• Vaynet.net, Türkçe içerikli genel forum sitesi ve eğlenceli paylaşım sitesi olarak kullanıcılara keyifli ve etkileşim dolu bir forum deneyimi sunuyor. Forum sitemizde merak ettiğiniz sorulara cevap bulabilir ve bildiğiniz konularda da diğer forum üyelerimize yardımcı olabilirsiniz.

    Foruma katılmak için BURAYA TIKLAYIN

Amaç ölçmek mi, yönlendirmek mi?

VeDa

Forum Üyesi
Katılım
14 Eyl 2022
Mesajlar
2,402
Puanları
0
Ufukta seçim henüz görünmedi ama hemen her gün partilerin oy oranlarıyla ilgili yeni bir kamuoyu araştırması yayımlanıyor. Hatta bazı günler üç, dört araştırma birden çıkıyor medyada.

Genel eğilimler aşağı yukarı birbirini tutsa da araştırmaların hepsinde partilerin oy oranları birbirinden farklı çıkıyor. Oy oranları sürekli değişiyor; bir iniyor bir çıkıyor. Hangisinin doğru ölçtüğünü bilmek de okur ve izleyiciler açısından mümkün olmuyor.

Bir yandan bakıldığında Doğan Tılıç'ın BirGün'deki yazısında belirttiği gibi, bu kadar çok kamuoyu araştırması yayımlanması "seçimleri bir tür at yarışı" havasına sokuyor; "Vatandaşların dikkatlerini ideolojilerden ve programlardan çok hangi adayın önde, hangi adayın ne kadar geride olduğu ve hangi adayın atak yaptığı gibi bir çerçeveye sıkıştırıyor."

Başka bir sorun da kamuoyu araştırmalarının amacı. Zira siyasi araştırmalar yapan onlarca şirket var artık. Sadece Türkiye Araştırmacılar üye olanların sayısı 38. Derneğe üye olmayan şirket sayısı üye olanlardan da fazla. Sayı bu kadar çok olunca siyasi araştırmalar da çoğalıyor kaçınılmaz olarak. Bu şirketlerin büyük bölümü de partilerle çalışıyor, onlardan kaynak sağlıyor; bazıları da partilere yakın kuruluşlar olarak faaliyet gösteriyor.

Durum böyle olunca yayımlanan kamuoyu araştırmalarının toplumun nabzını ölçmek için mi yapıldığı, yoksa kamuoyunu yönlendirmenin mi amaçlandığı şüpheli hale geliyor.

Okur ve izleyiciler de yayımlanan kamuoyu araştırmalarını eskisi kadar güvenilir bulmuyor. Umut Yücel adlı okur, geçenlerde yolladığı bir iletide, o gün yayımlanan bir araştırma için "Uzun yıllar önce aldığım istatistik dersi, bana sonucun manipülatif olabileceğini düşündürttü. Kısa bir araştırmayla o şirketin iktidara yakın olduğunu öğrendim" diyordu.

Elbette okurun bu kaygısı bütün şirketler ve araştırmalar için geçerli olamaz. Ancak bu kadar çok ve bu kadar farklı oy oranlarına yer veren siyasi araştırma yayımlanınca insanların şüphelenmeleri de normal.

O nedenle okuru ve izleyiciyi doğru bilgilendirmek için medyanın kamuoyu araştırmalarında seçici davranması ve belli ölçütleri göz önünde tutması, her araştırmayı yayımlamaması şart. Yayımlanan araştırmalarda da sadece oy oranlarını vermek yetmez. Kamuoyu araştırmasıyla ilgili haber ve yazılarda araştırmayı yapan kuruluşun adı, kimin talebi ve finansmanı ile yapıldığı, saha araştırmasının hangi tarihlerde yapıldığı, görüşülen kişi sayısı, örneklemin nasıl seçildiği, saha araştırma yöntemi, hata payı ve soru şekli açık olarak mutlaka belirtilmeli.

02(1).jpg


Örneğin geçenlerde bir şirketin 32 kentte yaptığı araştırmaların sonucu yayımlandı. Ama Diyarbakır, İzmir gibi kentlerin neden olmadığı belirtilmiyordu; anket yapılan şehirlerin nasıl seçildiği bilgisi de verilmiyordu haberlerde.

