Kolonik Yıkama
– Şelat Oluşturma Tedavisi
– Kiropraktik Tedavi
Bu ve benzeri alternatif tıp� yöntemleriyle milyonlarca insan hastalığına şifa aramaktadır.Bu tedavi yöntemleri insanlarda umut kaynağı olmuştur.
Alternatif tıp tedavisi bazen modern tıp tarafından reddedilmektedir. Çünkü, alternatif tıp adı altında piyasa sürülen bazı ilaçların hastalık tedavisinde faydalı olduğu ispatlanmamıştır. Modern tıpta kullanılan ilaçların yan etkileri hastalığa göre değişebilmektedir. Bazen hasta sağlığını fazla etkilemeyen yan etkiler olmasına karşın bazen ölüme yol açabilecek yan etkiler ortaya çıkabilmektedir. Alternatif tıp tedavisinde ise bu yan etkiler tam olarak araştırılmamıştır. Çünkü, alternatif tıp son zamanlarda gelişme göstermektedir.
Bazen alternatif tıp adı altında sürülen ilaçlar vücuda zararlı olabilmektedir. Bitki kaynaklı ilaçlar kişileri zehirleyebilmektedir. Örneğin; kilo kaybettirici bitki kaynaklı bir ürün kısa zaman önce piyasaya sürülmüştü. Ancak bu bitki kaynaklı ilacı kullanan 100 civarında kadının böbrek fonksiyonlarında bozulma meydana gelmiştir. Bir kısmında ise ilerlemiş böbrek hastalıkları ortaya çıkmıştır. Araştırmalara göre alternatif tıp adı altında piyasaya sürülen bazı ilaçların ise kanser yaptığı ortaya çıkmıştır. Aslında bitki kaynaklı bu ilaçlara farklı maddeler karışabilmektedir. Bundan dolayı bu ürünlerden bazıları insan yaşamı için risk taşımaktadır. Ayrıca bitki kaynaklı ürünler ile ilaçların birlikte kullanımı bazen hasta sağlığını olumsuz etkilemektedir. Yani bitki ile ilaç etkileşimi her zaman işe yaramamaktadır.
Yapılan araştırmalarda bazı bitki kaynaklı ürünleri sahte olarak piyasaya sürüldüğünü de göstermektedir. Yani kişiler daha sağlıklı olduğu için alternatif tıpta kullanılan bitki kaynaklı ürünü alıyor. Fakat ürün incelendiğinde hastalıkla mücadeleyi bitki kaynaklı ürünün içine enjekte edilmiş ilaçların yaptığı görülmüştür. Örneğin, yakın zamanda Çin’de diyabet hastalığı için bitki kaynaklı ürünler satılmıştır. Bu bitkisel haplar incelendiğinde içerisine� diyabet ilacı olan Glyburide’nin koyulduğu anlaşılmıştır.
Alternatif tıp alanında yapılan bu hileler hastaların kafasını karıştırmaktadır. Bu konuda hasta hangi yöntemle tedavi olmak istediğine kendisi karar vermelidir. Gerekirse bu konuda uzmanlardan bilgi almalıdır. Uzmanlar tedavi yönteminin getireceği yarar ve zararları hastaya tek tek anlatmalıdır.
Alternatif tıp ürünlerini kullanmadan önce bazı bilgiler araştırılmalıdır. Gerekli olan bilgileri belirtecek olursak;
– Ürünün hastalık tedavisinde ne derece etkili ve başarılı olduğu
– Ürün hakkında basında çıkan haberlerin doğruluk derecesi
– Mevcut olan modern tıp ile tedavisinin mümkün olup olmaması
Alternatif tıp ürünlerin ülkelerde� kullanımı , dağıtımı, üretimi� ve benzeri durumlar farklılık göstermektedir. Ülkemizde bitkisel kökenli ürün olarak nitelendirdiğimiz herbal ürünlerin satışı için Sağlık Bakanlığından ruhsat almaya gerek yoktur. Tarım Bakanlığından alınan ruhsat yeterli olmaktadır. Bu ise herbal ürünlerin ilaç olarak kabul edilmediğini göstermektedir. Bu ve benzeri durumlardan dolayı alternatif tıp sektöründe dolandırıcılar bulunmaktadır. Alternatif tıp ürünleri üreten kişiler hiçbir sorumluluk almamaktadır. Halbuki modern tıpta bu durum farklıdır. Herhangi bir beklenmeyen yan etkide ilaç firması incelenmekte ve gerekli kişilere işlem yapılmaktadır.
