Beşiktaşlım
Forum Üyesi
- Katılım
- 20 Kas 2023
- Mesajlar
- 10,676
- Puanları
- 0
Aynı mesleği yapan iki kişinin birinin diğerini hunharca sakatlayıp iş göremez hale gelmesini amaçlamak kibar tabirleri ile ahlaksızlıktır,hırsızlıktır, şerefsizliktir. Bu insanların futbol sahasında bulunmalarını sağlamak suç işlemektir. Rafa Silva’nın ligin başından beri maruz kaldığı eziyet kabul edilemez boyutlara gelmiştir. Öncelikle bu hareketleri yapan insan müsfettelerine söylecek bir sözüm yok onlar kendilerine yakışanı yapmışlardır bunu geçelim. Amaaa bu suça ortak kendi antrenörleri, bu oyuncuları sahada tutan hakemcikler ve bu düzenbazlara gerekli cezaları vermeyen TFF yetkilileri bu soykırımın birer parçasıdırlar. Oyuncusunu koruyamayan Beşiktaş camiası da kendi şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Ya bu çocuk gözümüzün önünde telef edilecek ya bırakıp gidecek ya da bu sorun çözülecek. Camia seçsin bunlardan birini. Gelelim dünkü maçın saha içine.. Bence takım kötü değildi.. Özellikle ilk yarı.. Öyle bir 20 dakika tempo yaptılar ki rakip eli ayağını nereye koyacağını bilemedi 2-3 olması içten bile değildi. Ama Ajax maçından olduğunu düşündüğüm ikinci yarı el freni çekme operasyonu az daha terse tepiyordu. Tempoyu 2 yi bulmadan düşürürsen yiyeceğin bir golün ardından ayağa kalkman zor olur ki dün 1-1 den sonra 10 -15 dakika Eyüp Beşiktaş’tan iyi oynadı. Mert’in çok önemli kurtarışlar yaptığını belki de 3 puanın mimarı olduğu gerçeğini kabul edip hakkını verdikten sonra sebep olduğu (yaptığı değil) penaltıda hatalı olduğunu çok uyuşuk davrandığını düşünüyorum. Eğer bu ağır aksak çıkması uyuşukluğu değilse, Beşiktaş’ın stoperlerinin karşı yarı sahada oynadığı bu oyun düzeninde çok çabuk bir kaleciye ihtiyacı var demektir. Arkaya atılan topların peşine nasıl stoperler, bekler hızlı şekilde dönsün istiyorsak kalecinin de çok çabuk şekilde ceza alanını terk etmesi gerekiyor. İlk önceliğimiz değil ama bu konununda kadro rötuşunda gündeme geleceğini düşünüyorum. Masuaku’nun anlam veremediğim (özellikle duran toplardaki) uyuşukluğunun dışında olumlu olarak gözüme çarpan konu oyuncuların birbirlerine yardımlarımları ve oyun durduğunda bir araya gelerek saha içinde olanları tartışmaları takım olma adına katettikleri önemli mesafeyi gösteriyor idi. Fakat burası Türkiye. Her penaltıyı böyle alamazsınız her zaman arkanızda taraftarınız olmaz. Trabzon’da gördük iki penaltı güme gitti. Hem bu tip itiraz konularında konuda hem de yazının başındaki ahlaksızlara karşı sert durma konusunda futbolcu grubunun ayrı bir terapiye ihtiyaç duyduğunu düşünüyorum. Yoksa haklarının yenilmesinin ardından çok ağlarlar. Kural 1; Rafa’ya ya da başka bir arkadaşınıza ahlak dışı müdahelede bulunulursa hemen sahayı karıştıracak aksiyonların içinde bulunmanız gerekiyor. Kimse sahipsiz değili sahada gösterin hiç çekinmeyin. Kural 2; rakip ceza alanı içinde gerçekten inandığınız bir penaltı pozisyonu var ise ortalığı ayağa kaldırmanız şarttır. Bu ülkede futbol böyle oynanır. Son olarak gecenin şokuna değinerek bitirelim. Joao Mario.. Maçtan sonra 99 % Beşiktaş’lı bu nedir sorusunu sormuştur kendisine eminim. Tabi ki kariyerine, futbolculuğuna laf edecek halimiz yok. Bizim vize almak için kapısında beklediğimiz ülkelerin top takımlarından milyon eurolar kazanarak hayatını devam ettirmiş, evine ekmek götürmüş bir kardeşimiz. Ama bizde ne işi var ya da nasıl yararlı olacak sorusu herkesin aklını kemiriyordur herhalde. Açık desen değil 10 numara desen o hiç değil Musrati’nin yerine oynadığında en iyi performansını verdi iki maçta da. Fakat unutulmamalı ki bu iki maçtada onun 6 oynadığı bölümlerde gole ihtiyacımız vardı. Zaten Eyüp maçında 2-1 olunca hemen 8 e çekti hoca. Yani özetle Musrati’den çıkalım bununla devam edelim de olmaz. Kanat oynatıyorsun içeri giriyor tabi beki de geliyor onunla, zaten ortadan oynayan takımız orası maç önü stada giriş gişesindeki kuyruk gibi oluyor. Gedson nefes alacak yer bulamadı gün gece. Beşiktaş’ın bariz kanat problem daha doğrusu ihtiyacı varken bu Mario transferi harika giden bir organizasyonun nazar boncuğu olsun diyip çözümü hocaya bırakalım. Geçen yazımda da belirtmiştim 14 yabancısının 8 inin Merkez orta saha oyuncusu olduğu bir kadroda nasıl bir çözüm çıkaracak GİO onu da çok merak ediyorum. Bana göre fiziksel durumuna inanırsa Oxlade’i sahaya atması çok uzun süre almayacaktır..