Okur ve izleyicinin sağlıklı karar verebilmesi, doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesine bağlıdır.

03(1).jpg


Çocuklarla sokak röportajları

Sokağın nabzını artık "Sokak röportajları"ndan öğreniyoruz. Önce sosyal medyada yayılan "Sokak röportajları" medyanın da ilgisini çekti; şimdilerde televizyonlar, haber siteleri ve gazetelerde de bu röportajlardan alınan haberler yayımlanıyor.

Bazıları gerçekten insanların güncel problemlere ve siyasi gelişmelere ilişkin düşüncelerini başarılı biçimde yansıtıyor. Ama çoğu da gazeteciler üretmediği için gazetecilik standartlarına uygun olmuyor. Hatta bazen tartışmalar, fikirlerin önüne geçiyor; hangi bağlamda konuşulduğu bile belirsiz hale geliyor.

"Sokak röportajları" büyük ilgi çekince şimdi bu röportajların çocuklarla yapılan versiyonları devreye girdi. Son olarak sokaktaki tartışmayı "Ben bir insanım" diye noktalayan Suriyeli bir çocuğun Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na davet edilmesine tanık olduk. İnternette çocuklarla yapılan o kadar çok "Sokak Röportajı" var ki, birkaç örnek vereyim:

"Bu yaşta bu sözler; 15 yaşındaki çocuk AKP'lilere meydan okudu; 13 yanındaki çocuğun sözleri kan dondurdu; 14 yaşındaki çocuğun ekonomik kriz videosu viral oldu; Çocukların sokak röportajı gündem oldu; 15 yaşındaki çocuğun gitmeyin isyanı; 7 yaşındaki çocuk sokak röportajına damga vurdu; 13 yaşındaki çocuk bunları söyledi: İnsanları baskı altında bırakıp iktidarı yöneteceklerini sanıyorlar."

Geçenlerde Zafer Arapkirli eleştirdi bu videoları. Çocukların istismar edildiğini vurguladı, "Valla ben beğeniyorum, ağzına sağlık yavrum' deyip geçilemeyecek kadar ciddi bir mevzu olduğunu düşünüyorum. Medya, çocukların siyasi tartışmalarda malzeme olması riski taşıyan video çekimlerini özendirmeli mi?" sorusunu yöneltti. Pedagoji uzmanlarının da bu konudaki görüşlerini açıklamasını istedi.

Arapkirli haklıydı. Çocuklarla yapılan röportajların medyada yayımlanması ünlü olmak hevesine kapılacak başka çocuklar için de özendirici olabilir. Ancak geçici üne kavuşan çocuklar, bu konuşmaların yüzleri görünür şekilde ve isimleriyle birlikte yayımlanmasının getireceği sorunları kestiremez.

Oysa siyasi bir konuşma bir taraftan destek bulurken karşı tarafın da tepkisini çekebilir; bu da çocuklar açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir; geleceklerini de ipotek altına alabilir. Çocuklar, bütün bunları düşünemedikleri, iradi olarak kendilerini koruyacak gelişkinlikte olmadıkları için gazetecilerin onları koruması, zarar verecek davranışta bulunmaması gerekir.

Çok ilgi çekecek, okunacak, izlenecek diye çocuklarla politik video söyleşileri yapmak, o çocukların geleceğini tehlikeye atabilir. Kamu yararı yerine ilgi çekmeyi hedefleyen bu tür yayınlar, çocukları "araç" haline getirmek, çocuğun masumiyetini sömürmek anlamına gelir.

Bırakın çocuklarla siyasi söyleşileri, çocukları herhangi bir konuda haber yaparken bile üç kere beş kere düşünmek, çocuğun anne babasından, büyüklerinden izin almak en doğrusu...