Geleneksel eski Hint tıbbı olan Ayurveda ve Aromaterapi
– Hemeopati
– Kraniosakral Tedavi
– Özellikle Çin’de uygulanan Akapuntur tedavisi
– Özellikle Japonya‘da uygulanan Shiatsu metodu
– Kolonik Yıkama
– Şelat Oluşturma Tedavisi
– Kiropraktik Tedavi
Bu ve benzeri alternatif tıp� yöntemleriyle milyonlarca insan hastalığına şifa aramaktadır.Bu tedavi yöntemleri insanlarda umut kaynağı olmuştur.
Alternatif tıp tedavisi bazen modern tıp tarafından reddedilmektedir. Çünkü, alternatif tıp adı altında piyasa sürülen bazı ilaçların hastalık tedavisinde faydalı olduğu ispatlanmamıştır. Modern tıpta kullanılan ilaçların yan etkileri hastalığa göre değişebilmektedir. Bazen hasta sağlığını fazla etkilemeyen yan etkiler olmasına karşın bazen ölüme yol açabilecek yan etkiler ortaya çıkabilmektedir. Alternatif tıp tedavisinde ise bu yan etkiler tam olarak araştırılmamıştır. Çünkü, alternatif tıp son zamanlarda gelişme göstermektedir.
Bazen alternatif tıp adı altında sürülen ilaçlar vücuda zararlı olabilmektedir. Bitki kaynaklı ilaçlar kişileri zehirleyebilmektedir. Örneğin; kilo kaybettirici bitki kaynaklı bir ürün kısa zaman önce piyasaya sürülmüştü. Ancak bu bitki kaynaklı ilacı kullanan 100 civarında kadının böbrek fonksiyonlarında bozulma meydana gelmiştir. Bir kısmında ise ilerlemiş böbrek hastalıkları ortaya çıkmıştır. Araştırmalara göre alternatif tıp adı altında piyasaya sürülen bazı ilaçların ise kanser yaptığı ortaya çıkmıştır. Aslında bitki kaynaklı bu ilaçlara farklı maddeler karışabilmektedir. Bundan dolayı bu ürünlerden bazıları insan yaşamı için risk taşımaktadır. Ayrıca bitki kaynaklı ürünler ile ilaçların birlikte kullanımı bazen hasta sağlığını olumsuz etkilemektedir. Yani bitki ile ilaç etkileşimi her zaman işe yaramamaktadır.
Yapılan araştırmalarda bazı bitki kaynaklı ürünleri sahte olarak piyasaya sürüldüğünü de göstermektedir. Yani kişiler daha sağlıklı olduğu için alternatif tıpta kullanılan bitki kaynaklı ürünü alıyor. Fakat ürün incelendiğinde hastalıkla mücadeleyi bitki kaynaklı ürünün içine enjekte edilmiş ilaçların yaptığı görülmüştür. Örneğin, yakın zamanda Çin’de diyabet hastalığı için bitki kaynaklı ürünler satılmıştır. Bu bitkisel haplar incelendiğinde içerisine� diyabet ilacı olan Glyburide’nin koyulduğu anlaşılmıştır.
Alternatif tıp alanında yapılan bu hileler hastaların kafasını karıştırmaktadır. Bu konuda hasta hangi yöntemle tedavi olmak istediğine kendisi karar vermelidir. Gerekirse bu konuda uzmanlardan bilgi almalıdır. Uzmanlar tedavi yönteminin getireceği yarar ve zararları hastaya tek tek anlatmalıdır.
Alternatif tıp ürünlerini kullanmadan önce bazı bilgiler araştırılmalıdır. Gerekli olan bilgileri belirtecek olursak;
– Ürünün hastalık tedavisinde ne derece etkili ve başarılı olduğu
– Ürün hakkında basında çıkan haberlerin doğruluk derecesi
– Mevcut olan modern tıp ile tedavisinin mümkün olup olmaması
Alternatif tıp ürünlerin ülkelerde� kullanımı , dağıtımı, üretimi� ve benzeri durumlar farklılık göstermektedir. Ülkemizde bitkisel kökenli ürün olarak nitelendirdiğimiz herbal ürünlerin satışı için Sağlık Bakanlığından ruhsat almaya gerek yoktur. Tarım Bakanlığından alınan ruhsat yeterli olmaktadır. Bu ise herbal ürünlerin ilaç olarak kabul edilmediğini göstermektedir. Bu ve benzeri durumlardan dolayı alternatif tıp sektöründe dolandırıcılar bulunmaktadır. Alternatif tıp ürünleri üreten kişiler hiçbir sorumluluk almamaktadır. Halbuki modern tıpta bu durum farklıdır. Herhangi bir beklenmeyen yan etkide ilaç firması incelenmekte ve gerekli kişilere işlem yapılmaktadır.