Beşiktaş-Galatasaray maçına atanan hakem Ali Şansalan'la ilgili tartışmalar sürerken, Milliyet gazetesi yazarı Cemal Ersen, Riva'da yaşananları bugünkü yazısında okurlarına aktardı.
Ersen, "Bu aralar Riva'da ilginç bir trafik yaşanıyor. Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi de ekstra mesai yapıyor.Önce Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, iki gün sonra Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, TFF'de alıyor soluğu. Güya, Koç randevu alıp gitmiş Büyükekşi'nin yanına. Özbek ise çat kapı girmiş odasına" ifadelerini kullandı.Kulüp başkanlarının TFF Başkanı'nı ziyaret etmesinin normal olduğunu vurgulayan Ersen, şöyle devam etti:"Ancak zamanlama da önemlidir. Kafa karıştırmamalıdır. Koç'un da, Özbek'in de, Riva'ya kahve içmeye gitmediği ortada. Dikkat çekici olan, biri taraftarı isyan ettiren İstanbulspor beraberliğinin ardından, diğeri hafta sonu şampiyonluğun kaderini belirleyecek derbi maçının arefesinde yaşanıyor.Vahim olanı iddialar. Efendim; Koç ezeli rakiplerinin maçına hakem siparişi vermiş, Ali Şansalan'ı istemiş. Bir de hakem Kadir Sağlam ile VAR odasındaki Halil Umut Meler'i şikayet etmiş. Hikaye bitmedi. Beşiktaş boş durur mu? Onlar da TFF ile Şansalan ismi üzerinde uzlaşmış. Çift dikiş yani. Büyükekşi ne yapmış? Rivayet o ki, MHK Başkanı Lale Orta'yı arayıp, "Bu hafta yapay zekayı unutun, pazar günkü maçı Ali Şansalan'a verin" demiş ve eklemiş: "Sağlam ile Meler arasındaki konuşmayı da gönderin, bizzat dinleyeceğim!"Bu nasıl bir ruh halidir anlamak zor. Sosyal medya öyle tehlikeli hale geldi, trol ordusu denen "paralıgönüllü" askerler öyle yönlendirici oldu ki, onlara kulüp yöneticilerinin ve aklı başında insanların inanması gerçekten delilik. Tepki verilebilir ama... Dursun Özbek camiasını seven ve kulübün çıkarlarını korumaya çalışan gerçek bir Galatasaraylı'dır. Ali Koç'un TFF Başkanı ile görüşmesinden rahatsız olabilir. Tepki verebilir veya "biz de buradayız" duruşunu göstermek isteyebilir.Ancak her iki görüşmenin içeriğinin medyaya aktarılma veya servis edilme tarzı kaygı vericidir. Çünkü o odada ne konuşulduğu ile ilgili resmi ağızlardan açıklama yapılmamış, kulüplerce objektif olmayan bilgiler bilinçli şekilde yayılmıştır. Bu olayda da, geçmişte olduğu gibi diken üzerinde yaşayan toplumu tahrik eden, ayrıştıran, futbol camiasını kaosa süreklemek isteyen niyet ve akıl vardır. Amaç; ortamdan nemalanmaktır."Cemal ERSEN/ Milliyet
Ersen, "Bu aralar Riva'da ilginç bir trafik yaşanıyor. Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi de ekstra mesai yapıyor.Önce Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, iki gün sonra Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, TFF'de alıyor soluğu. Güya, Koç randevu alıp gitmiş Büyükekşi'nin yanına. Özbek ise çat kapı girmiş odasına" ifadelerini kullandı.Kulüp başkanlarının TFF Başkanı'nı ziyaret etmesinin normal olduğunu vurgulayan Ersen, şöyle devam etti:"Ancak zamanlama da önemlidir. Kafa karıştırmamalıdır. Koç'un da, Özbek'in de, Riva'ya kahve içmeye gitmediği ortada. Dikkat çekici olan, biri taraftarı isyan ettiren İstanbulspor beraberliğinin ardından, diğeri hafta sonu şampiyonluğun kaderini belirleyecek derbi maçının arefesinde yaşanıyor.Vahim olanı iddialar. Efendim; Koç ezeli rakiplerinin maçına hakem siparişi vermiş, Ali Şansalan'ı istemiş. Bir de hakem Kadir Sağlam ile VAR odasındaki Halil Umut Meler'i şikayet etmiş. Hikaye bitmedi. Beşiktaş boş durur mu? Onlar da TFF ile Şansalan ismi üzerinde uzlaşmış. Çift dikiş yani. Büyükekşi ne yapmış? Rivayet o ki, MHK Başkanı Lale Orta'yı arayıp, "Bu hafta yapay zekayı unutun, pazar günkü maçı Ali Şansalan'a verin" demiş ve eklemiş: "Sağlam ile Meler arasındaki konuşmayı da gönderin, bizzat dinleyeceğim!"Bu nasıl bir ruh halidir anlamak zor. Sosyal medya öyle tehlikeli hale geldi, trol ordusu denen "paralıgönüllü" askerler öyle yönlendirici oldu ki, onlara kulüp yöneticilerinin ve aklı başında insanların inanması gerçekten delilik. Tepki verilebilir ama... Dursun Özbek camiasını seven ve kulübün çıkarlarını korumaya çalışan gerçek bir Galatasaraylı'dır. Ali Koç'un TFF Başkanı ile görüşmesinden rahatsız olabilir. Tepki verebilir veya "biz de buradayız" duruşunu göstermek isteyebilir.Ancak her iki görüşmenin içeriğinin medyaya aktarılma veya servis edilme tarzı kaygı vericidir. Çünkü o odada ne konuşulduğu ile ilgili resmi ağızlardan açıklama yapılmamış, kulüplerce objektif olmayan bilgiler bilinçli şekilde yayılmıştır. Bu olayda da, geçmişte olduğu gibi diken üzerinde yaşayan toplumu tahrik eden, ayrıştıran, futbol camiasını kaosa süreklemek isteyen niyet ve akıl vardır. Amaç; ortamdan nemalanmaktır."Cemal ERSEN/ Milliyet