01(1).jpg


Tek cümleyle:

  • Bir kısım medyanın fotoğraflarda yüzünü kapatmaması ve kimliğini deşifre etmesi yetmezmiş gibi Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan da çöp evde bulunan ve tedavisi süren çocukla ikinci defa fotoğraf çektirip halkla ilişkiler faaliyetine dönüştürdü.
  • Yeni Şafak'ın "hoca" olarak da anılan yazarı Hayrettin Karaman eşcinseller için "bir cinsin çeşitli sebeplerle arızalanmışı" diyerek ayrımcılık yaptı ve aşağıladı.
  • Yeni Akit, Yeni Şafak, Haber Global, Haberler.com, Ensonhaber.com, Prof.Dr.Mete Atatüre'nin yedi yıl önce yaptığı "ışık seviyesinin gürültü ölçümü" optik araştırmasını yeni gibi ve üstelik de Einstein'ın "imkansız" dediği bir araştırma olarak yazdılar.
  • Sabah, 1.5 ay önce yayımlanan Reuters'in 2022 Dijital Haber Raporu'nu yeni gibi bir kez daha yayımladı ama araştırmanın Türkiye'de medyaya baskı olduğu, Sabah'ın da en az güvenilen gazetelerden biri olduğu ifadelerini görmezden geldi.
  • Karar, bir erkeğin eski nişanlısını kurşunlamasını "kıskançlık krizi" diyerek gerekçelendirdi.
  • Ukrayna'da mahsur kalan iki A400M askeri nakliye uçağını medya da tümden unuttu ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a Soçi dönüşünde de bu uçakların durumu sorulmadı.
  • Milliyet, TBMM'nin CHP'nin çağrısıyla yaptığı olağanüstü toplantı haberinde 13 CHP'li milletvekilinin mazeretleri nedeniyle katılamamasını öne çıkardı.
  • Yeni Akit, "Sapkınlığa dur de aileni koru" manşetiyle, Milat'tan Muhammed Özkılınç "LGBT sapkınlığına karşı boykot" yazısıyla LGBTİ bireylere karşı kampanya başlattı.
  • DHA, bir erkek saldırganın, bir genç kız ile annesinin kurşunlanıp, babasının öldürülmesiyle ilgili habere "Malatya'da platonik aşk dehşeti" başlığıyla romantize etti.
ELEŞTİRİ, ŞİKAYET VE ÖNERİLERİNİZ İÇİN: ombudsman@muhalif.com.tr
 

Genel Forum

Türkçe Forum Siteleri

İnternette bilgi paylaşımı ve tartışma ortamı arayanlar için forum siteleri uzun yıllardır popüler bir tercih olmuştur. Her yaştan ve ilgi alanından kullanıcıya hitap eden genel forum siteleri, teknoloji, oyun, kültür ve daha pek çok konuda geniş içerik sunmaktadır. Bu platformlar, katılımcıların hem öğrenme hem de eğlenceli vakit geçirme ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Genel Forum Sitesi

İnternette Türkçe forumlar üzerinden içerik paylaşmak, dil bariyerini ortadan kaldırarak yerel kültüre uygun bir deneyim sunar. Türkçe forum siteleri, kullanıcıların bilgiye kolayca ulaşabileceği, aynı zamanda sosyal ve eğlenceli paylaşımlar yapabileceği platformlar oluşturur. Türkiye'deki internet kullanıcıları için bu forumlar, ilgi çekici konularda derinlemesine sohbetler sunar.

Genel Forum Siteleri

Günlük hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için eğlenceli forumlar, keyifli bir alternatif sunar. Farklı hobilere ve ilgi alanlarına yönelik içeriklerle dolu olan bu forum paylaşım siteleri, kullanıcılarına samimi bir ortamda vakit geçirme fırsatı sunarken, aynı zamanda yeni insanlarla tanışma imkanı da sağlar. Eğlenceli paylaşımlar ve interaktif etkinliklerle dolu olan bu platformlar, hem öğrenmeyi hem de keyifli vakit geçirmeyi bir arada sunar.

İnternette yeni bir topluluk arayan ya da bilgi alışverişi yapmak isteyenler için genel forum siteleri harika bir başlangıç noktasıdır. Geniş bir kullanıcı kitlesine hitap eden Türkçe forumlar, herkesin ilgisini çekecek konularla doludur. Siz de bu platformlara katılarak, kendi ilgi alanlarınıza uygun başlıklarda sohbetlere katılabilir ve katkıda bulunabilirsiniz. 

Not : Lütfen Çekim Paylaşım Forumları için sitemizi kullanmayın.